Bölüm 68

27 3 0
                                    


Yağmur sonrası havada oluşan o muazzam koku beni her zaman çok mutlu ediyordu. Bir tür terapi gibiydi.

"Benimle gelmek zorunda değildin." dedim yan profiline bakarak.

Maviliklerini bana çevirdiğinde ayın yansıttığı ışıkla gözleri daha hoş duruyordu.

"Saat çok geç oldu, Tombiş. Seni tek başına gönderemezdim." dedi gülümseyerek. "Unuttun mu? Beni endişelendirecek bir şey yapmayacağını söylemiştin. Bu da beni endişelendirirdi." dedi ciddi bir yüz ifadesiyle.

"Haklısın." dedim gizlemeye çalıştığım gülümsememle. "Beni koruyacak bir Sarışına ihtiyacım var." dediğim de ilk kez yüzünde bu kadar samimi bir gülümseme gördüm.

"Umarım her zaman Sarışına ihtiyacın olur, Tombiş." dedi yüzündeki buruk gülümseme eşliğinde.

"Peki her zaman Sarışın benim için burada olacak mı?" dedim merakla.

Saçma bir soru sormuşum gibi bana baktıktan sonra tereddütsüz bir şekilde cevap verdi. "Sen istediğin sürece Sarışın her zaman burada olacak." dedi içten bir şekilde gülümseyerek. "Sarışın sözü." diye ekleme yaptığında istemsizce güldüm.

"Bu sözün bana her zaman güven verdiğini biliyorsun." dedim ona takılarak.

"Sarışın her zaman güven verici." dedi göz kırparak.

Cevabına gülmeden edemedim.

"Teşekkür ederim." dedim aniden.

Bana anlamadığını belli edercesine baktığında gülümsedim. "Bugün yağmur yağarken beni bulduğun için. Her zaman Tombiş için burada olacağın için." dedim içten bir şekilde gülümseyerek. "Her zaman yanımda olduğun için teşekkürler, Sarışın."

"Bunun için teşekküre ihtiyacın olmadığını biliyorsun." dedi tam önümde durarak. Tek eliyle yanağımı kavradığında bakışlarım maviliklerini buldu. "Senin yanında olmak beni mutlu ediyor. Yanında olmama izin verdiğin için teşekkür etmesi gereken kişi benim." dedi en tatlı gülümsemesiyle.

"Ben de." dedim bakışlarımı üzerindeki tişörte çevirerek. "Senin yanında olmak beni de mutlu ediyor." dediğimde kulaklarıma kadar kızardığımı hissettim.

Gülüş sesini işittiğimde utanarak geriye doğru çekildim. Yanağımda ki elinin teması yok olmuştu.

"Ben artık gitsem iyi olacak." dedim bakışlarımı inatla ona çevirmeyerek.

"Binaya girene kadar seni izleyeceğim." dediğinde istemsizce gülümsedim. Fazla korumacı davrandığının farkında mıydı?

"Önce restoranda uğrayacağım." dedim bakışlarımı 10 metre kadar uzaktaki restorandımıza çevirerek.

"O zaman restoranda gidene kadar seni izleyeceğim." dediğinde bakışlarımı ona çevirdim.

"Buna gerek yok. Saat henüz çok geç değil." dedim şaşkınca.

"Tamam, kızma Tombiş. O halde görüşürüz." dedi gülümseyerek. Ardından geldiğimiz yola doğru yürümeye başladı.

Arka profiline bir süre baktım.

"Sevimli Sarışın." diye fısıldadım gülümseyerek. Ellerimi Aras'ın bana verdiği kot ceketin cebine koydum. Üzerimde onun kıyafetleri vardı. Ve kokusu tamamen benimle bütünleşmiş bir durumdaydı.

Restorandın önüne geldiğimde kapıya doğru uzandım. Ve o an fark ettiğim detayla hızlıca elimi kapı kulpundan çektim. Üzerimde erkek kıyafetleri vardı. Bunu nasıl açıklayacaktım? Geriye doğru adımlayarak uzaklaşmaya çalışırken birisine çarptığımı fark ederek durdum. Acaba bizimkilerden birisi miydi?

SARIŞINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin