'Öp beni,çabuk!'

16 3 0
                                    

_yazar_

23:12

Hyunjin kimsenin gelip geçmediği , daha çok geceleri sessiz ve huzurlu olan sokaklarda sevdiği bir şarkı eşliğinde evine doğru ilerliyordu.Durdu ve gökyüzüne baktı 'Ay ile yıldızlar ne kadar parlıyor bu gece' diye düşündü , çokta temiz olmayan havayı ilk defa nefes alıyormuşcasına içine çekti ve yoluna devam etmek adına yürümeye devam etti...

Birkaç dakika sonra ileriden gelen bağırış sesleriyle irkildi.Çalan şarkıyı durdurdu ve yanındaki evin arkasına geçip gizlice sokağı izlemeye başladı.

"BURAYA GEL LANET OLASI!"

"HELE BİR YAKALİM SİKİCEM OĞLUM SENİ"

Sokağa koşarak giren bir çocuk; Hyunjin'den kısa , sarı saçlı...
Nefes nefese kalmış kaçacak yer arıyordu , bağırış sesleri yaklaşıyordu.Çocuk Hyunjin ile göz göze geldi ve zaman kaybetmeden olmayan gücüyle onun olduğu yere ilerledi.Hyunjin sırtını duvara dayamış çocuğa bakıyordu.Adamlar sokağa yaklaşıyordu.Aceleyle Hyunjin'in şapkasını ve sırtındaki çantayı aldı.Hyunjin ne olduğunu anlamıyordu sadece başına bela almak istemediği için çocuk ne istiyorsa birşey demeden veriyordu.Çocuk hızla şapkayı kafasına , çantayı sırtına taktı.Hyunjin'in belinden tutup yer değiştirdi.Adamlar sokağa girmişti.

"HANGİ DELİĞE SAKLANDIYSAN SENİ BULUCAZ!"

Adamlar evleri kontrol ediyordu.Çocuk nefes nefese Hyunjin'e fısıldadı.

"Öp beni,çabuk!"

"Be-"

"Zahmet oldu"

Çocuk Hyunjin'i belini tutup kendini duvarda sıkıştırdı , Hyunjin'in gözlerinin içine baktı daha sonra gözlerini kapatıp Kan kırmızısı dudakları birleştirdi.Hyunjin ellerini çocuğun yüzüne koydu karşılık vermeye başladı nedenini bilmiyordu ama dudaklara karşılık veriyordu,o an büyüye kapılmış gibi hissetmişti,hareket etmeyi unutmuştu sanki...

Gözleri kapalıydı , ikiside buna ihtiyacı varmış gibi yada uzun zamandır özlem duyuyormuş gibi öpüşüyordu.Oysaki bu ilkleriydi.İkiside ilklerini parlayan ay ve yıldızların altında birbirlerine bahşetmişti.

Bir adam yanlarına geldi ama hala dünyadan kopmuşcasına öpüşüyorlardı.Adam dikkatini üzerine çekmek adına öksürmeye başladı , Hyunjin istemsiz dudaklarını ayırıp adama baktı çocukda yüzünü göstermemek adına başını eğip Hyunjin'in arkasına geçti.

"Çok özür dilerim ama burdan geçen kısa boylu bir çocuk gördünüz mü?"

"Eee... Gö-gördük evet şu sokaktan koşarak ilerledi"

Adam diğer adamlara 'Bulduk!' diye seslenerek Hyunjin'in dediği sokaktan koşarak ilerledi...

Çocuk onların gittiğinden emin olduktan sonra Hyunjin'in arkasından çıktı.Bir kaç dakika boş boş bakıştıktan sonra çocuk Şapkayı ve çantayı çıkarıp Hyunjine uzattı.

"Teşekkür ederim ve özür dilerim seni zor durumda bıraktım..."

"Ah...Önemli değil sonuçta kendini kurtamaya çalıştın."

"..."

"Adını sorsam?"

"Eee iki adım var korece adım Lee Yong-Bok, gerçek adım Felix...Sen?"

"Bende Hwang Hyunjin..."

"Ben artık gitmeliyim, tekrardan teşekkür ederim..."

Felix, Hyunjin'e tebessüm ederek uzaklaşmaya başladı.Hyunjin'de ona tebessüm ederek arkasından el salladı.Felix tam sokağa girecekken Hyunjine geri dönerek sokağın başından seslendi...

"BENİ MUTLAKA BUL HYUNNİEEEEEE!"

Hyunjin koşarak sokağa giren Felix'in arkasından -bu tatlılığına- gülüyordu...

***


Blood Red Lips - //HYUNLİX//Where stories live. Discover now