Masal'ın Ağzından
Görkem'le arabada sessiz bir şekilde ilerliyorduk. Görkem telefonu eline aldı ve bir numarayı aradı.
-Alo. Sana güzel bir hediyem var. Yarım saate ................. caddesine gel, dedi ve kapattı.
Sanırım kimi aradığını anladım. Aradığı kişi Yiğit'ten başkası olamazdı. Kendi ellerimle ölüm fermanımı imzaladım resmen.
Kafamı kaldırıp göz ucuyla Görkem'e baktığımda suratında eğlenen bir ifade vardı. Araba durduğunda Görkem arabadan inmeden kapımı açtı ve kafasıyla git işareti yaptı. Arabadan inecekken
- Bende bu kadar hadi bakalım iyi eğlenin, dedi ve karşı kaldırımda bana bakan Yiğit'i gösterdi.
Onu görünce bir an eskiye döndüm. Neler yaşamıştık . Yavaş adımlarla arabadan indim ve Yiğit'e doğru yürümeye başladım. Şuan felaket korkuyorum. Ayaklarım geri geri gidiyor. Ben korku dolu bedenimle ölüme biraz daha yaklaşırken Görkem çoktan gitti. Karşıya geçmek hiç bu kadar uzun sürmemişti. Kafamı kaldırıp Yiğit'e baktığım da o da gözlerini arsızca vücudumda dolaştırıyordu.
Yanına geldiğimde nazik bir biçimde kapıyı açtı ve binmem için işaret yaptı.
Korksam da bunu Evren için yapmam gerek deyip arabaya bindim.
Ben biner binmez oda arabadaki yerini aldı ve hiç beklemeden arabayı çalıştırdı. Hızlı sürmesi bende daha çok korku uyandırırken oturduğum yere iyice sindim.
Konuşmamak aklımı kaçırmama neden olacak gibi hissediyorum. İkimizden de çıt çıkmıyor ve bu sinirlerimi iyice bozuyor. Kesin bana yapacağı işkenceleri düşünüyordur diye düşünürken araba durdu ve Yiğit arabadan inip kapımı açtı.
Bir an çıkmasam mı ki diye düşünsem de Yiğit'in beni zorla çıkarması düşüncesi aklımı başıma getirdi.
Yiğit'in yüzüne bakmadan arabadan indim. Geldiğimiz yere baktığımda 2 katlı sade ama şık görünen cinsten kocaman bir ev vardı. Yiğit önde ben arkada ilerlerken biz daha zile basmadan kapı açıldı. Yiğit kapıyı açan hizmetçiye:
-Evdeki bütün çalışanlar sende dahil olmak üzere yarına kadar izinlisiniz hemen çıkın, dedi ve beni kolumdan tutarak eve soktu.
İşte şimdi bittim ben. Görevlileri de gönderdi. Kim bilir bana ne yapacak. Acaba kaçsam mı ? Hazır kapı da açık . Of şuan ölmek istemiyorum , henüz daha 17 yaşındayım ve yaşayacak bir sürü anım olmalı. Tabi buradan sağ salim çıkabilirsem.
Kafamdaki düşüncelerden belime dolanan el ile ayrıldım.
Yiğit elini belime dolamış, kafasını omzuma gömmüş, kokumu içine çekiyordu.
Şuan kusmak istiyorum ya.
Kulağıma yaklaştı ve fısıltı ile:
-Sana dokunamamak, sarılamamak beni delirtiyosun. Seni çok özledim, dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARMAŞIK İLİŞKİLER
Teen Fiction-Benimle çıkacaksın yoksa o çok sevdiğin Görkem'in ölür . -Ya-yapamazsın . Sen bir insanı öldüremezsin . derken bunu yapabileceğini adım gibi biliyordum . -İstersen deneyelim . Mesela şuan gidip Görkem'i arabayla ezebilirim . Ne dersin , deneyelim...