jake: heeseung ben şimdi biraz daha araştırma yaptım. sunghoon ile bir sürü fotoğrafları var. sen kutudaki fotoğrafları görmüştün değil mi?
heeseung derin iç çekmiş içindeki sıkıntıyla -kıskanan alfasıyla- jake'i onaylamıştı.
jake: sana birkaç fotoğrafı atıcam şimdi..
telefonundan gelen titremeyle beraber telefonunu hoparlöre almış mesajlara girmişti.
heeseung: jake..
jake: fotoğraflardaki bu mu hyung?
heeseung: evet o.
jake: sevgililermiş yani belki hala öyleler.
heeseung: hayır öyle bir şey olsa söylerdi öyle birisi değil.
jake: neyse hyung daha çok fotoğraflarını buldum dediğim gibi.. yakın temasta oldukları fotoğraflar da var.
heeseung: bana tüm fotoğrafları atar mısın?
jake: hyung-
heeseung: jake at dedim.
jake: tamam atıyorum birazdan.
heeseung sessiz kalmıştı. fotoğraflara bakıp dururken içinde kabaran duygulara anlam veremiyordu.
jake ise duyduğu seslerden heeseung'un aldığı derin nefesleri duyunca sıkıntı ile iç çekip konuşmuştu.
jake: hyung eğer hala beraber değillerse ya da beraber olsalarda adam bir psikopat farkındasın değil mi?
heeseung: evet farkındayım.
jake: umarım sunghoon hala sevmiyordur.
heeseung: hissediyorum jake kendisi değil ama omegası mühürlenmeden önce de bana aitti.
jake: biliyorsun her insan omegasıyla aynı yolda değil. kendisi seni sevmiyor olabilir.
heeseung: biliyorum ama omegasından çok farklı düşünmüyor..
jake: çok güvenme kaptırma kendini daha ona sormadan tamam mı?
heeseung: tamam merak etme. neyse benim kapatmam lazım akşamki davette görüşürüz.
jake: bozma moralini.
heeseung: merak etme bozmuyorum demiş telefona kapandığı an dolan sol gözünü silmiş burnunu çekmişti.
mutfağa geri döndüğünde yanakları dolu bir şekilde yemek yiyen omegasına bakarken gülümsemiş oda yemek yemeye dönmüştü.
___________
heeseung siyah takım elbise ile içine krem bir kazak giymişti. heeseung odasından çıkmış saatini takarken aynı anda çalışma odasından sunghoon çıkmıştı. ikisi de şaşırmış bir şekilde birbirine bakarken kurtları olması gerekenden de mutluydu.(sunghoon deri blazer siyah gömlek krem pantolon giyeceğini söylemişti geçen bölüm)
sunghoon: yine bir tesadüf?
heeseung: güzel bir tesadüf. çıkalım mı artık?
sunghoon: bir dakika telefonumu nereye koyduğumu hatırlıyor musun?
heeseung: en son mutfakta görmüştüm.
sunghoon: tamam diyip hızlıca mutfağa gitmiş geri çıktığında da gülümseyerek telefonunu sallamış artık çıkabiliriz demişti.
_________
sunghoon: ne kadar kalırız?heeseung: çok fazla insan var. annemler hepsiyle tanıştırmaya kalkışmazsa çok uzun sürmez.
sunghoon: dediğinin imkanı yok yani uzun süre kalacağız demek ki.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ᴡᴏʀᴋᴀʜᴏʟɪᴄ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓
Fanfiction"o sadece sinir bozucu işkolik alfanın teki." !omegaverse !fem sunghoon içerir