𝗣𝗿𝗲𝘁𝘁𝘆 𝗴𝗶𝗿𝗹🧚🏼/ Chaennie

𝙏𝙝𝙚 𝙥𝙚𝙧𝙛𝙚𝙘𝙩 𝙜𝙞𝙧𝙡

Rosie yarım saat boyunca gelmez. Jennie odasından kapı zilinin çaldığını duyunca kalp atışı hızlanır. Jennie odasından ayrılmak için bir hamle yapmaz; on dakika dolana kadar  odasında kalır ve sonradan nihayet aşağıya inmeye karar verir.

Odasından çıktığında ilk fark ettiği şey kahkaha sesidir. Rosie ve annesi çok yakınlardır -her seferinde Jennie'nin göğsünü sıcaklıkla dolduran bir şey.

"Jennie!" Chaeyoung'da mutfağı nasıl ateşe verdiğini anlatıyordu"

Jennie hatırladığı şeyle, sevgiyle gülümser. "Tanrıya şükür mutfağı kurtarmak için oradaydım"

Rosie ona gülümser ve Jennie bayılmak ister. "O zaman sana büyük teşekkürler"

"Merhaba" Jennie, Rosie ve annesinin oturduğu kanepenin arkasından sesleniyor.

"Sanada merhaba"

Jennie'nin annesi "Chaeyoung randevun olduğunu söylüyor" Jennie donup kalıyor.  "Bir randevudan bahsetmedin tatlım"

"Doğru" Jennie ensesini kaşır. Ses tonunun ne kadar gergin olduğunu göstermemesini umarak. "Bir randevu. Randevum var. Bu gece"

"Kiminle?" Soran Rosie ve Jennie her şeyi bağırdığını fark ediyor.

"Birisi işte.." Jennie sorunun devamının gelmemesi için kısa bir şekilde cevaplıyor.

Jennie, Rosie'nin yüzündeki acıyı görür ve Jennie Rosie'nin mutlu olmamasından hep nefret eder. Jennie Rosie'nin omzunu sıkar, Jennie'nin tek istediği uzaklara kaçmak olsa da ona gülümsemeye çalışır. "Bir kıyafet seçmeme yardım etmeyecek miydin?"

Rosie başını sallıyor. "Tabii ki. "Her şeyle güzel görünürsün ama en iyi kıyafeti seçelim ki buluştuğun kişinin aklını uçuralım"

Jennie hareketlenir, Rosie'nin onu takip etmesini ve annesini yukarı çıkmadan hemen önce yanağından öpmesini gözler. Jennie yatak odasına doğru attığı her adımda gittikçe daha da gerginleştiğini hissediyor.

Jennie kendini gerilecek bir şey olmadığına ikna etmeye çalışır; Rosie daha önce yatak odasında bulunmuştu.  Ama Rosie odaya girer girmez kendini Jennie'nin yatağına fırlattığında kafası yastıklara çarpar mırıldandığında Jennie gergin olmaya hakkı olduğunu hisseder.

Aralarındaki şeyi bozamaz ama tek yapmak istediği budur. Rosie'nin yatak odasındaki manzarasına bakıp evdeymiş gibi davranarak.

"Rosie, bana yardım edeceğini sanıyordum" Jennie gardırobunu açar ve önündeki tüm kıyafetlere bakar.

"Bana hala kiminle çıkacağını söylemedin" diye yanıtladı Rosie, hala Jennie'nin yatağında yatıyordu. "Biriyle görüştüğünü bile bilmiyordum"

"Bu, hmm bu yeni" Jennie kekeler, raftaki elbiseleri inceleyerek dikkatini dağıtmaya çalışır.

Jennie, Rosie'nin yer değiştiğini duyar ve bir sonraki bildiği şey Rosie onun tam yanındaydı, kolları Jennie'nin omzunda gevşek bir şekilde asılıydı.

Rosie mırıldanıyor, eli Jennie'nin elbiselerininın arasında bir şeye ulaşana kadar aranır. "Sanırım bu" Rosie siyah bir elbise çıkarıyor, kolsuz ve sırt dekolteli, Jennie'nin sahip olduğu elbiseler arasından neden Rosie'nin onu seçtiği hakkında hiçbir fikri yok.

"Bu Hawai'de giydiğin elbise değil mi?" Rosie, gözleri siyah elbisenin etrafında dolanırken soruyor.

Jennie balını sallayarak cevap verir. "Denemeli miyim?"

Rosie şiddetle başını sallar ve Jennie iç çeker çünkü ona hayır diyemez. Jennie elbiseyi alır ve banyoya yürürken Rosie konuşur. "Seni daha önce çıplak gördüm, Jen. Neden şimdi bu kadar utangaçsın?"

Jennie'nin gözleri Rosie'nin sözleri karşısında genişler. "N-ne?"

"Ne?" Rosie geri sorar. "Yaklaşık on yıldır birbirimizin önünde üzerimizi değiştik"

"Şey, evet, ama..."

"Ama"

Jennie gergin bir şekilde yutuyor. Rosie'nin söyledikleri doğruydu ama şimdi Jennie'nin duyguları karmakarışık, özellikle de önündeki sarışınla ilgili. Tamam o zaman...üstümü burda..değiştireceğim"  Jennie yumuşar.

Rosie mırıldanır ve Jennie'nin yatağının kenarına oturur.

"Ama şey yapabilir misin hmm?"  Jennie hırıldar "Gözlerini kapat ya da başka bir şey yap" Rosie gülüyor ve Jennie sızlanıyor. "Rosie, ben ciddiyim"

"Tamam, tamam". Rosie hala gülerken ellerini gözlerinin üzerine koyar. "Bak. Mutlu musun?"

Jennie Rosie'nin seçtiği elbiseyi giyer. Aynada kendine bakar, elbise üzerine tam oturuyordur, saçları omuzlarından dökülüyor, karmaşık dalgalar içinde.

"Şimdi gözlerimi açabilir miyim?"

•••

:540 Kelime: