0.1

2.2K 70 6
                                    

"Gel pisi pisii "

Adımlarım benden uzaklaşan kediye doğru hızlanmaya başladı. Hayır anlamıyorum mama verdim iltifat ettim rahat dur da seveyim değil mi?
Kedi hızla gözden kaybolunca peşinden gitmekten vazgeçtim.
Soluklanmak için kaldırıma çöküp çantamdan sigaramı çıkardım.
Ara ara kullanırdım.
Bu gün de buna çok uygundu.
Sevgili babam(!) Gittikleri davete götürüp süs köpeği gibi yanında taşıyamadığı için sinirden delirdi her zaman ki gibi...
Ben Aksel; Aksel Akkoz
Evinin tek kızı, 2 abisinin prensesi(!).
Babam Kerim Akkoz; ünlü Akkoz mimarlığın sahibi. Çok başarılı, eğitimli veee harika bit aileye sahip...
Yanı medya öyle biliyor.
Annem Serpil Akkoz.
Cemiyette bilindik bir modacı ve dernek gönüllüsü. Tahmin edersiniz ki dernek işleri fasa fiso sadece kendi tanıtımı.
Ailem biraz farklı.
Hiç kimsenin arasında duygusal bir bağ yok.
Küçükken her aklıma geldiğinde ağladığım bu garip aile ilişkimizi 17 yaşlarımın basında pek umursamıyorum açıkçası.
Büyüdüm sonuçta kendime yeterim bence.
Küçükken yetemiyordum ve her fırsatta aileden birine gidip sevgi dileniyordum.
Annem ve babam çoğunlukla evde olmadığı için abilerimde alıyordum soluğu.
En büyük abim ; Meriç.
Aramızda olan 10 yasa rağmen o kadar ergen bir inanın ki şok olursunuz.
Mimar olup hayattaki tek gayesi babamın onayını almak olan bir süs köpeğidir. Daha doğrusu ailemizin 2.süs köpeği.
1.si tahmin edersiniz ki annem...
3.süs köpeğimiz ise küçük abim Adar.
Adar ailemizin en garibi.
Davetlerde medyada ailenin cici oğlu iken gerçek hayatta bir ruh hastası.
Gerçek manada.
Üniversite okumayıp sadece babamin yanında dolaşıyor ve poz veriyor tek meziyeti bu.
Benim anlamadığım nokta duygusal asla düşünemeyen ailemin beni yapmış olması.
Büyük abimle 10 küçük olanla 8 yaş farkımız var.
Bakmıyorsanız yapmayın değil mi?
Nerde bunu düşünecek kafa.
Sigaramdan derince bir nefes alıp bitmiş küle ayağımın ucu ile bastım.
Bileğindeki saate baktım.
20.19
Annemler yarim saate gelirdi tahminen.
Ayaklanıp hızla eve ilerledim.
Sessizliğe ve yanlızlığa bürünmüş sık bir hapisanesi benim için.
Zile bastım.
Kapıyı görevimiz Alev açtı.
Dolgun dudakları estetik olduklarını bağırıyordu.
Bende isterdim pinçik teyzeler evimizde çalışsın ama annem ve eve gelen cemiyet misafirleri için alev gibiler çalışırdı.

"Hoşgeldiniz efendim"
hızla içeri girip odama yöneldim. Aslında hiç bir insana sert davranmazdım ama Alevi iki abim ile de samimi gördükten sonra midem iyi davranmayı kaldırmazdı.
Haftanın yorgunluğu ile günün cuma olduğuna şükür ettim.
Hızla bir duş alıp yatağa uzandım.
Sıkılmamak için telefonumu karşıtırmaya başladım.

İnternette gezinirken yeni bir magazin paylaşımı gözlerime çarptı.
Küsluk bitti ortaklık kuruldu
Başlık altında ki tanıdık simalar ile kaslarım çatıları. Çok sevgili ailemin(!) samimiyetsiz bir şekilde sırıttığı ve daha önce görmediğim insanlar vardı.
Ailem aksine fotoğraftaki aile olduğunu tahmin ettiğim insanlar çok içten gülmüştü.
Gözlerim altta yazan haber açıklamasına kaydı.

"YALZER ve AKKOZ şirketlerinin kurucuları,kuzen olan Kerim akkoz ve Yağız yalzer yıllar sonra aralarındaki buzların eridiğini büyük bir anlaşma ile duyurdu.
Huzur derneğinin düzenlediği gecede Yalzer ailesi ve Akkoz ailesi bir araya geldi.
Aralarında ki husumetin nedeni bilinmese de uzun yıllar öncesine dayandığı bilinen sorunu halletmiş her şeyi geride bırakmış görünüyorlardı.
Yaptıkları anlaşma...."

Haber uzayıp giderken okumayı bıraktım .
Genelde babamin kimseyle sorunu tartışması olmaz. Yanı iyi biri olduğu için değil bu herkesle geçinme olayı.
Jöle gibi adam her tarafı ayrı oynuyor tahmin edilir ki herkesle o yüzden geçiniyor.
İlk kez biridi ile küs olduğunu duydum. Ve ilk kez bir akrabasını gördüm.

AkselHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin