bir ruh hastasının zaafı olmak~liskook

L.

"Of kafayı yiyeceğim. Biz artık dışarıda mı çıkamayacağız?"

"Bilmiyorum jennie ama güvenliğimiz için evet."

Seul belediye başkanı bu akşam haberlerde kadınların çok ihtiyaç olmadığı sürece dışarı çıkmamasının onlar için güvenli olduğunu söylemişti.

Çünkü dışarıda kadınları öldüren bir katil vardı.

Ve ne şans ki benimde haftanın 2 günü psikoloğa gitmem gerekiyordu.

Ailem bir kaç hafta önce trafik kazasında hayatını kaybetmişti.
Bende psikolojik bir çöküşe girmiştim. Jennie'de benden habersiz bana psikolog randevusu ayarlamış.

Psikoloğum diyorum ama daha hiç tanışmadık 2 gün sonra tanışacağız.

"Ve bil bakalım jennie kim senin yüzünden her hafta dışarı çıkmak zorunda kalacak?"

"Lisa ben onu senin iyiliğin için yaptım çok kötüsün artık hayata geri dönmen lazım!"

"Biliyorum ama keşke bana sorsaydın"

"Sorsaydım izin vericek miydin?"

"Hayır"

"Eee o zaman?"

Birbirimize mal mal baktıktan sonra gülmeye başladık.

İlahi bakış açısı;

Genç kız katilden korkuyordu ama nerden bilebilirdi ki kendi ayaklarıyla her adımda katilin biraz daha aşık olacağını...

Kız o'nu sadece bir psikolog olarak görsede, katil kendisine verdiği sözü çiğneyip kıza kalbini kaptırmıştı bile.

Ertesi gün

"Lisa! Bi arkadaşın geldi seni soruyor!"

"Kim bu saatte!"

"Nerden bileyim gel kendin gör"

"Ne var-"

"Sehun!"

Bu sehun en yakın arkadaşımda ama yurtdışına iç işin gitmesi gerekti ve 1 sene hiç görüşmemiştik.

Hemen yanına gidip sarıldım.

"Senin ne işin var burda?"

"Seni görmeye geldim kötü mü etmişim?"

"Hayır tabi ki gel kahvaltı yapalım"

"Öhö öhö"

Arkamı döndüğümde jennie bana kaş göz yapıyordu. Onu tamamen unutmuşum.

"Sehun bu jennie ev arkadaşım kendinisi senin kadar değerli benim için"

"Memnun oldum"

"Bende"

Beraber içeri geçip kahvaltı yapmaya başladık.

"Eee sehun sen neler yaptın yurtdışındayken?"

"Ee ben mi? Şey..."

"Ne?"

"Hiç, hiç bir şey öyle şirket falan onlarla uğraştım."

Jennie kulağıma eğilip fısıldadı.

"Bu çocukta garip bir şeyler seziyorum"

"Saçmalama jennie"

"Biraz daha çay ister misin?"

"Çok iyi olur"

Jennie sehun'a çay koymaya gittiğinde baş başa kaldık.