Under The Red Lights•Chanlix

⁰.1

Kırmızı ışığın altında iki beden, sık soluklar, ıslaklık ve fazlaca iz

Felix üstündeki adamın omuzlarını sıkıp başını geriye atarak daha çok yer açtı tenine aç olan partnerine. Hissettiği ıslak dil darbeleriyle beraber odaya mırıltılarını bırakıp belini gerdi. İçtiği kadehlerce içkinin etkisi mi yoksa boynuna gömülmüş afetin etkisi miydi bilmiyordu ama fazlasıyla mayışmış hissediyordu şu anda. Sarhoş değildi Felix, bilinci oldukça açıktı, yaptıklarının ve yapacaklarının farkındaydı. Bu yüzden hissettiği her şeyin sorumlusunu üstündeki bedene bağladı ve gülümsedi gözleri kapalı.

İçkinin onu böyle hissettiremeyeceğini öğrenmişti çoktan.

Chris, Felix'in bacaklarından birini kaldırıp kendi beline doğru attıktan sonra belirgin bir iz bırakmak için ince deriyi dişlerinin arasına sıkıştırıp sarışının seslice inlemesine sebep oldu. Boynuna ve köprücük kemiklerinin etrafına kızarıklıklarını bıraktıktan sonra yukarı çıktı ve Felix'in gözlerinin içine baktı.

Birbirlerinin harelerinde gördükleri saf şehvet onları bir olmaya iterken, Chris hafifçe yutkundu. Kırmızı ışık Felix'in bedenini enfes kılmış, olduğundan daha imkansız göstermişti onu.

Tek eliyle altındaki bedenin bel kıvrımını okşadı, son kez izin almak istedi, Felix'in sabahına pişman olacağı bir şey yapmasını istemiyordu.

Fakat Felix onunla aynı düşüncelere sahip değildi, sonuna kadar gitmekti amacı. Yarın yokmuşçasına sevişmek istedi Chris'le, onu arzuladı. Ve cevabını da diğer bacağını üstündeki adamın beline dolayarak verdi.

Chris tekrar yutkundu, sarışının çehresinde gezdirdi gözlerini. İnanılmaz güzel görünüyordu. Belini bıraktığı an hızlı bir hamleyle Felix'in bileklerini yakaladı. Tek eliyle başının üstüne sabitledi ve hastası olduğu dudaklara bastırdı kendi dudaklarını
_______

"Felix! Dikkat etsene ne halt ediyorsun!?"

Felix avuçlarını buza yasladı ve doğruldu, peş peşe yaptığı üçüncü sıçrayışında dengesini kaybetmiş yere düşmüştü. Patinaj hocası olacak herif hala söylenirken duymamazlıktan geldi ve yerden kalktı. "Sikik herif."

Buzun üstünde zarifçe kayarak birkaç tur attı, en sonunda elini yüzünün hizasına getirip dudaklarına yasladı ve pistin ortasına geçti. "Baştan alacağız! Bu sefer düzgün yaparsan iyi edersin."

Patinaj hocası ellerini çırpıp Felix'in ona bakmasını sağladıktan sonra tekrar konuştu, "Ve düşme Felix, basit bir hareketi bile yapamayacak kadar beceriksiz misin?"

Sarışın karşılık vermedi. Bu adam nefret ettiği insanlar listesinde ilk sırayı kimseye kaptırmamakta ısrarcıydı. İç çekti, hocası telefonundan açtığı şarkının hoparlörden duyulmasını sağlarken o da başlangıç pozisyonuna geçti.

Melodiyi duyduğunda gözlerini kapattı ve sadece hissetti. Hissederek kayardı Felix, ritmi hisseder buzun onu yönlendirmesine izin verirdi.

Birkaç dönüş ve hareketin ardından peş peşe yapması gereken sıçramalar için hazırladı bedenini.

İstemsizce kasılıyordu çift axel sıçrayışlarında. Sıkıntı çıkarmamak için kusursuz bir şekilde kaymak istiyordu buzun üstünde, bu sebeple geriliyordu.

İnişini yapıp patenleri tekrar buza temas ettiğinde geri geri kaydı ve kollarını havaya kaldırdı. Başını arkaya atarak havadaki ellerini çaprazladı ve vücuduna temas ettirerek aşağı indirdi, iki yana açtı tekrar kollarını. Koreografisinden çıkmadan kaymaya devam etti.

Sonlara doğru, hocasının tok sesi pistte yankılandığında yorgunluktan bayılacak gibi hissediyordu. "Bitir."

Doğrulup pistte turladı, son olarak serbest bir şekilde sıçradı ve buzun üstüne indiği gibi kollarını iki yana kaldırıp bacaklarını çaprazlayarak selam verdi.

Göğsü aldığı hızlı nefeslerle birlikte sarsılırken dengesini korumaya çalıştı. Manyak herif bitti demeden pozisyonunu bozarsa tekrar baştan alıyordu.

"Tamam güzel. Bugünlük bu kadar Felix."

Gözlerini açıp bitkin bedeninin dizlerinin üzerine düşmesine izin verdi. Soluklarını düzene sokmaya çalışırken kollarını buza yaslayıp yüzünü gömdü oraya.

Felix çocukluğundan beri buzun üstündeydi. Onun güvenli bölgesiydi buz pisti. Yürüdüğü yol kan, ter ve gözyaşından oluşsa da attığı hiç bir adımdan pişman değildi.

Kalkacak gücü kendinde bulduğunda yavaşça doğruldu. Hocasının yanına, pistin çıkışına, kaydı. Yere oturup patenlerini çıkardı, ayakkabılarını giyip kalktı ve belini esnetti. Yorucu bir gün olmuştu onun için, 6 saattir burada olduğunu tahmin ediyordu.

Felix yerinde gerinirken hocası yanına geldi. Elindeki telefonundan günlük programlarını işaretledi ve "Diyetine dikkat et. Salı yine aynı saatte burada istiyorum seni." dedi.

Sarışın belli belirsiz başını salladı, patenlerini tek eliyle tutup iyi geceler diledi ve soyunma odasına yönlendirdi adımlarını. Fakat yarı yolda durmak zorunda kaldı.

"Felix," hafifçe arkasını dönerek ona seslenen hocasına baktı. Adam rahatsız edici bir şekilde kendisine gülümsüyordu, "Bedenine dikkat et."

Felix bir şey demeden önüne döndü ve yüzünü buruşturdu, kendi kendine mırıldandı "Sikik herif."
__________

"Hepinize birer konu dağıtacağım,  detaylı bir araştırma bekliyorum."

Profesör sıraların arasında dolaşıp herkesin önüne bir kağıt bıraktı. "5. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar uzanan mimarlığın tarihsel gelişiminin belirli bölümlerini inceleyip sunum yapacaksınız. Bıraktığım kağıtlarda konularınız var. İyi çalışın."

Felix proje kağıdına göz atıp çantasına koyduğu gibi ayaklandı. Dersi bitmişti fakat bugün antrenmanı yoktu, o yüzden caddede bulunan halka açık buz pistinde kayacaktı istediği gibi. Genelde akşam saatlerinde boş olan pistte hep kendisi olurdu.

Fakülteden çıkıp caddeye doğru yürümeye başladı. Felix temas etmekten hoşlanmıyordu. En küçük bir dokunuş bşle kendisini korkuturken toplu taşımayı düşünemiyordu bile.

Akşam saat yedi civarı piste vardığında tekdüze bir iki insandan başka kimse yoktu. Onların da çıkmasını beklerken patenlerini giyip montuyla çantasını kenara bıraktı ve sonunda yalnız kaldığı zaman piste adımını attı.

Kulaklığını takıp playlistinden rastgele bir şarkı başlattı, gözlerini kapatıp zarif hareketlerle kaymaya başladı buzun üstünde.

Şarkıların biri bitti diğeri başladı ve Felix izlendiğinden habersiz, saatlerini bu pistte harcadı.
__

Yeni bir seyler deniyorum yine. Yayimladiktan sonra kitap tamamlanana kadar tek bolum olarak profilde kalir buyuk ihtimalle