10

1.1K 62 34
                                    

E: H-hayır.

Kaya hemen Ender'in yanına koştu. Ender tam düşecekken onu kucağına aldı. Bilinci kapanmıştı.
K: Ender!
Er: Anne, Kaya abi bir şey yap
K: Sakın ol, Yiğit kapıyı aç!

Yiğit donmuş gibiydi, evet çok kızgındı ona, ama böyle olmasını da istemezdi. Kapıyı açıp çıkışa koştu. Arabayı binanın önüne getirtti.

Y: Baba gelin
Kaya Ender'i yerleştirdikten sonra arabaya bindi. Erim'de öne oturmuştu. Hastaneye yola çıktılar.

Hastane.

Ender'i ameliyata almışlardı.

Kaya amelithanenin önünde volta atıyordu. Erim koltukta oturmuş iyi haber için dua ediyordu. Yiğit babasına yaklaştı.

Y: Baba ben böyle olsun istemedim.
K: Nasıl olmasını bekliyordun peki? Annen şuan senin yüzünden burada.

1 saat sonra.

Ameliyathaneden doktor çıktı.

K: Doktor bey Ender nasıl? İyimi?
D: Merak etmeyin şuan için iyi. Sizinle yalnız konuşalım.Buyurun odama geçelim.

Yigit'le Erim bir birine sarılmıştı.

Odaya geçtiler.

D: Eşinizin kanamasını şuan için durdurduk. İsteğimiz hamileliğin devam etmesi yönünde, ama eğer tekrar kanama yaşarsa bebeği sezeryenle almak zorunda kalıcaz.
K: Çok erken değil mi?
D: Evet erken doğum yapacak, kendisinin zaten erken doğum riski varmış, kanamada bunu iyice tetiklemiş.

Kaya çok korkuyordu onlara bir şey olacak diye.

K: Peki bebeğin yaşama olasılığı var mı?
D: Tabiki var. 7 ayı gecmiş doğumlar artık o kadarda riskli sayılmıyor. Tabi bebeğin durumuna bakılacak, eğer ciğerleri iyi gelişmemişse kuvöze mecbur alınacak.

Kaya'nın beyni durmuştu, o Ender'in 5,5 aylık hamile olduğunu biliyordu.

K: Bir dakika, Ender 7 aylık mı hamile?

Doktor kağıtlara bakarak cevap verdi.

D: Ender hanım şuan hamileliğin 29cu haftasında, bu nerdeyse 7,5 aylık ediyor hatta.

Kaya şok içinde idi. 7 ay önce onlar evli ve mutluydular. Kafasında her şey yerine oturuyordu. Bu bebek onundu, Ender onu aldatmamıştı. İçinde buruk bir sevinç oluşmuştu. Bir kızı olacağı için çok mutluydu, ama Ender'in bunu neden sakladığını anlayamıyordu. Odadan dışarı çıktığında çocuklar hemen yanına geldi. Şahika da gelmişti.

Y: Baba doktor ne dedi?
K: Anneniz şuan iyi ama bir şey olursa doğuma alıcaklar.

Kaya Şahika'nın kolundan tutup çocukların yanından uzaklaştırdı.

Ş: Abi ne oluyor? Ne yapıyorsun?

Kaya sinirle.
K: Sen ben İstanbul'a geldiğimde Ender 4 aylık hamile dedin.
Ş: Evet.

K: Şuan 5,5 aylık hamile olması gerekiyor değil mi?

Ş: Evet abi, ne oluyor ya?

K: Peki nasıl oluyorda 7,5 aylık hamile oluyor?

Ş: Ne? İnanamıyorum, bu kadın seni onca zamandır aldatıyormuydu yani.

K: Şahika! ne diyorsun sen? Ender beni aldatmadı, karnındaki bebekte benim. Bugünkü şovunuda anlamadım mı sanıyorsun? Bilerek getirdin Yigit'le Erimi değil mi. Sırf Ender'e acı çektirmek için başarılı da oldun bravo.

Konuşmaya devam ederken onları dinleyen iki kişiden habersizlerdi.
Yiğit herşeyi duymuş ve pişmanlık içini kaplamıştı. Ne kadar ağır sözler söylemişti annesine,oysaki o hiç birini hak etmemişti. Nasıl yüzüne bakıcaktı, annesi onu aff edecekmiydi bilmiyordu.

Ş: Abi saçmalama lütfen, o kadın seni kandırıyor.
K: Yeter! Git burdan.
Ş: Ama abi
K: Git dedim Şahika.( Sesini yükselterek söyledi)

Kaya geri döndüğünde Yigit'in gözlerindeki pişmanlığı görmüştü.

Kaya camdan yoğun bakım odasında yatan sevdiği kadına bakıyordu. Ameliyattan çıkalı 3 saat olmuştu ama daha uyanmamıştı. Ender'in durumunu kontrol eden hemşire dışarı çıkınca Kaya yanına gitti.

K: Hemşire hanım eşim ne zaman uyanır?
H: Verdiğimiz ilaçlar onu sabaha kadar uyutur beyefendi.
K: Peki yanına gire bilir miyim? Lütfen

Hemşire üzülmüştü adamın haline, belliki çok seviyordu karısını.

H: Sadece 5 dakika, buyurun hazırlayalım sizi.

Kaya sevinerek çok teşekkür etti.

Odaya girdiğinde hemen Ender'in yanına yaklaştı. Bir eliyle onun elini tuttu, diğeriyle saçlarını okşadı.

K: İyi olacaksın, kızımızda iyi olacak. Sizi bir daha asla yalnız bırakmıycam.

Hemşirenin odaya girmesiyle artık çıkmak zorunda olduğunu anladı. Ender'in yüzüne yakınlaşıp " Seni çok seviyorum" dedi ve alnına bir öpücük bıraktı.

Çocukları eve gönderip kendisi hastanede kalmıştı.

Sabah Ender'i normal odaya almıştılar. Kaya'da yanında sandalyede oturmuş gözlerini ondan ayırmıyordu. Tüm geceyi uyumamış, sadece bundan sonra ne olacak diye düşünüp durmuştu. Birden Ender'in elinin kıpırdadığını gördü, hemen yanına yaklaştı. Bir şeyler sayıkladığını duydu.

E: Bebeğim?
K: Ender

Ender gözlerini açtı. Hemen eliyle karnını yokladı.

E: Bebeğim iyi mi?
K: İyi merak etme.
E: Çok şükür.
K: Sen iyi misin bir yerin ağrıyor mu?

Ender'in olanları hatırlaması ile gözleri dolmuştu.

E: Bilmiyorum.
K: Ben doktoru çağırayım.

Doktorlar Ender'i kontrol etmiş ve 2 gün daha hastanede kalmasına karar vermiştiler.
Doktorlar çıktıktan sonra.

K: Daha iyi misin?
E: İyim, uykum var sadece.
K: Tabi uyu sen, ben burdayım.

Ender uyuduktan sonra Kaya Caner'i aramıştı. Ablasının durumunu öğrenince hemen geleceğini söylemişti.

Akşam olduğunda Ender için yemek getirmiştiler. Kaya Ender'i uyandırdı.
Yemeğini önüne koydu.

K: Yiye bilecekmisin? Yardım edeyim mi?
E: Yok yerim teşekkürler.

Kaya'nın içi içini yiyordu konuşmak istiyordu, ama yemeğini bitirmesini bekledi. Ender yemeğini bitirmiş otururken, Kaya karşısına geçip lafa girdi.

K: Bebeğin benden olduğunu neden söylemedin?

YENİDEN - EnKayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin