15

593 48 183
                                    

bir bebişi üzdüm gibi oldu onun için kalkıp yb yazdım SONUNDAAA (bu saatlerde kalkıyorum evet)
birde bu bölümün bir kısmı ilk bölümün detaylı hali gibi oldu yazamadığım minik kaos bölümüne hooooğş geeeeellll diii niiiiiz
__________
sunghoon baş ağrısıyla uyandığında belindeki baskıyla kafasını yana döndürmüştü.

heeseung'u görmesiyle hiçbir şey yapmadan onu izlemişti. çok özlemişti kendisini, alfasını, kokusunu hatta varlığını bile.

sonuçta kendisini takip eden kişileri çok ciddiye almamıştı. en fazla ne olabilirdi şu an dizide olmadıklarına göre.

ama asıl bu kadar rahat olmasının nedeni heeseung'un yanında olmasından başka bir şey değildi. heeseung'un varlığı kendini güvende hissettiren tek etken olduğunu da anlamıştı.

bir süre daha karşısındaki alfayı inceledikten sonra elleri saçlarına gitmişti. yumuşak olan saçlarını okşarken omegası alfasını daha iyi hissetmek için mührüne dokunması konusunda kendini zorluyordu.

mührüne giden elleri orayı biraz okşadıktan sonra heeseung minik olsa da etkisinin minik olmadığı bu dokunuşla uyanmıştı. hala uyumak isteyen tarafı ağır basmış. omegasını biraz daha kendisine çekmiş ve uyumaya devam etmişti.

sunghoon ise sarılmasına sesini çıkarmamış kendi içinde iyi geleceğini bildiği için göğsüne yatmıştı ardından uyuyakalmıştı.
__________
(bir hafta sonra)

sunghoon: yok açmıyor telefonunu hala diyorum size niye zorluyorsunuz?

jake: ya sunghoon haklı sakin olur musunuz diyorum artık?

sunhee: jake, teyzecim ne sakini şaka mı yapıyorsun?

jake: bakın bana iyiyim yazdı. bay choi'den de rica ettim onu kontrol edip eksiklerini götürüyor zaten.

taejoon: neden başına buyruk davranıyor böyle?

sunghoon: bana sormayın artık. farkında değil misiniz sizden kötüyüm şu an? ve ne olduğunu da bilmiyorum bizim aramız fazlasıyla kötü. jake'e cevap vermiş ona sorun, diye tek nefeste konuşmuştum.

hepsi bana şaşkınlıkla bakarken bir tek jake sakindi. her şeyini ona anlattığına göre bilmesi gayet doğaldı tabii.. biz kimdik ki?

hyeji: nasıl yani?

sungjoong: biz niye bilmiyoruz bunu hoon?

sunhee: biriniz bizden saklar diğeriniz saklamak için haftalarca işini bırakıp gider biz sizin neyiniz oluyoruz?

taejoon: tamam sunghoon'u dinlemeden ve heeseung yokken her şeyi sadece onun üstüne gitmeyelim.

jake: işte eniştem benim ya-ne var kötü kötü bakmayın ben de nasıl olduğunu biliyorum sadece..

sunghoon: artık ne olduğunu heeseung'dan öğrenirsiniz bay lee ve bayan lee. ben burada zaten heeseung burada olsa da eve gelmediği için mutsuz olacağıma kendi evimde kalmak istiyorum.

hyeji: ne demek o?

sunghoon: taşınıyorum demek anne. siz eve gelmeden önce eşyalarımı topluyordum.

sunhee: canım önce bir düşünseydin hatta düşünseydiniz.

sunghoon: ben uzun süredir düşünüyorum zaten. özür dilerim bunu size yaşattığım için ama ben devam edemiyorum. eğer ortaklık konusunda-

taejoon: sunghoon kinizin de haklı ya da haksız olduğunu düşünmüyorum. senin gibi anlayışlı birinin bu hale gelmeni ya da işkolik olan oğlumun işleri bırakıp gitmesini sağlayacak ne oldu bilmiyorum ama aranızda halledebileceğinize inanıyorum. sonuçta siz mühürlüsünüz. kurtlarınız bağlılar. bir şey yapmak gereksiz olur. ki böyle olmasa da seni oğlum kadar seviyorum sevmesem evlenmenizi ister miydim? bu konuları düşünme, lütfen.

ᴡᴏʀᴋᴀʜᴏʟɪᴄ-ʜᴇᴇʜᴏᴏɴ ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin