KVÜ-4

42 3 1
                                    


Abi ben bu bölümü yazdıkça wattpad sildi.Yeni bölüm yazdıkça değiştirdim. Sonunda bu çıktı ortaya :d

Bölüm-4  

" Gerçekler  "

Bir yandan gözlerimden süzülen yaşların acısını çekiyor, bir yandan ise bağırmaya gücü olan ses tellerimi tarıyordum.Kayalıklara yaklaştıkça artan hıçkırıklarımı durdurmaya çalışmıyordum. Ağlamam dursun diye konu da dağıtmaya çalışmıyordum. 

Şuan yaptığım, odaklandığım tek şey,  birazdan beni denizin en dibine yollayacak olan kayalıklara gözümü dikip bakmak. Yapmam gereken de bu zaten değil mi? Bu sefer doğru olanı yapıyorumdur umarım. Yoksa bağırmam mı gerekir. Yıllardır yapmadığım, yapamadığım cesaret edemediğim tüm her şeyi şimdi çığlık çığlığa haykırmam mı lazım. Karşımdakiler kırılmasın diye her seferinde en derinlerime gömdüğüm fikirlerimi şimdi burada söylemeli miyim? Dökmeli miyim yıllardır herkesten sakladığım gözyaşlarımı? Ailemin bir kere olsun bana halimi sormaları için, bir kere bile derslerimi dile getirmeden bana benim gönlümü okşayacak bir kelime çıkması için ettiğim dualar? Sanırım kırık kalbimin en büyük çatlağı buydu. Ve ardından diğerleri...

Kırıldı.

Paramparça oldu.

Ve yine önemseyen hiç kimse olmadı.


Bakmayın öyle, çok derdim var benim. Anlatamadıklarım, gözyaşlarım, birbirine dolanmış kelimeler...

Beni hiç görmediler ki. Herkes bana sağırdı. Herkes bana kördü.

"Beni neden görmediniz lan, hayalet miyim ben!"


"Beni neden sevmediniz, benim gönlüm neden hep buz gibi kaldı!"


"Sustum diye mi üstüme geldiniz lan, ulan buradan kurtulursam sümüğünüz bile aksa sizi düşünüp utanır demeyeceğim. Utanın lan."


Kayalıkların yakınlaştığını gördüğümde bu sefer daha yüksek sesle,

" Ya kimse yok mu yardım edin!"


"Ulan 77 milyon insanız hepiniz mi şehre göç ettiniz be. Dertlendim buralara geldim neler geldi başıma. "

Allam öleceğim burada ya, bu nedir ya insan hava almaya çıkar, balık tutmaya çıkar, sahile çıkar bunların hepsi mi uyuyor?

"Uykunuzu sikeyim bi yardım eden yok muu!"


"Uykuma laf eden kim lan? Yardım kim istedi Allah'ım ak sakallı dedeler mi bastı burayı ben nerelere düştüm! "

Birinin sesini duyduğumda hemen ayağa kalktım ve gözyaşlarımı sildim. "Bana yardım eder misin? Daha doğrusu etmek zorundasın öleceğim."

" Ben burada ormanda kalmışım bir de sana yardım edeceğim yok ya! Bana niye kimse yardım etmiyor lan, sen bana yardım et! "

İkimiz de bağırarak konuşuyorduk. Ah pardon bağırarak birbirimizin dediklerini anlamaya çalışıyorduk! 

" Ayrıca uykumun hatırına da sana yardım etmeyeceğim, gidiyorum lan geber!"

Ağlamam daha da şiddetlendi.  Şansıma biri gelmişti o da vicdansızın biri çıktı. 

"Ya lütfen bak kayalıklara çarpacağım cesedim denizin en derinlerine gömülecek!"

" Bana ne kızım gömülsün çok mal birine benziyorsun dünya senden kurtulur."

" Sende inşallah o ormandan kurtulamazsın, bacağın kırılır, yılan ısırır, kankan gay çıkar sana aşık olur bir sürü amin!

" Yav git işine kızım be." Biraz durdu sonra tekrar,

" Ayrıca, o ettiğin beddualar tutarsa denizin en derinliklerinden seni bulur cesedin hala diriyse çıkartırım bana ettiğin bedduaları senin ölü vücüdunda gerçekleştiririm. İleti falan olur belki acıyı hissedersin. Haydi eyvallah!"

Daha sesli bir şekilde ağlamaya başladım.Kendimi acındırırsam kurtulurdum belki. Ve ben buradan kurtulmak için gururumu bir süreliğine de olsa sessize almayı kabul ediyorum. Zaten bunların çeyreği -çok azı- gururum yüzünden geldi. 


Keçi Ve ÜrkekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin