Ağlamayacağım... Ağlamayacağım... Ağlamayacağım... Ağlamayacağım...
Sitenin otomatik kapısı arabamla girebilmem için açılırken bir mantra gibi aynı sözleri tekrarlayıp duruyordum. Bu sözlerin bilinçaltıma işlemesi ve gözyaşlarımı kurutması gerekiyordu. Hüznümün yerini çoktan öfke almıştı hem de yakıcı bir öfke.
Halamın arabasını park yerinde göremeyince rahatladım eve gidip biraz uyumak istiyordum. Evet, bende öfkemden ve çıkmazlarımdan kurtulmak için uykuya sığınanlardandım. Bunun için bahanem de vardı, gece çok geç saatte eve geldim sabah erken kalktım uykumu alamadım. Halama bahanemi mesaj olarak atıp arabadan bir hışımla indim.
Yaşadığım apartmana girdikten sonra asansörleri geçip merdivenlere yöneldim. Apartmanın girişi oldukça geniş tutulmuştu. İçeride apartman sakinlerini ziyarete gelen konukların oturup beklemesi için rahat koltuklar vardı. İlk iki kat bizim hizmetimize sunulan ama şimdiye kadar hiç kullanmadığım spor salonuna aitti. İki katlı spor salonunun giriş kapıları sadece zeminde olduğu için alttaki merdivenler çok ıssızdı. Sanırım benden başka merdivenleri kullanan da yoktu. Yine de metal ölüm kutuları olarak adlandırdığım asansörlerden bin kat daha iyiydi.
Anahtarlarımı çıkarıp kapıyı açtım. Altı kat çıktığım için biraz nefes nefese kalmıştım ama umursamadım. Ilık bir duş alıp kendimi içinde çok rahat hissettiğim ayıcıklı pofuduk pijamalarımla yatağa uzandım. Hâlâ sessizde olan telefonumu alarmı iki saat sonraya kurmak için elime aldım. Atlas Bey hâlâ aramamıştı sanırım sevgilisinin yanından ayrılamamıştı. Tamam, Erva'nın artık sevgilisi olmadığını ve bana gelmeden önce ayrıldıklarını anlamıştım ama Atlas'a kızgın olduğum için canım ne isterse onu düşünebilirdim. Üstelik ayrılık süreçlerinin nasıl olduğunu anlatarak beni uyarabilir böyle bir durum için hazırlayabilirdi.
"Fırsatınız oldu mu?" sorusu beni hazırlıksız yakaladı ve iç sesime hak verdim. Neredeyse bir ay sonra sevgilimle yüz yüze gelmiştik bir de işin içine Mardin girince diğer konuları konuşmaya pek fırsatımız olmamıştı. Hasret gidermekle daha ilgiliydik özlem diğer her şeyin önüne geçmişti. Yol boyunca kafeteryada yaşananları düşünmüş kafamda Atlas ve Erva'nın konuşmalarını tekrar tekrar oynatmıştım. Ayrıldıkları belliydi Atlas kendince doğru olanı yapmaya çalışmıştı ama olmamıştı. Sahi doğru olan neydi? Ben de suçluluk duygum yüzünden Erva'nın saldırılarını sessizlikle karşılamış ona cevap dahi vermemiştim.
Telefonumu tam komodine bırakacağım sırada tanımadığım bir numaradan gelen bildirimle tuş kilidini yeniden açtım. İlk olarak bir fotoğraf görüş alanıma girdi. Fotoğraf bir özçekimdi ve çeken kişi Atlas'tı, Atlas kameraya bakıyordu ve Erva onun yanağını öpüyordu. Başımdan aşağıya kaynar sular döküldü sanki. Ağlamamak için yeminli olduğum halde gözlerim doldu. Hızla sildim yaşları ve yenileri gelmesin diye dişlerimi sıkıp yutkundum.
Fotoğrafın altında "Hiç kimse vazgeçilmez değildir. Beni senin için bırakan adam, seni de bir başkası için bırakacaktır. Karma is a bitch." yazıyordu.
Fotoğrafın ve mesajın ekran görüntüsünü Atlas'a yollayıp telefonumu tamamen kapattım. Hışımla komodinimin üzerindeki çalar saati alıp iki saat sonrasına kurdum. Halam bana ulaşamazsa kapıyı kıracak kıvamdaki yumruklarıyla nasılsa beni uyandırırdı. Ailemle her akşam geç saatlerde konuştuğumuz için önemli bir şey olmadıkça bu saatte aramazlardı. Geri kalanlar da beni hiç ama hiç ilgilendirmiyordu. Bana ulaşmasını istediğim kimse yoktu o yüzden içim rahattı.
Gerçi çok rahat olduğum söylenemezdi Erva'nın yazdıklarına inanmak istemiyordum. Atlas beni seviyordu bundan sonra ömrümüzü birlikte geçireceğimiz ve ikimizin bir geleceği olduğu konusunda kendinden emin görünüyordu. Kesin konuşmaları birkaç saat önce beni korkuturken şu anda içimi rahatlatıyordu. Sanki bir çelişki yumağıydım ama elimde değildi korkuyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÂHÛ NİGÂH -ARA VERİLDİ-(MTS-4)
ChickLitBaran ve Bahar'ın güzeller güzeli kızı Funda'yı aşk gittiği üniversitede buldu. İlk aşkın heyecanı ile yüreği kanatlanıp uçtu ve Atlas'ın yüreğinin yanına kondu. Öğrendiği acı gerçekler ile umutları bir kelebeğin kanatlarında asılı kald...