Dead Lover || BajiFuyu

2

"galiba Kazutora haklı"

*

Matsuno mezarın hemen önüne oturdu ve elindeki yakisobayı mezar taşının önüne koydu.
"ben kendi kısmımı yedim, hani bir ara tekrar yiyelim demiştin, eskiden olduğu gibi paylaşmak istemiştin bende kendi hakkımı yedim ve senin hakkını bıraktım. " Matsuno'nın gözleri dolmuştu, hemen elinin tersiyle göz yaşları hücum etmeden sildi ve yüzüne sahte bir gülümseme yerleştirdi.

"herkes çok iyi merak etme, ilk günlerde herkes çok üzgün ve durgundu, galiba durumu kabullendiler ama içten içe üzülüyorlar." derin bir nefes aldı ve nefesi geri verdi "Mikey kendini suçluyor, eğer Kisaki'nin nasıl bir bok olduğunu anlasaydım şuan yaşıyor olabilirdi diyor sanırım en çok etkilenen o."

Ceketinin kapşonunu açtı ve saçlarını karıştırdı "keşke seni sevdiğimi daha önceden söyleyebilseydim, en azından pişman olmazdım." elini mezar taşında gezdirdi. Özlüyordu hemde baya özlüyordu. Bazen rüyalarına girmesi için uyumadan önce full onu düşünüyordu, ama hiç bir işe yaramıyordu o anı görmek dışında ve bu Matsuno'yu çok üzüyordu.

"herkes iyi ama ben hiç iyi değilim sensizlik ölümden beter Baji-san lütfen geri gel" gözleri dolu dolu olmuştu Matsuno'nun. "dayanamıyorum, hergün rüyamda o görüntüyü görmek çok acı veriyor eğer.."

Chifuyu'nun göz yaşları onun sözünü dinlemiyordu artık, dudaklarından küçük boğuk bir hıçkırık çıktı "eğer daha erken gelebilseydim belki engel olabilirdim. Kendime lanet ediyorum berbat biriyim." elinin tersiyle göz yaşlarını siliyordu.

"hayır, berbat biri değilsin Chifuyu kendine haksızlık ediyorsun" Matsuno arkasında duyduğu sesle sesin sahibine baktı. Kazutora çokmüş bir şekilde arkasında duruyordu, yavaşça mezara yaklaştı ve dua etti.

"herkes Keisuke'nin sana verdiği değerin ne kadar büyük olduğunu biliyor, ama yanına zamanında gitsen bile onu durduramazdın." Matsuno sesizce mezar taşını inceliyordu, omzunda hissettiği elle Kazutoraya döndü. Kazutora'nın yüzünde belli belirsiz bir gülümseme vardı.

"ona söz verdim emin ol seni böyle görmek istemezdi." Kazutora bakışlarını gökyüzüne çevirdi, Chifuyu ise sesizce onu izliyordu. "arkasından yas tutma, bu onu üzüyor eğer gece rüyana girip seni bir güzel pataklamasını istemiyorsan, buraya gelince iyi şeylerden bahsetmelisin." Kazutora son kez mezara baktı ardından hiç bir şey demeden oradan ayrıldı, Matsuno ise sesizce gidişini izledi

"bunları anlatmaya devam edersem rüyama girer misin, o an yerine huzurlu ve mutlu olan seni görebilir miyim?" küçük bir kahkaha attı "galiba kazutora haklı bu yaptığım seni üzmek ve kendime işkence etmek dışında hiç bir boka yaramıyor" ellerini saçlarının arasına soktu ve geriye doğru taradı "peki bundan sonra iyi şeyler anlatıcam ki büyük ihtimalle zaten izliyorsundur"

Kolundaki saate baktı ve somurttu "geç olmuş daha markete uğrayacağım gitsem iyi olur yarın gelirmiyim bilmiyorum müsait olduğum her zaman gelmeye çalışacağım, şimdilik görüşürüz" son kez mezara baktı ve oradan ayrıldı dediği gibi markete girmesi lazımdı, ama en yakın market bile 4 sokak ötedeydi

Oflaya oflaya en yakın markete doğru yürüdü. Bu sokaklarda Baji ile bir sürü anıları vardı, mesela şuan geçtiği sokakta Mitsuyadan kaçmaya çalıştıklarını hatırladı o gün her zaman yaptıkları gibi Mitsuya'yı sinir etmişlerdi, Mitsuya ise onları kovalamaya başlamıştı falan filan böyle bir sürü komik anıları vardı. Artık ondan geriye sadece anılar kalmıştı, Matsuno bu anıları unutmamak için elinden gelen her şeyi yapıyordu. Keisuke'yi o kadar seviyordu ki bu sevgi kelimeler ile anlatılamazdı, Baji bunun farkına varmadan Chifuyu'yu bırakıp gitmişti. Bu sevginin farkına varsaydı herşey farklı olur muydu, orası ise merak ettiği bir soruydu.

>Selam yeni bölümle geldim. Açıkçası sonları pek içime sinmedi, ama idare eder gibi. Ve ayrıca Sasunaru ve Sakuhina yazmaya başladım ilk hangisini yayınlarım bilmiyorum ama yayınladığımda burda paylaşırım. Oylamayı unutmayın lütfen seviliyorsunuz <3