7.BÖLÜM: SAHTE ROMEO VE SAHTE JULİET ( YENİ BÖLÜM)

596 87 39
                                    

Canlarımm sürpriz yeni bölüm geldi umarım keyifle okursunuz😍🥰

Canım arkadaşım Sıla ile bölüm için büyük prodiksiyon hazırladık. Kendisi 50 oy gelmeden yeni bölümü yayınlatmayacağını söyledi. Yayınlarsam biterim büyük tehdit altındayım canlarım yani artık top sizde.😅 Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyiniz.🙈💜

Bu bölümü Aslım'dan okuyacaksınız🥰 Neler oldu neler🙈 Sizi daha fazla meraklandırmadan bölümle baş başa bırakıyorum. 😅

BÖLÜM ŞARKISI: HANDE YENER ROMEO ( Mediada var)

~~~~~

Gece susmuştu artık.
Martılar yuvalarına sinmişti.
Bir sen ve ben vardık İzmir'in çıkmaz sokaklarında.
İki asi çocuk,
İki yaralı yürek.
Öylece göz göze bakışıyorduk bir sokak lambasının altında.
Gözlerimdeki hüzün yüreğine akıyordu.
Ve sen susuyordun.
Ben susuyordum.
Bu gece gözlerimiz konuşuyordu yalnızca.
Aslında biz,
Aşka lâl olmuş, büyümeye korkan iki çocuktuk.
Ve sen uzattın elini ansızın.
Tutsam büyüyecektik.
Tutmasam sonsuza kadar bitecek...

( Şiir bana ait )

Nehir'in gözlerinin içine derin bir acıyla baktım. Bu acı bana geçmişten yüreğime yaralı bir yadigârdı.

" Aşkın... " dedim ve derin bir nefes alıp yarım kalan cümlemi tamamladım.

" Aşkın oyunu olmaz Nehir. Bizim ateşle oynadığımız gibi o da bizimle oynar. Ve yanan her zaman yine biz oluruz. "

Titreyen ellerimi birbirine kenetleyip gözlerimi o derin maviliklerden kaçırdım.

Kış ayında sahil kenarında yürüyüp ayağını suya değmemesi için çabalayan bir genç kız gibi çabalıyordum.

Ve biliyordum ayaklarım er yada geç o suya girecekti ve ıslanacaktım.

Nehir ise karşısında acıdan kıvranan bana bakarken gözlerimdeki kederde boğuluyordu. Bunu iliklerime kadar hissediyordum. Garip bir hüzün yüreklerimize çöreklenirken bu havayı dağıtmak için cebinden telefonunu çıkarıp bana uzattı.

Ben ise mal gibi Nehir'in ne yaptığını anlamaya çalışırken bana uzattığı telefonu elime aldım.

" Numaranı bana yazıp kendini ara ve beni rehberine kaydet. Malum artık oyun da olsa sevgiliyiz. "

Hiçbir şey demeden söylediğini yapmak için nuramı yazdım ama isim yerine ne yazacağını bilemediğim için telefonu Nehir'e geri verdim.

Ben kaçamak bakışlarla içimde karnımı ağrıtacak kadar beni yiyip bitiren bir heyecanın pençesinde kıvranırken kaçamak bakışlarla telefonunun ekranına bakıyordum.

Nehir yüzündeki muzip gülümsemesiyle isim yerine ÇAKMA JULİET yazıp numaramı kaydedip beni aradı.

Gözlerimi devirip çantamdan telefonunu çıkarıp hızla numaranın üzerine tıkladım ve numarasını telefonuma ÇAKMA ROMEO diye yazıp kaydettim.

Bu defa yüzündeki o alay dolu ifadenin aynısı benim yüzümde oluşmuştu. Ondan altta kalacağımı düşünmüyordu heralde.

" Demek çakma Romeo? Sevdim"

" Ah bende seveceğin daha neler var da..." diye içimden geçirirken silkelenip kendime geldim.

Tamam o benim ikinci aşkım, imkânsız romeom, sütsüz oreom olabilirdi. Ama bu gıcık ve sinir bir adam olduğu gerçeğini değiştirmiyordu.

AŞKIN SON PERDESİ ( TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin