Yazar-chan tarafından çizilmiş mükemmel (!) bir Tanjiro resmi. Herneyse, hikayeye devam!
Metro sonunda hareketlenmişti. Sumihiko ve Kaori başka bir koltuğa beraber oturmuşlardı, karşılarında ise Miu'nun olduğu kutu duruyordu. Tam yanlarında ise Aoba ve Ashi duruyordu. Aoba ikisini görünce kıs kıs güldükten sonra ciddileşti, Ashi ile arada sohbet ediyorlardı.
"Bu arada Aoba-kun, verdiğin panzehir için teşekkür ederim."
"Sorun değil, bir diğer amacım olan Miu'yu tekrar insan yapabilmede yardım edecekse ne mutlu bana!"
"Mhm, umarım işe yarar.~ Hem bu arada, Sumihiko'nun ateşi hala düşmedi mi?"
"Maalesef, Güneş Nefesi stilini her denediğinde ateşi bir tık daha artıyor."
"Anladım.."
Uzun bir sessizlik oldu, herkes kendi derdindeydi. İnsan sesleri gitgide sessizleşmeye başlamıştı, herkes uykuya dalıyordu.
"Bu çok anormal... Bir sürü insanın aynı anda uykuya dalması..."
Diye mırıldandı Aoba, arkasını dönmüştü. Tekrardan önüne döndüğü sırada Sumihiko, Kaori ve Ashi bile uykuya dalmıştı, çok geçmeden o da uykuya yenik düşüp gözlerini kapattı.
İnsanların arasından dört kişi hızla ilerledi, dördü de uykuya dalmamıştı ve diğer vagona doğru ilerlediler. Vagonun kapısını kapattılar ve dizlerinin üstüne oturdular."Hepsi uykuya daldı efendim."
"Güzeel... Çok güzeeel..."
Kısık ama bi o kadar rahatlatıcı bir ses tonuyla söyledi kişi. Gözleri kapalıydı ve gül yaprağı rengine benzer saçları ve solgun bir teni vardı. Üstünde ise Taiso döneminden kalma bir kıyafet, dişleri ise sivriydi. Bu hiç şüphesiz bir iblisti, kıs kıs gülüyordu.
"Biraz daha bekleyin, iyice bi rüyanın içine girsinler."
Diyerek onlara biraz daha yanaşıp eğildi, bir elini çenesine koydu.
"Şimdi, size ne yapacağınızı anlatacağım. Size vereceğim ipleri onlara hiç dokunmadan bir ucunu bileklerine, diğer ucunu ise kendi bileğinize bağlayacaksınız. Böylece rüyalarına girip ruhsal merkezi yokedebilirsiniz. Ama, rüyalarımın da bir sınırı vardır o yüzden fazla oyalanmamaya çalışın."
"Anlaşıldı."
Diye dördü de onayladı, iblis vagonun tepesinde duran kapağı açıp yukarı çıktı ve kapağı kapattı. Rüzgar suratına sertçe eserken o en başta olan vagona doğru ilerliyordu.
"Bu güzel olacak, hem de çok güzel olacak.. Enmu-san'ın ve Kojire-sama'nın dileğini yerine getirebileceğim..."
☁︎
"Ne... Nerdeyim ben?"
Aoba gözünü kendi odasında açtı, etraf karanlıktı ve rafta bir sürü mavi örümcek zambağı duruyordu. Masasındaki lamba açıktı ve sanki birşeyler yazıyormuş gibi duruyordu, elinde kalem karşısında ise bir defter.
"Doğru ya.. Herzamanki gibi notlarımı tutuyordum."
Diye düşünerek normal bir surat ifadesiyle yazdığı şeye devam etti.
☁︎
"Abii!!"
Hava kararmıştı, şehrin ışıkları heryeri aydınlatıyordu. Bugün bir şölen olduğundan insanlar sokağa dağılmıştı, Kaori hızla abisinin yanına gidip koluna yapıştı. Kendisi şuan 10 yaşındaydı ve kötü kısmı, abisi daha yıllar önce vefat etmişti. Kendisinin üstünde su yeşili bir kimono vardı, saçları ise çiçek desenli tokalar ile bağlanmıştı. Abisinin kolundan ayrılmadan gülerek şölen alanına ilerlediler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kimetsu No Yaiba★YENI NESIL★FANMADE
FanfictionHepiniz büyük savaşın nasıl bittiğini biliyorsunuz, Muzan'ı öldürmek için çok fazla can verildi ve kazandılar. Peki ya yıllar sonra bir başka iblis, başka bir savaş başlatsaydı? Bu iblis, Muzan'ın intikamını almak için güçlenmeye başlar, bunun farkı...