4 sene sonra...Bugün Valentine'nın belkide hayatı değişecekti. Üniversitenin son yılıydı ve bu sene staj görecekti. Yeni bir çevre, yeni arkadaşlar edinecekti. Heyecanlı ve gergindi. O çok fazla arkadaş edinmezdi daha doğrusu edinemezdi çünkü en yakın üç arkadaşı onun saf olduğundan dolayı kendilerinin onaylamadığı insanların yanına göndermezlerdi. Zaten onayladıkları insan sayısı şunun şurasında ne kadardı ki? İki elin parmaklarını geçmezdi. Çok fazla korumacılardı ama Valentine onlardan hiç sıkılmazdı. İlgiye bayılırdı. Lise zamanından beri yani altı yıldır arkadaşlardı, arkadaştanda öte yedikleri içtikleri ayrı gitmezdi. Okulundaki kızların tabiriyle onlar 4Kafadar ama erkeklerin tabiriyle Ateş parçaları.
Valentine büyük plazanın önüne gelince derin bir nefes alıp arabasından indi. Karşısındaki harkulade yapıtı hayranlıkla izledi. Gerçekten burada mı çalışacaktı? Senelerce hayalini kurup çalışıp didinip kendisini geliştirmesine sebep olan bu işe mi girecekti? Valentin'e çevresindekilerin tabireyle imkansız'ı başarmıştı. Belkide inat edip kendisini çok yıkratmıştı ama mükafatınıda almıştı. Sosyeteye ün salmış ailesinin yardımlarını reddedip kendi çabasıyla bugünlere gelebilmişti. Gerek kafelerde çalışmış, gerekte kütüphanelerle geçici bir süre ilgilenmişti. Okumanın ve çalışmanın yanısıra kendinide geliştirip kültür sahibi bir insan olmuştu. Ama bunlar onun için yetmezdi çünkü o hep daha iyisi için çabalardı. Artık kendisini kanıtlamasının tam sırasıydı.
Arabasını kilitleyip anahtarını rugan çantasının içine gelişi güzel fırlattı. Normalde olan düzenli tavrını heyecandan bir kenara bırakmıştı. Şuanda çantasında bulunan siyah anahtarlık kutusunu bulup onun içine yerleştirmekle uğraşamazdı. Merdivenleri çıkıp güvenliğe baş selamı vererek dönen kapıdan içeriye süzüldü. Uzun süredir hayalini kurduğu yerdeydi işte. Kendinden emin adımlar ve mükemmel gülümsemesiyle danışman bölümüne ilerledi. Sekreter kız kafasını kaldırıp güzel gülüşlü bayanı karşısında görünce biraz afalladı. Burada herkes ciddidir ve daha önce bu kadar içten gülen kimseyi görmemişti. Valentine'nın bulaşan gülüşü sekreter kızada geçmişti.
"Buyrun nasıl yardımcı olabilirim? " diye sordu genç sekreter.
"Ben yeni stajyer Valentine. Bayan Black'le olan randevum için gelmiştim. " dedi gülüşünü hiç bozmadan.
O sırada Bayan Black'ın yardımcısı ve kocasının yeğeni olan James binaya giriş yapıp direk danışmaya yönelmiştiki karşısındaki güzelliği görüp olduğu yere çakılana kadar. Resmen etrafa ışık saçan bir güzellik. Üzerine giyindiği siyah mini eteği, içine sokuşturduğu kırmızı ipek gömleği ve tabiki vazgeçilmezi olan rugan siyah topuklularla adeta James'in aklını başından almıştı. Mest olmuş bir tavırla Valentine'yı süzerek danışmaya doğru ağır adımlarla ilerlemeye başladı.
Valentine izlenildiğinden hiç habersiz sekreterle olan konuşmasına devam ediyordu. Yanındaki erkek sülyeti kokusundan hissedince bakışlarını ona doğru çevirdi. Adamın bakışlarında ne vardı? Hayranlık mı? Kaşlarını çatarak tekrar bakışları adının Jessica olduğunu öğrendiği sekretere çevirdi. Jessica bakışlarını Valentine'dan alıp onların yanına ulaşmış olan James'e çevirip soğuk bir tebessüm gönderdi.
"Hoş geldiniz Bay Woll. Bayan Black bir saat sonra gelecekmiş efendim. " diyerek artık rutin işi haline gelen açıklamasınıda tamamlamış oldu. Valentina yanındaki adamla hiç ilgilenmeden Jessica'ya bir saat sonra geleceğini bildirip oradan ayrıldı. Bayan Black geç kalıcak sanırım dedi kendi kendine. Fakat farkında değildi heyecandan söylenen saatten bir saat erken geldiğini. Arabaya binince guruldayan midesi sayesinde güzel bir kahvaltı etmesi gerektiğini düşündü. Uzun zamandır annesini aramadığını farkedince telefonunu çantasından çıkarıp aramayı başlattı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ PARÇASI
RomanceEmily dokumatik kısımda elini kaydırarak mesajı açtı. İki kız ilk defa gördükleri, ne olduğunu ayırt edemediği cisimle gözleri kocaman açılarak kala kaldı. Nicolas eliyle kavradığı erkekliğini çekerek genç kızlara atmıştı. Şaşkınca birbirlerine bakt...