"Hoş bir görüntü mü?" diye sordum.
Karan gözlerini yerde cesedi yatan - üstü beyaz bir çarşafla örtülmüş- çekip bana döndürdü. Ben bu görüntüye daha fazla dayanamayıp dışarda beklemeye başlamıştım ama Karan uzun bir süredir buradaydı. Artık sabahta olmuştu. Ölüyü bekletmeye gerek yoktu. Gömme zamanı gelmişti.
"Yoksa sen yapmadın diye memnun değil misin?" diye devam ettim.
Sadece bana bakıyordu. Cevap vermiyordu.
"Ecrin Hanım.."
Bakışlarımızı bölen kişi Akrep'ti. Kafasını kapıdan içeriye uzattı.
"Araba geldi cesedi alalım mı?" diye sordu.
"Hayır." dedi Karan direkt. Tekrar ona baktım.
"Aile mezarlığı var. Oraya gömeceğiz." dedi Akrep.
"Mezarlığı hak etmiyor." dedi Karan. Çok soğuk bir ifadeyle..
"Alın Akrep." dedim Karan'ın gözlerinin içine baka baka. "Aile mezarlığına gömün. Seveni varsa gelmesi için haberde yayın."
Akrep başını salladı. Sonra dışarı adamları çağırmak için geri gitti.
Karan o gider gitmez bana döndü.
"Kardeşime el koydun..." diye başladım.
"Efe'yi almak için.."
"Bunun bir cezası olmalı!" diye tamamladım cümlemi. "Efe öldü artık. Kendini öldürdü. Cenazesi de yapılacak ve bitti. Hayatından gitti artık. Ölü insanı rahat bırakabilirsin en azından."
"İçim soğudu mu sanıyorsun?" diye sordu. "Asla! Yine istediği gibi öldü. Acı çekmeden.. Bu beni tatmin etmiyor Ecrin."
"Sonuçta öldü." dedim. "Ve hayatta kalan sensin."
"Buna üzülmüş gibisin.." dedi imalı bir şekilde.
Al işte.
Kavga başlıyordu.
"Ne demek bu?" diye sordum. O sırada kapı tekrar açıldı. Adamlar Efe'nin cesedini almaya gelmişti.
Onlar girince Karan dışarıya çıktı. Dışarı da kavga etmek daha mantıklıydı. En azından dibimizde yatan bir ceset yoktu.
Arabasının yanına gitti. Peşinden gittim.
"Ne demek istedin?" diye sordum durunca.
Bana döndü.
"Bence anladın." dedi.
"Hayır. Anlamadım." dedim sertçe.
"Onu bana karşı tercih ettin Ecrin!" o da sert bir ifadeyle. "Bu savaşta hangimizin ölmesi hoşuna giderdi ayırt edemiyorum."
Yumruklarımı sıktım. "Senin suçun!" dedim. "Bana onun gerçekten kim olduğunu önceden anlatsaydın belki de direkt onu önüne getirirdim!"
"O anlattı mı?" diye sordu. Şaşırmıştı.
"Anlattı." dedim biraz sakin bir sesle. "Biliyor musun Efe benden hiç bir şey saklamıyordu. Sen gibi değil yani!"
"Ben senden bir şeyler mı saklıyorum yani?" diye sordu alayla.
"Hep sakladın." dedim. "Annemi sakladın, Babamın katilini sakladın, Hakan'ı sakladın Efe'yi sakladın.. Sen sürekli bir şeyler saklıyorsun, sonra diyorsun ki senin iyiliğin için.. Hah! Çok etkileyici!"
Bir şey diyemedi. Arabasının kapısını açtı.
"Kaçıyorsun.." dedim.
"Belki." dedi arabasına binerken.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABAMIN EMANETİ
General FictionSadece soyadınız aynı olan kişilerle aile olabilir miydiniz? Ecrin,kendi hayatını kurmuş,kendi başına yaşayan bir kızdır. Bir gün babasının eski dostu onun yanina gelir ve ona kötü bir haber verir. Bu eski dost bu kötü haberi vermekle kalmaz,aynı...