Aksam eve gittiğimde telefonumu açtım Betül den ve Cenk ten bir sürü mesaj ve arama vardı. Ha bu saate kadar ne yaptım merak ederseniz, mal mal dolaştım. Hava karardığında da kötü yola düşmemek için eve geldim. Betül ü arayıp olanları anlattım. Sonra mutfağa gidip ekmek kestim ve arasına annemin kızarttığı patetesleri koyup üstüne ketçap mayonez sıktım ve odama çıktım. Tamam hayvanlık oldu acık ama açım yani o an sen olsan karşımda senide yerdim.
Telefonum yatağın üstünde olduğu için titrediğinde masaj yapılıyor gibi hissettim. Ne? Tamam ergence olabilir ama o kadarda değil yani öyle hissettim napayım(!)
"Efendim Betül"
"Gerçekten Cenk le çıkıyor musun?"
"Yok kanka iniyorum"
"Bi espiriyi yaptığına inanamıyorum ya kapat kapat hadi iyi geceler"
Telefonu kapattım Cenk ten mesaj geldiğini farkettim. Bir yemek yedirmediler ya. Ekmek arası patates kızartmasından bir ısırık aldıktan sonra mesajı açtım.
'Özledim'
Bumu yani yaza yaza bunu mu yazdın. Insan bir uzun mesaj atar ya. Cevap yazdım.
'Kimi'
'Seni ❤'
'Hee tamam iyi gclr.'
'Iyi geceler sevgilim'
Biraz fazla mı öküzlük oldu bu? Aman banane babamın oğlu mu. Hem ne demişler kız evi naz evi.
Ekmegimi bitirip tabağı sehpanın üzerine koydum. Yemek yemekten ve Eren den sonra sevdiğim uykumla baş başa bir yolculuğa çıkmak için kapattım gözlerimi.
Uyandığımda Eren karşımdaydı. 'Günaydın sevgilim iyi uyudun mu' dedi. Ağzım açık kaldı bir an. Eğer bu bir rüyaysa sonsuza kadar uyuyabilirdim. 'Eren sen burda ne arıyorsun' dedim. Allahım rüyamda bile trip atıyorum nasıl bir varlığım ben. 'Unuttun mu sevgilim biz evlendik.' Ayağa kalktım ve Eren in yanına gittim yavaşça. Yaklaştım, sıcak nefesi aklımı başımdan alıyordu. Ellerimi saçlarının arasından geçirdim. Kokusunu içime çekip nefesimi tuttum hiç gitmesin içimden diye. Dudaklarına doğru Yaklaştım. Gözlerimi kapadım, ruhunu ruhumla birleştirip öptüm dudaklarından. Gözlerimi açtığım da soğuk yatağımda tek başımaydım. Yaa salak Cemre neden uyandın. Uyu. Uyu. Yastığı kafama bastırıp uyumaya çalıştım ama olmadı. Götüm açıkta kaldı kesin ya gördüğüm rüya ya bak en güzel yerinde kesildi. Saate baktım, 5 di. Üstümü iyice örtüp uyumaya çalıştım.
Sabah uyandığımda ise Eren yoktu. Zaten uyanırken olmasını bekleyerek uyanmadım. Banyoya girip çıktım ve hazırlanana kadar saat 12 oldu. Bugün çok güzel olmalıydım ki Eren benden gözlerini alamasın. Kırmızı mini eteğimi giydim. Altına kalın kilotlu çorap giydim tabi ki istenmeyen bir manzara olunca okulun diline düşmek istemem. Üstümede bir badi giydim. Kırmızı rujumu sürdüm. Annem kahvaltı ya çağırdı ama geç kaldığım için oturamadım hemen çıkmam lazımdı. Siyah asker botlarımı giydim ve okul yolu düz gider. Çıktığımda Cenk köşe başında beni bekliyordu. O an anladım başıma bela aldığımı.
"Günaydın Cemre"
"Öğlen oldu Cenk"
"Okula beraber gideriz diye düşündüm"
"Iyi bakalım"
Yolda hiç konuşmadık. Bir kaç kere konuşma girişiminde bulundu ama Öksürdüm pıskırdım ne yaptım ne ettim susturdum. Yazık lan çocuğa ben onun yerinde olsam beni sevmezdim. Devrik
cümle oldu bu biraz ama neyse. Okula vardığımızda Betül bize doğru geliyordu. Cenk elimi tuttu. Birşey diyemedim."Cemre bu neden yanında?"
"Ben onun sevgilisiyim"
"Aynen kanka bu benim sevgilim"
Betül birşey demedi. Üçümüz beraber sınıfa çıktık. Eren i göremedim okula gelmemişti herhalde. Boku bokunu giyindim ya bilseydim eşofmanla gelirdim. Okul bitiminde Betül ūn notlarını alıp fotokopisini çektirdim ve sayfası iki liradan sınıfa sattım. Üniversite de çalışkan bir kankan varsa ticarete atılman an meselesi.
Üçümüz bir kafeye gidip kahvaltı yaptık ben iş aradığımı söyleyince Cenk onun bildiği bir yer olduğunu söyledi.
Kalkıp bizim evin bir kaç mahalle aşağısında bulunan bir kafeye gittik. Biz Betül le bir masada oturup bekledik Cenk içeride birileriyle konuşup geldi.
"Tamam işe alındın"
"Bu kadar kolay mı"
"Aynen cuma günü gelip başlayabilirsin"
"Harikasın" diyerek sarıldım Cenk e.
O gün harika geçti. Beni seven bir sevgilim beni önemseyen bir kardeşim ve mükemmele yakın bir ailem vardı. Bu durumda aşkı kim ne yapsın ki.
Ertesi gün abimle çalıştığım kafeye gidecektik. Abim Cenk le tanışmak istediğini söyledi. Kahvaltı yaptıktan sonra telefonumu şarjdan çıkardım ve yola çıktık. Ben Cenk i aradım ama açmadı.
"Neyse boşver gidince ararsın tekrar fındığım"
"Tamam abi de niye açmıyo ki araba mı çarptı vapur mu çarptı boğuldu mu acaba?"
"Manyak manyak konuşma kız"
Ben kafeye girer girmez afalladım. Abim afalladığımı görünce düşmemem için tuttu beni. Gözlerime inanamıyordum. En yakın arkadaşım kardeşim dediğim Betül, beni canından bile çok sevdiğini söyleyen Cenk el eleydiler. Cenk beni görünce hemen ayağa kalktı, Betül durumu izah etmeye çalıştı.
"Cenk! Sen, sen bunu bana nasıl yapabildin."
Abim Cenk e saldırmaya başladı. Biz onları ayırmaya çalışıyorduk ama engel olamıyorduk. Cenk in yüzü kanlar içindeydi. Abim hırsını alınca bıraktı Cenk i. Elimden tuttu ve kapıya doğru çekiştirdi beni. Arkamı döndüm ve Betül ün gözlerine baktım.
"Herkesten beklerdim. Ama senden Beklemezdim kardeşim" dedim içimde ki acı sesimi titreterek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
aşktan vazgeçme
RomanceAşkla komediyi harmanlayıp birleştiren bu öykü hem güldürcek hemde küfür ettiricek gibime geliyor ama şunu unutmayın. 'Aşık olduğundan vazgeçmek zordur' lakin 'alıştığından vazgeçmek imkânsız'...