Küçük bir çocuğun gerçekleştiremediği hayaller gibiydi çaresizlik. Yavrusu gözünün önünde ölürken elinden hiçbir şey gelmeyen anne gibiydi.
Çaresizlik insanı savunmasız bırakırdı.Derdine deva bulamazdın.Ama asıl çaresizlik derdin devasız olması değil,birini mutlu edecek şeyin,ötekinin hayatına zehir olmasıydı.İnsan "asla yapmam" ," hadi canım hayatta olmaz",dediği şeyi bile yapmaya mahkum hale geliyordu.
Kalbimin beynimi dinlediği,hayatımın mahvolacağını anladığım anda
"Hemen!"dedim. "Hızlıca bütün timi buraya topla,Nehir sizi acil bi konu için derhal odasına bekliyo de"Kalbime aldığım yük o kadar ağırdı ki,kaybetme korkusu...Onların yaşaması,benim hayatta olmam demekti.Ama onlar giderse hayatım da,yaşamımda kaybolurdu ve ben yolumu nasıl bulacağımı bilmiyordum.Adımı annem koymuştu,nehirler kadar güçlü olayım, toprağa can olayım diye.Ama ben daha kendi kalbime can,kendi bedenime güç olamıyordum.
Aslında sıradanlaşmış bir hayatım vardı. Küçüklüğümden beri hep babam gibi olmak istemiştim.Onun kadar güçlü ve azimli.Evet ben azimliydim,ama son zamanlarda gücüm bedenimi terk etmiş gibi hissediyordum.
İçerideki kıpırdanmayı duyuyordum.Muhtemelen herkes bu kadar ciddi bir şekilde yanıma çağırmama şaşırmıştı.Ama anlamamaları gerekiyordu.Hepsi zeki, her şeyi kolayca çözebilecek çocuklardı ve bunu onlardan gizlemek zor olacaktı.
Ben duvara bakarak bunları düşünürken bir ses,duvarımı parçalayarak kulaklarıma ulaştı. "Getirdim yüzbaşım." Dedi Alper. Hepsi bana ne olduğunu sorar gibi bakıyordu.Haklılardı,onları her zaman aynı şekilde çağırıyordum
ama hiçbir zaman onları sabahın bu saatlerinde bu şekilde kaldırmamıştımBu konuşma her zaman yaptığım şeydi ama bu seferki kalbimin göğüs kafesimi yırtacakmış gibi çarpmasına sebep oluyordu. "Göreve gideceksiniz.Hemen bu akşam." Bu ani kararım onları şaşırtmışsa benziyordu. Genelde göreve gidecekleri zaman bir gün öncesinden haber verirdim,ama şimdi çok ani bir karar vermiştim. Her an başlarına bir şey gelebilirdi bu yüzden onları göz önünde tutmak,çok riskliydi.
"Yüzbaşım kötü bir şey mi var? Siz,pek iyi gözükmüyorsunuz." Biliyordum,ne kadar her şeyimi içimde yaşasam da onlar anlıyorlardı.En zoru da buydu.Onlardan bir şey saklamak şu an mutlu olmam kadar zordu.
Sessizliğin odaya hakim olduğu anda "Hayır" dedim. " Sadece bu önemli bir görev ve işimi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Derhal hazırlanın.Ufuk'a söyleyin bu göreve o da geliyor." " Ama yüzbaşım biliyorsunuz k-" "Ne zamandan beri bana işimi öğretiyorsun Alper!" Sesim duvarları parçalayacak kadar yüksek çıkmıştı.Hepsi başlarını önüne eğerek teker teker odaya gitti.
Demiştim.Ben kendimi güçlü hissetmiyordum ama onlar için gücümü parmaklıklar arkasından çıkarmam gerekiyordu.Derin bir nefes aldım.Nefes almak bile artık zehir soluyormuşum gibi hissettirmeye başlamıştı.Ne zamandan beri bu kadar korkuyordum,bilmiyordum.
O kadar dalmıştım ki Arda'nın yanıma geldiğini bile anlamadım. "Yüzbaşım biliyorum haddim değil ama üzerinizdeki bu gerginliğin sebebi nedir acaba?"Senin üzerindeki bu samimiyetin sebebi ne acaba? Kim olduğumu biliyorsun, komutanınla konuşurken mesafeni koruyarak konuşmanı tavsiye ederim."
Arda başını önüne eğdi ve sağ eliyle gömleğinin düğmeleriyle oynamaya başladı. "Gitsene ne duruyorsun!" Der demez başını sallayıp koşarak uzaklaştı.Yaklaşık beş saat sonra hepsi hazırlanmıştı ve onları bekleyen görevi merak ediyorlardı.Çoğunun yüzünde hala bu halimin sebebini sorar gibi bir ifade vardı ama bunu umursamadan konuya girmeyi tercih ettim. "Gideceğiniz şehir Isparta.Bozanönü köyü.Orada yaşayan insanların güvenliği ile ilgili bir haftalık bir denetime gönderiliyorsunuz.Konu sivil toplum,hepiniz buna göre görevinizin ciddiyetini bilin ve size yakışır şekilde yerine getirin." Dedim ve onların soracağı soruyu beklemeden odadan ayrıldım.
Şimdi kendim ile baş başa kalma vaktiydi.Sağlıklı düşünmeli,kardeşlerimin ölümüne sebep olabilecek bu olayı bulmam gerekiyordu.
Beynim geçmişi unutmuştu.
Hayatımın en yanlış kararı neydi hatırlamıyordum.
Hatırlamam lazımdı.
Unutmamam lazımdı.Çünkü ben bundan sonra unutmayı bile hatırlamayacaktım...
Öncelikle merhabalar,bu kitap tamamen eğlence amaçlı olup,gerçek karakterler ve olaylarla ilgisi yoktur.
Başlangıç tarihinizi buraya yazabilirsiniz.
Bu benim yazdığım ilk kitap olacak.Hatalarım olursa özür dilerim.