Gökçe deli gibi evin içinde volta atarken birden telefonu çaldı. İlk önce Mine olmadığını gördüğünde hayal kırıklığına uğradı, sonra Osman'ın bir yerden kardeşi hakkında bir haber aldığını düşünüp telefona cevap vermek için acele etti.
"Osman?" Gökçe telefona cevap verdi.
"Alo Gökçe? Bizim amca oğlu sizde mi yahu? Ulaşamıyorum sabahtan beri." Osman Emin'i sorar.
"Hayır bilmiyoruz. Sen babamla Mine'yi gördün mü peki?" Gökçe, Osman'ın sorusuna soru ile cevap verir.
"Yok hayır. Sabahtan beri Emin'e ulaşmaya çalışıyom bende. Ne oldu ki?" Osman endişelenmeye başlar.
"Çok uzun hikaye. Ama Emin de babamla olabilir. Başları belada olabilir Osman." Gökçe ağlamaya başlar.
"Gökçe, neler oluyor? Tamam sen sakin ol ben oraya geliyorum. Tamam mı?" Osman kapatır ve dolmuşu ile sevgilisinin yanına yola çıkar.
Osman kapattıktan sonra Gökçe ablasına döner, "Abla Emin de kayıp. Osman şimdi buraya geliyo."
"Kesin babamla." Feride endişelenir, "Osman geldiğimde Yaylaya falan mı gitsek, oraya da bakalım." Feride önerir.
"Ilk önce hava alanına gidelim. Eğer Mine'yi gerçekten Istanbul'a gönderiyorsa onları kaçırmamalıyız." Yıldız kızlarına söyler ve Kayınvalidesine döndü.
"Anne, sen yapma bari. Hadi ne olur nerde olduklarını söyle. Bak kızlar burda perişan oldular." Yıldız yalvarır ama Şeref bey karısının konuşmasına izin vermez.
"Hayır. Söylemeyecez. Oğlum görevini yerine getirecek. Aile için en iyisi neyse onu yapacak. Ben oğluma güvenirim. Yerini söylemem." Şeref bey yine aynı cümleleri kurmaya başlar.
Kızlar, büyükanne ve büyükbabalarını konuşturma umudunu yitirmişti. Tek umutları, Osman'ın yardımıyla çok geç olmadan kardeşlerini bulabilmeleriydi. Onun için tek umabilecekleri şey, şu anda Yayla'daki eski evlerinde olmasıydı, kız kardeşlerini bulana kadar vazgeçmeyeceklerdi.
----------------------------------------------------
Osman, Emin ve Emine'yi bulmaya yardıma geldikten sonra doğruca hava alanına gittiler. Onları orada bulamayınca, Osman'ın tavsiyesi ile Emin'in Ailesinin mezarına giderler. Emin'in orada olmadığını görünce Osman, Emin'in Kuzey abi ile olma ihtimaline daha çok inanmaya başlamıştı. Sonra ki istikametleri Yayla olmuştu. Oraya gittiler ve en büyük korkuları gerçekleşmeye başladı. Eski ev boştu. Babalarının kardeşlerini başka nereye götürebileceğini bilmiyorlardı.
"Belkide biz hava alanına gitmeden çoktan İstanbul'a uçmuşlardır?" Gökçe ikna etmeye çalıştı.
"Annemi arasak mı? Belki babam Mine'yi onun yanına götürüyordur." Feride tahmin etti.
"Eğer orda değilseler ama kadını boşuna endişelendireceksiniz şimdi." Osman söyler.
"Ya çıldıracam başka nerde olabilirler ki." Feride korkmaya başlar ve annesine döner, "Yıldız anne? Polise mi gitsek?"
"Yavrum gidemeyiz." Yıldız kızlarına söyledi, "Babanızın başını belaya sokarız, yapamayız."
"Ben elim kolum bağlı oturmaktan çok sıkıldım, Yıldız anne." Gökçe ağlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AILE SAADETI
FanfictionYıldız restorana çalışmaya geri döndüğünde, kızlarda okula dönünce, şirin ailemiz bakıcı tutmak zorunda kalıyor. Ailelerinin içine getirdikleri bu yeni ve yabancı insan ailemize yardım mı edecek, yoksa bu mutluluğuna yakında kavuşan ailenin saadetin...
