(Burağın anlatımı)
-Faa.... Fatih......!.....
Kafasını çevirip bana baktı. Onunda üstü başı kan olmuştu. Korkudan titremeye başladım.
Hey hey hey sakin ol korkma.
Bana yaklaşmaya başladı.
-Ya.... yaklaşma bana.
Burak sevgilim yapma böyle.
Elim ayağım titriyordu. Hızla gelip bana sarıldı. Saçlarımı öpüp oynayama başladı.
Şhhhh sakin ol korkma. Geçti gitti tamam mı.
-Ne demek geçti gitti. Gözümün önünde bir kızı öldürdün Fatih!
Öyle olması gerekiyordu çünkü.
-Fatih seninle evlenirken o insanları serbest bırakmanı ve kimseye zarar vermemeni istedim. Bana söz vermiştin.
Onları serbest bıraktım.
-Peki diğeri. Kimseye zarar vermeyeceksin dedim. Az önce birini öldürdün sen.
Bak o bir istisna. Bunu yapmam gerekiyordu.
-Ne demek yapmam gerekiyordu. Sana ne yaptı bu kadar da onun canına kıydın?!
Söylemeyi gerektirecek bir durum yok. Yaptı birşeyler bende ona cezasını verdim.
-Yakın bir zamanda bende sana ceza vericem. Bakalım o zaman sen ne yapacaksın.
Oradan ayrılıp odama gittim. Ama anında kapı açılmıştı.
Ne demek o?
-Ney ne demek?
"Yakın bir zamanda bende sana ceza vericem." Bu ne demek!
-Ne anladıysan o demek.
Onu daha fazla dinlemeyip çalışma masasına oturdum.
-Şimdi izin verirsen yarına ödevlerim var onları yapacağım. Beni rahatsız etme. Çıkarken de kapıyı kapat.
Burak DELİRTME BENİ!
Masanın üstünde olan bütün kitaplarımı yere attı.
Bana bir açıklama borçlusun. O ne demekti?.
-Sana hiçbir şey açıklamak zorunda DEĞİLİM!
Yüzüme yediğim tokatla kafam yana savruldu. Hemen çenemden tutarak yüzümü kendine çevirdi. O an ona birsürü şey anlatacaktım ama sustum. Bir plan yapmıştık ve buna sadık kalmam gerekiyordu. Hemen kendime geldim. Eğer ona karşı biraz daha isyankâr olursam numara yaptığımı anlayacaktı. Duruşumu koruyarak;
-Seni sevmeye çalışıyorum ama buna izin vermiyorsun. Birilerini öldürüp zarar verirsen seni nasıl sevebilirim. Sen beni seviyor musun?
Salak salak konuşma canımdan bile çok seviyorum seni.
-Peki ben insanları öldürseydim sen ne yapardın? Sevdiğin adamı birilerini öldürürken görmek nasıl hissettirirdi?
Elinin kana bulanmasına izin vermezdim. Verememde.
-Sen neden aynı şeyi bana yapıyorsun? Sence ben senin birilerini öldürmeni izlerken üzülmüyor muyum? Beni de anla Fatih. Bana yapmadığını kalmadı ama ben seni sevmeye karar verdim. Lütfen birilerine zarar vererek buna engel olma. Daha çok yaptığın iyiliklerle beni kendine çek.
Özür dilerim.
Bana sımsıkı sarılıyordu. İşe yarıyordu galiba sakinleşmişe benziyor.
-Bana söz ver Fatih. Bundan sonra ne ben , ne de bir başkasına zarar vermeyeceksin.
Söz veriyorum bebeğim. Söz veriyorum........Daha iyi misin?
Evet anlamında kafamı salladım. Fatih o sözlerden sonra bana sıkıca sarıldı ve yatağa oturup sakinleşmeye çalıştı. Benim titremem geçmişti. Ama hâlâ azıcık vardı.
Neden titreyip duruyorsun?
-Doktorlar travma olduğunu söylüyor.
Nasıl oldu bu?
-7 yıl önce sen kendini uçurumdan attıktan sonra başladı. Her gergin olduğumda , korktuğumda ya da bir başka birşeyde hemen titremeye başlıyorum. Ve maalesef ki bunun tedavisi yok. Gitmediğim doktor kalmadı ma ama hiçbiri buna çözüm bulamadı. Sakinleştiriciler de bir boka yaramıyor. Geçmesini bekliyorum. Bazen geçmiyor hastanelik oluyorum.
Beni kendine çekip sıkıca sarıldı.
Sana bunları yaşattığım için özür dilerim meleğim. Ama sana söz veriyorum bundan sonra iyi olman için elimden geleni yapacağım.
Saçlarımı koklayıp öptü.
Burak istersen seni annene götürebilirim.
Doğru mu duyuyordum? Beni annemi götürücekti?.
-Cid...cidden beni anneme götürecek misin?
Evet meleğim. Hatta şöyle yapalım. Ben bize yemek hazırlayayım sonrasında ise annene gidelim olur mu?
Hızlıca kafamı salladım. Gözümden yaşlar akmaya başlamıştı.
-Olur. Lütfen gidelim.
Tamam meleğim. Ben gidip yemek hazırlayayım sen yat dinlen. Birazda olsa kendine gelirsin. Titremen de geçmiş olur.
Saçlarımı öperek odadan dışarı çıktı.
-Sonunda seni görebileceğim anne....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KATLİAM
Mystery / ThrillerBüyük felaketten önce sessizce içimizde gezinen bombayı arıyordu gözlerim. Patlarsa çoğumuz kül olup gidecekti bu dünyadan. Ailemi korumaya çalışırken sığınağıma kaptırmış gidiyordum kendimi. Ve günün sonunda pimi çeken ben, bombanın ta kedisiydim ş...