Oh shit!

152 9 10
                                    

Telaşla etrafımda koşuşturan, dans eden, kusana kadar içki içen insanları iterek odama ilerledim. Kendimi bildim bileli partiler bana göre olmak için fazla gürültülü olmuşlardı. Arka fonda çalan skillet eşliğinde uzun koridordan geçerek odama vardım. Kendimi yatağımın üstüne fırlattığımda beynim uzun süre kaldırmak zorunda kaldığı rock müzikten uyuşmuş, aniden sessizliğe geldiğimde zonklamaya başlamıştı.

Ellerimle şakaklarımı okşayarak kendimi rahatlatmaya çalıştığım sırada kapı açıldı. "Seninle arkadaş kalmam için bir sebep ver louis. Birlikte parti düzenliyoruz, benim çağırdığımın beş katı fazla insan çağırıyorsun ve hepsini benim üstüme yıkıp burada yatıyor musun?" Oturduğum yerden doğrularak cevap verdim "Zayn bu kadar dramatik olma. Yanına Liam'ı bıraktım. Ayrıca herkes kendi halinde takılıyor yapabileceğimiz bir iş yok." Zayn gözlerini yuvarlayarak yanıma oturdu. "Biliyorum biliyorum sadece seni rahatsız etmek istemiştim. Asıl gelme sebebim bu değil. Harry seni arıyor. Acil olduğunu söyledi. Bana kalırsa yanındaki ateşli çocukla üçlü teklif edecek." Kıkırdadığında omuzlarını sarsarak gürledim. "İğrençsin Zaynnn! Ayrıca yanındaki ateşli çocuk dediğin kişi Liam ve bizim arkadaşımız hatırlatırım. " Zayn suratıma mahçup bir bakış attı" Tanrım sence Liam'la üçlü teklif edilse kendim değerlendirmek yerine sana söyler miyim? Harry'nin yanındaki başka bir çocuktu. Ve gözümün tuttuğunu söyleyemem. " Evet zayn umutsuz bir aşıktı. Ne zaman birbirlerini fark ettirmeye çalışsak konu Harry ve bana döner aramızdaki muhteşem çekimden bahsederlerdi. Ama her seferinde Harry konuyu kapatmaya çalışır ya da bulunduğumuz ortamı terkederdi.

Zayn odadan çıktıktan sonra kalabalığın içinde Harry'yi aramaya başladım. Bahçeye çıktığımda havuzun etrafında uzun boylu esmer bir çocukla duran Harry'yi görmem uzun sürmedi. Çocuk tek eliyle benim tamamımı kaldırabilecek kadar kalıplıydı. Arkası dönük çocuk Harry'nin bana bakmaya başlamasıyla döndü. Şaka olsun! Kahretsin şaka olsun! "Louis neredesin? Bir saattir seni arıyorum!" dedi Harry. "Jhon'u hatırlarsın" eliyle iri yarı çocuğu gösterdi. "Evet eski sevgilin! Ee dallama Jhon ne işin var partimde?" Çocuğun benden sıcak karşılama bekleyen mutlu suratı terslememle düştü. Zamanında o suratı ne kadar dağıtmak istememi hatırlamamla yumruğumu sıktım. Harry bana yaklaşarak kolunu belimin etrafına sardı. "Bu geçmişte kaldı ama değil mi sevgilim?" Ne sikim oluyor? Sevgilim mi... Harry imalı bakışlarıyla belimdeki elini daha da sıkılaştırdı. Beynimdeki fırtınalar durulmadan Harry dudaklarını dudaklarıma bastırdı. Kahretsin!








Heyecanlı bir giriş yapmak istedim umarım güzel olmuştur. İleriki bölümler için aklımda çok gerilimli kurgular var

I'M BURNING || Larry Stylinson Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin