Yorgun bir şekilde bardan çıkıp bir taksi buldum ve evimin adresini taksiciye verdikten sonra kafamı koltuğa yaslayıp gözlerimi kapattım.
Ne zamandır barda sahne almadığım için az kalsın kovuluyordum,neyse ki bu gün fazla mesai yapmıştım da affedilmiştim.Nişan gecesinin üzerinden iki gün geçiyordu ve bu süre zarfında Doğu'yla hiç konuşmamıştık.İyi ki de konuşmuyorduk çünkü kafamı karıştırıp duruyordu.Hayır kendime de sinir oluyordum,bir kere ben renkli göz sevmem,bu malın neyinden etkileniyordum ki?
O gece Umay,Erhan'ı zor bela zapt edip yalıdan götürmüştü.Sonrada durumu ona açıklamak zorunda kalmıştı.Tepkisini bizzat görmemiştim ama şaşırdığını tahmin ediyordum.Yani,normal olan her kes bu durumu garipserdi zaten.
Eve geldiğimde taksiciye parasını uzatıp arabadan indim ve evin kapısına kilidi takıp esneyerek kapıyı açtım.Saat bayağı geç olmuştu.
Eve girer girmez duyduğum kahkaha sesleriyle kaşlarımı çatıp hızla kapıyı kapattım ve içeri geçtim.
Gördüğüm manzara sinirle göz devirmemi sağladı.Doğu bize gelmiş annemlerin yanında koltuğa yayılmış ve birlikte gülüşerek bir şeyler konuşuyorlardı. Of niye bu kadar yakın davranıyordu bunlar?Ayrıca gecenin bu saatinde ne işi vardı ki bunun burada?
Kaşlarımı çatıp yanlarına yaklaştım."Merhaba,ne güzel kapılarda karşılanıyorum."dedim tripli bir şekilde.
Annem bana bir bakış atıp hiç siklemeden tekrar Doğu'ya döndü ve "Kahven soğuduysa yenileyeyim hemen Doğu oğlum."dedi sevecen bir şekilde.
Doğu gülümseyip"Yok Sevgi anneciğim hiç gerek yok."dedi sevimlice.
Sevgi anneciğim?Benim annem nerden bu malın annesi oluyordu?
Hissettiğim kudurma hissiyle kaşlarımı çatıp "Pardon?Nereden annen oluyor?Hem sen gitsene evine!Bu saat olmuş hâlâ burdasın."dedim Doğu'ya tip tip bakarak.
Doğu bana göz devirip bir şey demek için ağzını araladı ancak annem daha erken davranıp"Uzay!" dedi uyarı dolu bir sesle.
Anneme ters ters bakıp "Ne Uzay?Sen bu herifle ne ara bu kadar samimi oldun ya?"dedim kollarımı belime koyarak.
Bu sefer Umay cevapladı beni "Sen Tuna eni-yani eski enşiteme oyunu anlatmaya gittiğinde,Doğu annemi arayıp durumu söylemişti.Annem de öyle gelip durdurmuştu seni.O günden beridir aralarında samimiyet oluştu."dedi gayet rahat bir şekilde her şeyi yumurtlayarak.
Hayretle gayet rahat bir şekilde kahve zıkkımlanan Doğu ve anneme bakıp "Maşallah arkamdan da ne çok iş çeviriyormuş sunuz."dedim ve somrtarak kendimi Doğu'nun oturduğu koltuğa attım.İki kişilik koltukta oturduğu için yanına oturdum yoksa niye oturayım yanına?
Annem bana göz devirip "Senin yine heyheylerin tepende.Git dinlen biraz."dedi.
Ona tavırla bakıp "Ben niye gidiyorum?Önce Doğu gitsin!"dedim.Şu an küçük ve kıskanç bir çocuk gibi gördüğümü biliyordum ama elimde değildi.
Yanımdan gelen kıkırdama sesiyle bakışlarımı Doğu'ya çevirdim.Gülüyordu ama öyle alaylı bir gülüş falan değildi,çok içten ve samimi bir şekilde gülüyordu.Gözlerim dudağının kenarında ki gamzeye takılınca yutkundum.Daha önce fark etmemiştim ama çok güzeldi.
Ben ona melül melül bakarken bir anda kafasını çevirmesiyle göz göze gelmiştik.Onu dikizlediğimi anlaması ve bu sefer alayla sırıtması yüzünden kıp kırmızı olurken kaşlarımı derince çatıp "Ne bakıyorsun yarram? Kalk git evine!Niye geldin ki?"dedim huysuzca.
Bu halime alaylı gülüşü daha da genişledi ve elinde ki fincanı masaya bırakıp "Sevgi annemi ziyarete geldim Uzay,yani seni ilgilendirmez.Ayrıca annem önümüzde ki hafta sonu için şehir dışında ki yalımızda bize tatil ayarlamış ve malesef gitmekten başka çaremiz yok,o yüzden hazırlıklı ol."dedi.
Anında kaşlarımı çatıp "Ne tatili ya?Benim işim gücüm var gelemem tatile falan."dedim homurdanarak.Ebru hanım böyle bizim her işimize karışacak mıydı?
Doğu tepkime göz devirip "Bende bayılmıyorum seninle tatil yapmaya kızıl kafa,Aslı o gece Tuna'ın peşinden gittiğini anneme yetiştirmiş bin tane yalanla ikna ettim kadını.Aramızın kötü olduğunu düşünüp tatil ayarlamış gitmek zorundayız."dedi bıkınca.
Birde bıkıyordu it oğlu it.
"Kimin yüzünden gittim Tuna'ın peşinden?Beni bir anda öpmesen böyle olmazdı Doğu efendi.Ayrıca şu Aslı'dan bıktım artık amına koyayım,bir defolup gitse mi?"dedim.
Arkamdan gelen çekirdek ve "Ne!" diye şoke seslerle kafamı o yöne çevirdim.Annem ve Umay ellerine çekirdek almış film izler gibi bizi izliyor arada da bir yorum yapıyorlardı.
"Oha anne,Doğu Uzay'ı öpmüş ya."
"Evet kızım ay ben şok.Birde Uzay'a bak nasıl kıskanıyor Doğu'yu."
"Ay kız anne!Bunlar kesin oldu he,aralarında ki seksual tansiyon çok yüksek."
"Değil mi kız?Şu aptal oğlum da akıl olsa da kafeslese şu Doğu'yu."
Hayretle gözlerimi kırpıştırıp,dayanamayarak "Umay!Anne!Biz hâlâ buradayız lan!"dedim sesimi yükselterek.
Annem bana kaşlarını çatıp "Ne bağırıyorsun gergedan sıfatlı? Hem ne naz yaptın,Ebru şüphelenmeden tatile gidin bence."dedi ağzında ki çekirdek kabuğunu çıkartarak.
Ben derin nefes alarak sakinleşmeye çalışırken Doğu'nun telefonuna mesaj gelmesiyle ayağa kalkıp annem ve Umay'a karşı "Bu gece çok güzeldi çok teşekkür ederim ama şimdi gitmem gerek."dedi ve ardından bana dönüp "Haftaya işlerini ayarla tatile gideceğiz."dedi itiraz istemeyen bir tonda.
Göz devirip "Bana emir verme tersini yaparım!"dedim huysuzca.
Bana dik dik bakmayı sürdürünce oflayıp "Tamam amk geleceğim,ama işten atılırsam sen bana yeni iş bulacaksın ona göre."dedim parmağımı havaya kaldırıp tehdit edercesine.
"İyi.Ne iş yapıyorsun bu arada?"dedi,ayağa kalktığı için onu görmek için kafamı bayağı bir eğmiştim .Normalde de boyu benden bi kafa boyu uzunken şimdi bayağı bir uzun duruyordu.
"Bir barda şarkı söylüyorum."dedim ifadesizce.
Gözlerinden şaşkınlık gelip geçse de bir şey demeden kafasını salladı ve evden gitti.
Gitse bile güzel kokusu hâlâ buradaydı,istemsizce derin bir nefes alırken bacak aramda ki kıpırtıyla neye uğradığımı şaşırdım.
Boku yemiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yalancı | Gay
General Fiction+18 |Tamamlandı|√ • • Doğu kıp kırmızı olmuş bir şekilde,sakinleşmek için derin derin nefes alıp eliyle yüzünü sıvazladı ardından put gibi elimde ki tepsiyle dikilmiş beni gösterip "Erkek lan bu!Hem de askerlik arkadaşım olan bir erkek!"diye bağırd...