21.

13.5K 872 149
                                    

Niyetimiz çalıp çırpma değil, kırıp dökmek değil, sadece vote istemeye geldimm

Sizi seviom muah

******

Kayra

Otobüsde tek boş yer malum kişinin yeri olsada moralim bozulmuştu. Erken gelip her zaman oturduğum orta yerdeki koltuk ile cam kenarını kapacak olsamda Anıl Teğmen yüzünden bu dileğim gerçekleşmemişti.

Vural erkenden ortalıktan kaybolunca imzalanması gereken belgeler bana kalmış ve gider ayak bütün işleri ben halletmiştim.

Yaman Efe'nin zevkten dört köşe olduğunu biliyordum çünkü dizilerdeki gibi bana bakıp bakıp - Şeytani gülümseyerek bakış yapıp- ellerini ovuşturup duruyordu.

Yaptığı bütün hareketleri sineye çeksem de benimde bir sabrım vardı ve o sabrı çok iyi suistimal etmeyi başarıyordu.

"Komutanım buraya gelebilirsiniz." Yaman şeytani gülümsemesini bozmadan konuştuğu zaman bir şey demeden yanına temkinli bir biçimde oturmuştum.

Yaman Efe'ye bacağımı kurtarsam kolumu kaptırıyordum ve bu çok sinir bozucu bir olaydı. Çocuk resmen benim bütün kanımın çekilmesini sağlıyordu.

-Yaman kendine gel almayayım ayağımın altına.

Emniyet kemerimi takarken sesiminin sinirli çıkmasını umursamamıştım. Beyefendiyi yeterince tepeme çıkarmıştım ve bu işe cidden bir son vermem gerekiyordu.

Ben bunun önünü alamazsam daha sonra hiç alamazdım o yüzden bazı şeyler çirkin olsada yapmak zorundaydım.

Birini sevmesi - bu kişi erkek olsa bile- sevmesi beni ilgilendirmiyordu ya da sevgilisi varken başka birine ilgi duyması da beni bağlayan bir olay değildi. Herkesin kendi hayatıydı ve insan yaptıklarının sorumluluğunu alabilecek kapasiteye sahipti ama Yaman Efe'nin bir beyni olduğunu sanmıyordum.

Adam bana yürüyordu a.ına koyayım.

- Ayağının altını bilemem de direkt altına alabilirsin?

Yaman, sıcak nefesini yüzüme doğru üfleyip konuştuğu sırada sabır çekmek için gözlerimi kapatmıştım.

Onu dövmemek için kendimi çok fena sıkıyordum ama bunun sonu iyi bitmeyecekti.

Askeriyede bu olay duyulursa benim işim biterdi, yanımdaki oturan salağında askerliği yanardı ve biz ömür
boyu bir s.ke yaramazdık.

Yaman'ı kendimden uzaklaştırmak için türlü türlü cezalar versemde o bundan daha çok zevk alacak gibi bir tipi vardı ve bu olayda tükenen kişi ben olacaktım.

"Ne istiyorsun Yaman?" kafamı ona çevirip sessiz bir biçimde sorduğum soru ile Yaman'ın gözleri parlamıştı.

Ben ondan kaçtıkça onun beni elde etme çabası daha çok kendini gösterecekti ve bizm beyin yapımız 'Kaçan kovalanır' mantığı ile çalıştığı için onun daha çok bana yapışmasını sağlayacaktım ve ben bunu istemiyordum.

Eğer onun dediği şeyi - çok fazla uçuk olmadığı takdirde- yaparsam ve ona Rüya gibi çok fazla ilgi verirsem benden kısa bir süre sonra bıkacak ve adım adım kaçmaya başlayacaktı.

Yaman'ın göz bebekleri dakikalar geçtikçe koyulaşmaya başladığı zaman dediğim şeyi bir güzel sorgulamıştım.

"Komutanım~" Yaman cilveli bir şekilde konuştuğu zaman fark ettiğim sesinin tınısı ile yutkunmuştum.

Sanırım yanlış bir yola girmiştim ve buradan çıkmak zor olacaktı...

××××××××

Hamza

Vural beni zorla yanına oturttuğu zaman ona karşı çıkamamıştım çünkü servis aşırı derecede doluydu ve milleti daha fazla kendimden nefret ettirmek istemiyordum.

Vural ile yakın olmak için o kadar ceza almıştım ki askeriyede adım çıkmıştı ve bu yüzden herkes benden saçma sapan bir şekilde uzak duruyordu.

Askeriyede bu yüzden arkadaşım yoktu ve bir Allahın kulu da benimle asla konuşmuyordu. Bundan pek şikayetim yoktu ve şurada askerliğimin bitmesine az bir zaman kalmıştı.

Herkesin askerlik ile güzel anıları olurdu ama benim ne yazık ki öyle değildi. Benim askerlik anılarım ise kan, ter, gözyaşından ibaretti. Ah birde cezalar ile doluydu.

Hayır bunlardan şikayetim yoktu. Eğer şikayetim olsaydı başta Vural'a yaklaşmazdım ve o cezaları almazdım. Hepsinin bende özel bir yeri vardı ve arkadaşımın olup olmaması beni zerre ilgilendirmiyordu.

Evet arkadaşlar enayinin önde gideniydim. ⁽⁽ଘ( ˊᵕˋ )ଓ⁾⁾

Yola çıkalı yarım saat olmasına rağmen arabadaki herkes uyumuştu ve yanımdaki kas yığını da uyukluyordu.

Öyle güzel uyuyordu ki...

Kafamı sağa yatırıp Vural'ın yüzünü incelediğim zaman kalbimin ritmi değişmeye başlıyordu ve ben onu sevmekten vaz geçemiyordum.

Bacağında duran ellerine bakıp gülümsedim. Ellerimi, ellerine koyup tuttuğum zaman Vural kafasını bana doğru çevirip tam olarak kedi gibi omzuma koymuştu.

"Seni seviyorum." Vural konuşup kafasını sürttüğü zaman tüylerim diken diken olmuştu.

Sanırım beyaz ışığı görmüştüm...

Yengen Kızar / bxb ✅✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin