|1|

63 10 5
                                    

Merhaba bu benim ilk taekook denemem açıkçası batırmaktan korkuyorum ama denemekten de kendimi alıkoyamıyorum. Yazı fikri instagramda gördüğüm bir etkinlik ile başladı. Bu yazı konusunu kullanarak yüz kelimelik yazı yaz etkinliği.
Yazmaya başladım ve öylece düşünmeden yazdım. O yüzden bir çok konuda eksiklikler vs olabilir yine de umarım beğenirsiniz.

yazı konusu :
"Seninle tanıştığım gün kendime dair birşey öğrendim. Ben artık ne olursa olsun yalnız değildim"

İyi Okumalar 💚

okurken şu şarkılar ile okumanızı tavsiye ederim;

1-Justin Bieber - Off my face
2-Kai Engel-December

'≮'

Üniversitenin ilk haftası sorunsuz bir şekilde geçmişti önümde ise nasıl geçeceği belirsiz uzun haftalar vardı ben ise endişelenmekten kendimi alıkoyamıyordum.
Oysa hep aklı başında birisi olmuştum diğerlerinin diyişiyle- artık o ne demekse-

Nasıl davranmam nasıl konuşmam gerektiğini biliyormuşum. Çok güçlüymüşüm, sakin ve olaylara soğukkanlı yaklaşıyormuşum.

Bunları söyleyenlere hafif bir tebessümle karşılık veriyorum çünkü beni tanıdığını sanan bir avuç insan topluluğundan başka birşey değiller.

İkinci hafta yine sorunsuz ama zor geçmişti günler geçmek bilmiyordu sanki, derslerimin yoğunluğu evden uzaklığım herşey zordu benim için. Odamı özlüyordum, arkadaşlarımı özlüyordum. Tek başına olmayı özlüyordum ama kesinlikle aileme karşı bir özlemim yoktu oysa ilk defa evden uzakta kalıyordum.

Üçüncü hafta artık çevreme yavaş yavaş alışmaya başlamıştım. Arkadaş bile edinmiştim-ki ben konuşamazdım utanır sıkılır ne diyeceğimi bilemezdim. Neyseki Hoseok benim yerime de konuşuyor, kendisine benim yerime de cevap veriyordu. Neşesi bulaşıcıydı. Bana ilk adımı attığı için ve böyle kısacık bir süre içerisinde bana verdiği sevgi ve neşe için ona hep minnettar olacağım ve biraz da mahcup.

Dördüncü hafta bir dönüm noktası olmuştu benim için, elim ayağıma karışmış saatler zaman kavramını yitirmişti 5 dakika geç kaldığım derse yetişmek için çabalıyordum ama hava öylesine güzeldi ki dikkatim dağılıyor, aklıma başka şeyler geliyor ve adımlarım yavaşlıyordu ama gerçekten de endişeliydim. İlk defa geç kalıyordum. Sınıfa girdiğim an bir sürü göz üzerimde olacaktı ve hocaların benimle uğraşma gibi bir zevkleri vardı kendilerince beni seviyorlar ve bunu hareketleriyle bana takılarak gösteriyorlardı.

Oysa bu durumdan hiç hoşlanmıyordum. O yüzden derslere elimden geldiğince erken gider en arkalarda kendime bir köşe bulur-burada her zaman oturduğum sabit bir yerim vardı- ve ders bitene kadar sesimi çıkarmadan öylece dururdum tabi şanslıysam çünkü dediğim gibi hocaların benimle uğraşma gibi bir zevkleri vardı.

Ve ben kesinlikle bugün şanslı falan değildim.

O gün geç kaldığım derste hoca sever gibi kızarken bana, seni gördüm. Kaşlarım çatıldı çünkü dört haftadır ısrarla oturduğum yere rahatça oturmuş ve tabiri caizse sıranın içine etmiştin. Bulunduğum yerden bile sıranın üstüne çizilmiş korkutucu görünen resimleri ve bileklerine doğru bulaşan karartıyı görüyordum.

Ve tanrı aşkına koskaca dört hafta onca yüzü incelemiş ve seni hiç görmemiştim bu sınıfa ait olmadığın o kadar belliydi ki. İlk senen olmadığı gayet açıktı.

Bir arkanda ki boşluğa oturup gergin ve hafif sinirli bir şekilde ceketimi üzerimden çıkarmış eşyalarımı düzeltmiştim. Ben o sıraya bile ikinci haftada alışmıştım ve dördüncü haftada yabancı birisi gelip sıramı zapt etmişti. Erken gelmek artık bana farz olmuştu.

sana aşık olurken kendimle yüzleşiyorum | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin