Uyandığımda hava kararmıştı. Ne kadar uyduğumu bilmeden yatakta doğruldum. Kurumuş ağzım boğazımı ağrıtırken yüzümü buruşturdum. Yatağımın karşısındaki aynaya baktığımda berbat göründüğümü reddedemezdim.
Kalkar kalkmaz banyoya girip yüzümü yıkadığımda daha iyi göründüğümü düşünüyordum fakat kabarmış saçlarım kesinlikle inatçıydı.
Odanın kapısının açılmasıyla aklıma Jimin geldi. Ben uykuya dalmadan hemen önce Jimin'in rahatlatıcı konuşması gelmişti aklıma.
Bir dakika, sonrasında Jimin aşağıya inmişti ve Taehyung'un sesini duymuştum.
Tanrım, odama giren kimdi? Jimin olsa çoktan konuşmaya, söylenmeye başlardı. Geriye kalan ihtimal gerilmeme sebep olmuştu. Evime gelmesinin sebebi ne olabilirdi artık?
Gerçekten takıntılıydı.
Banyonun kapısını açtığımda hafifçe araladım ve kapıdan çıkmam ile beraber Taehyung karşımdaydı.
Benim odamdaydı değil mi? Buraya gelebilecek kadar yakın olduğumuzu bilmiyordum onunla.
"Neden buradasın? Kişisel alanıma izinsiz giremezsin." Sesimi oldukça soğuk tutmaya çalışıyordum.
"Jungkook konuşmamız gerek."
"Ne oldu? Yine bir ay öncesine kadar adını bilmediğiniz birine aşık mı oldunuz?" Yaptığım ima ile kaşları hafif havaya kalktığında beklemeden cevap verdi.
"Anlatacağım. Her şeyin bir zamanı var değil mi? Öncelikle daha önemli bir konu hakkında konuşmalıyız. İnan bana zararlı çıkmayacaksın sonunda." Kafamı salladıktan sonra kapıya yöneldim.
"Aşağıya inelim orada konuşsak daha doğru olur diye düşünüyorum."
Aşağı indiğimizde mutfağa girdik. Evim amerikan mutfak tarzında olduğu için oturma odasına mutfaktan giriyorduk. Gri tonlarının hakim olduğu odaya girdiğimizde kendimi iki kişilik koltuğa atmıştım. Taehyung hemen yanıma otururken tamamen bana dönüktü.
"Seni dinliyorum."
"Ailen bana ulaştı."
Olduğum yerde kalakalmıştım. Asla bunu beklemiyordum. O kadar yıl sonra benim çevremde dolanarak yapmaya çalıştıkları şey neydi? Ne için Taehyung ile iletişime geçmişlerdi?
"Kardeşin üniversite için buraya gelecekmiş ona göz kulak olman gerektiğini iletmemi istediler." Yani ona ben bakacaktım.
Son sene cinsel yönelimimi öğrenip benden iğrenmiş ve doktor olup onlardan uzak kalmamı istemişlerdi. Doktor olmak zorunluluktu bizim ailemiz için ve dedikleri gibi yaptım. Doktor olup onlardan uzakta çok rahat bir yaşam sürdüm.
Peki ya Ryujin'in suçu neydi? Geldiğinde benim kardeşim olarak benimle konuşmak isterse kesinlikle dinlerdim onu. Eğer benden iğreniyorsa iki yabancı olurduk. Gözlerimi yere dikmiş bunları düşünuyordum.
Taehyung'un bakışlarını üzerimde hissetmemle gözlerinin içine hapsolduğumu sandım.
"Neden sana kızgınlar? Anlatmak ister misin?" İlgiyle öne eğildi.
"Son sene eşcinsel olduğumu öğrendiler. Kâbus gibi bir sınav senesi geçirdim ben. Psikolojik baskı çok fazlaydı. Şimdi kardeşime neler yaptılar kim bilir? Umarım yaşadıklarımı yaşamamıştır zavallı kardeşim." Üzgün yüz ifadesiyle yüzüme bakıyordu. Yüzüne baktıktan sonra konuşmama devam ettim. "Ah, sen de öğrenmiştin eşcinsel olduğumu. Neden bana yakın olmaya çalışıyorsun? Pisliğin tekiyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Everything
FanficJungkook erkeklerden hoşlanan bir tıp öğrencisiydi. Taehyung ise Jungkook'un hocası... Duygulara anlam vermek bu kadar zor muydu? Jungkook'un gerçekleri farklıydı.