6

714 61 128
                                    

jungwon en son arkadaşını bıraktığında mühürlenmemişti ve heeseung'dan kendisi değil omegası etkilendiği için böyle bir görüntü beklemiyordu.

jungwon: ah şey rahatsız ettim galiba..

sunghoon: hayatım ne alaka getirdiğin için teşekkür ederim diyip kapının yanındaki poşetleri işaret etmişti.

jungwon: sonra konuşuruz hoon ben gidiyorum aşırı yorgunum. boşanma avukatı olan kafamı.. neyse öptüm diyip öpücük atmış çıkmıştı.

heeseung: tamam şimdi arkadaşını gördüğüne göre geri yatağa gidelim bakalım.

sunghoon: poşetlerimi de getirir misin ya da indir ben getireyim.

heeseung: tamam ben getiririm bekle..

sunghoon'u geri yatağına bırakmış eşyaları almışken gördüğü kıyafetlerle sunghoon'a dönmüştü.

heeseung: kıyafetlerle rahat edemediysen söyleseydin ben getirtirdim

sunghoon: ne gerek var arkadaşıma söyledim onu da görmüş oldum.

heeseung: aslında heejin rahat diyordu bu kıyafetlere birkaç tane daha vardı ama sen bilirsin.

sunghoon: rahatlığından değil başkasının kıyafetlerini giymek...

heeseung: ablam sıkıntı etmezdi aslında diyip eşyaları odadaki masaya koymuştu.

sunghoon ablam demesi ile şaşırmış ve utançtan kızarmıştı.

heeseung ise kızardığını fark ettiğinde sırıtmıştı.

heeseung: sunghoon?

sunghoon: hım?

heeseung: kızardın mı sen?

sunghoon: ne HAYIR sadece..

heeseung: kıskandın o zaman?

sunghoon: ya ne alaka rahatsız oldum sadece..

heeseung: hıhım anladım ben..
__________
sunghoon: ahhh canım acıyor ya nefret ediyorum alfalardan diyip yaptığı yuvadaki kıyafetlerden birini sıkmıştı.

kızgınlığı genelde ağır geçiriyordu zaten -üstüne mührü de kaldıramamıştı- ama asıl sinir olduğu şey kendisine iyi gelen şeyin bir alfanın kokusunun olmasıydı.

heeseung gelen sesle çalışma odasından gelmişti.

heeseung: sunghoon iyi misin

sunghoon: DEĞİLİM YA DEĞİLİM

heeseung böyle bir tepki beklemediği için bir süre donakalmış ama sonrasında sunghoon'un yatakta kıyafetlerinin arasında iyice küçüldüğünü fark ettiğinde üstündeki tişörtü saniyesinde çıkartıp sunghoon'un üstüne koymuş yatakta biraz yer açıp sunghoon'un yanına yatmış feromon salgılamaya başlamıştı. 

şimdi ise sunghoon rahatlamaya başladığında gözleri heeseung'un kaslı vücudunda geziniyordu.

rahatladığını fark eden heeseung merakla sunghoon'a dönmüştü.

heeseung: daha iyi misin

heeseung sessiz gelen onaylama sesiyle gülümsemişti.

sunghoon gülümsemesinde takılıp kaldığı alfanın her yerini incelerken şaşırmadan edemiyordu. daha iki gün önce hayatına giren bir kişinin resmen hayatına dönmesi dengesini iyice bozmuştu.
__________
(sonraki gün)

heeseung: jake buldun mu?

jake: buldum galiba ama alakası olmayan biri.

heeseung: e kimmiş o zaman?

ᴡᴏʀᴋᴀʜᴏʟɪᴄ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin