10

482 60 56
                                    

Dudaklarımın arasından kesik bir nefes sesi dökülürken inip kalkan göğsümle yutkundum.

Nera

Karşımda nefes nefese buraya gelerek önümdeki iki adama bakan ve sarı saçlarıyla birlikte ela gözleriyle duru bir güzelliğe sahip olan kadın yedi ilahın ikincisinin ruhasından başkası değildi.

Anılarım kısım kısım silik olsa da onu hatırlıyordum. Aslında hep ilahının yanında olurdu...

Reha'nın çenesinin kasıldığını hissederken ileri doğru bir adım atarak elinde bir kılıç beliren Yenal'a baktım.

"Nera, geride kalın."

Kadının kararsızlıkla ona bakarak kafa salladığını görürken bir anda Reha'nın hareketlenmesiyle bakışlarımı ona çıkardım.

"Burada bekle."

Mavileri kararlılıkla gözlerimde kalırken inatla dudaklarımı araladım.

"Ben iyiyi-"

"Biliyorum."

Beni yavaşça indirerek kollarını çekmeden önce gözlerime onu dinlememi istercesine ayırmadan bakarak devam etti. Anlaşamasakta şuan bu durumda olmamızla kaşlarım istemsizce çatılmıştı.

"Ama şuan burada kal, Milan."

2

Reha bana dikkatle sardığı, tenime değmemeye ve teması en aza indirmeye çalışarak doladığı kollarını yavaşça çekti.

"Ve kendini fazla kasıp, terliyorsun. Sana her dokunduğumda böylesin."

Çatık kaşlarla mırıldanarak konuşurken mavilerini mavilerimden ayırmadan devam etti.

"Dokunmuyorum Milan, o an mecburdum, sakin ol."

O sırada nefesimi de hareketlenerek kollarını çekmesiyle tuttuğumu farkederken arkasından ona baktım.

"Nera ona dikkat et!"

Nera bana bakarak ona kafa sallarken dudaklarımın arasından bir nefes vererek arkasından baktım.

"Uzaklaşalım."

Nera bana uzattığı eliyle bakarken gözlerim ellerinden ayrılarak yeniden o ikisine döndü.

"Sanki yanlış giden bir şeyler var."

Hislerim çok güçlü olmasa da tuhaf bir hisle etrafımı sararken Nera'nın bana bakarak çatılan kaşlarına aldırmadan etrafıma baktım. Gücüm eskisi kadar güçlü olmadığından ya hissedemiyordum ya da anlam veremiyordum.

"Neden hissetmediler?"

Fısıldamamla sesim kulaklarımı doldururken gözlerim yeniden sarsılan yerle birlikte artan çığlıklar ve gürültüler eşliğinde ikisine döndü.

"Günâhkar kullar tanrının lanetine uğrar. Tanrılarsa sadece cezalandırılır..."

İkisi de alt seviye birkaç laneti kolaylıkla tek seferde yok ederken gözlerim etrafta dolandı.

"Yedinci ilah onu kızdırdı. O da cezalı tanrılardandı. Rays kızgınlığını cezalandırdıklarının hepsine bir şeytan musallat ederek çıkarmış olmalı."

Nera açıklama yaparcasına kendi kendine konuşurken duraksadı.

"Ama hissetmemeleri imkânsız. Bu lanet enerjisi uzaktan bile rahatlıkla farkedilir..."

Bakışlarının bana döndüğünü hissederken yutkundum. Çatılan kaşlarıyla merakla bana bakarken kim olduğumu sorguladığına emindim.

Yer tekrar sarılıp bir yarık açılırken çoğalıp tomurcuklanan lanetlerle dişlerimi sıkarak baktım.

DKT- Dokuz Kuyruklu TilkiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin