Merhabaaaaaa...
Ben imoş yani fic yazarken kullandığım lakap bu aslına bakarsanız bu yazmaya çalıştığım 2. Fic bir tane de yoonmin var onuda sayfamdan bulabilirsiniz.Öncekile bir kaç açıklama yapmak istiyorumm.
Bu ficte aklımda kurguladığım bir kaç şey var ama bunlar değişebilir
Yinede değişme ihtimali varsa bile böyle bir uyarı yapmak istiyorumBu fic jikook fikidir
Jikook a tepki li veya ship ayıran biriyseniz lütfen okumayın
Nefret ve söylemler olabilir
Psikolojik manipülasyon kelimeleri olabilir ficimde artık ne kdr ilerlerse
Cinsel içerik veya +18 kelimeler olabilir buna katlanamayacaginiz i düşünüyorsanız okumamanızı tercih ederim evet şuan sadece 1 bölüm ama bölümleri olabildiğince hızlı atmaya çalışacağım taslağında yazdığım bölümler varUmarım begenirsinz lutfen bölümü oylamayı unutmayınn olur mu sizi seviyorum.
Şimdiden hosgeldinizzz ....
*_*
Her insanın bir yıkılış dönemi vardır.
Ama ben sanki kendimi bildim bileli yıkıktım. Yada kırıktım.
Kandırılmıştım oyuna gelmiştim ve bunu kimseye inandiramamistim bendeki değeri paha biçilmez olan insanlara kendimi inandiramamistim
En çokta o inanmamıştı.
Konuşamıyordum. Dökemiyordum artık içimi kimseye bazen Yoongi ile şarkı hakkında çalışırken konuşuyorduk bazı şeyler hakkında.
O da eski yurdumuzda Yoongi ile oda arkadaşı olduğum içindi galiba onun yanında rahat hissediyordum kendimi.
Bir de Hoseok hyung vardı oda çok çabalıyordu benim için ne kadar artık içime kapanık olsamda sessizliği paylaşıyordu benimle. Diğerleri ise farkında değillerdi sanki benim bu halimden.
Ayrı evlere dağıldığımızdan beri grup etkinlikleri veya bazı şeyler hariç çok sık bir araya gelmezdik . Ya programlarımız uymazdı. Yada yorgun olduğumuz için bulusucak vakit bulamazdık.Ne zamandır böyleydik, böyleydikm bilmiyorum aslında Army ile olduğumuz zamanlar hariç önemli değil di artık benim için vakit.
Ya da bilmiyorum ortalama 2 yıldır dipteydim galiba Junkook'un bana inanmadığı geceden beri beni değil Taehyung' u sevdiği günden beri yada Taehyung'un Junkook'u deli gibi sevdiğimi bildiği halde sevgili olduklarını söylediği günden beri..Konuşamıyordum işte gücüm yetmiyordu tekrar kırılıcam diye tekrar beni oyuna getirecekler diye o kadar korkuyordum ki bırakın konuşmayı insanlara karşı tek bir adım bile atamıyordum. Kimsede anlamıyordu zaten, ya anlamamazlıktan geliyorlardı ya da ben artık çok iyi rol yapıyordum. O sahneye çıktığımda Army ile beraber olduğumda rahat hissediyordum sadece bazı Armyler de anlıyordu beni işte o an dünyalar kadar mutlu oluyordum beni anlamaya çalışan birileri olduğu için.
Aslına bakarsanız ben böyle biri değildim beni dönüştürmeye zorlandıkları insan buydu.."Jimin-shii film güzel mi baya daldın izliyorsun ." diyerek yanıma oturan Hoseok hyung ile oturduğum yerde sıçradım.
"Ah! Hyung korkuttun beni sen ne zaman geldin." Dedim elimi kalbime götürürken
Evimin bir anahtarı da onda olduğu için kendi evi gibi takılıyordu. Son zamanlarda sık sık yanıma geliyordu Yoongi ile beraber. Yardımcı da oluyorlardı toparlamaya calışıyorlardı beni.
Onlar ben toparlanıyorum sanıyordu ama ben hala aynıydım."Oldu bir 10 dakika seslenmiştim sana filme baya dalmıştın Yoongi hyung da gelicek ramen yapıyorum bize mutfağı bıraktığım gibi gördüm hiç mi yemek yemiyor musun oğlum sen??!" Dedi azarlar bir tonda
Ona gerçekten cok mahcuptum ve onu daha fazla üzmek istemiyordum bu ruh halimden çıkmayı inanın bende cok istiyordum ama sürekli karşımda "eskiden sevdiğim" beni terk eden adamla ruh eşim dediğim adamın birbirlerine olan hareketlerini görüyordum ve inanın bu o kadar onur kırıcı bir şey ki yerle bir ediyordu beni her açıdan dibe çekiyordu psikolejik açıdan da dipteydim aslına bakarsanız her anlamda dipteydim bu yüzden Hoseok a " Evet yemek yemiyorum sadece su içiyorum" demek yerine "Hava almak icin dışarı çıktım bugün o zaman yemek yedim ." dedim.Yalan söylemekten nefret eden ben ne zaman bu kadar yalan söyler olmuştum bilmiyorum ama mecburdum Hoseok hyungu üzmek istemiyordum.
İlk önce bana bir süre baktı sonra
"Pekiii. Yoongi hyung da gelir şimdi yapıyorum ramenleri hep beraber yiyoruz." Deyip kalktı ve mutfağa ilerledi bu onun dilinde sana söz hakkı yok istesende istemesende yiyeceksin demekti.Bir süre koltukta oturup kafamdaki düsünceleri atmak için televizyondaki filme odaklanmaya çalıştım Kapının sesiyle ayağa kalktım. Yoongi gelmişti galiba, aslında kapının şifresini biliyordu direk girebilirdi ama belli ki yine unutmuştu şifreyi 3 defadır söylememe rağmen unutuyordu. Ve ona yaşlandığını söylediğimde de çok komik oluyordu beni 'gerçekten' güldürebilen nadir insanlardan biriydi Yoongi hyung
Bundan dolayıda ona minnettardım..Bunu düşünerek gülerek kapıyı birden "Yoongi-" diye açtım ama karşımdaki kişilerin Yoongi hyunga benzer hiç bir yani yoktu.
Çünkü o gelmemiştiTaehyung ve Junkook gelmişti.
Okudugunuz için teşekkür ederimmm lütfen oy atmayı unutmayinn
Sizi seviyorum
Hoscakalinn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BETRAYAL
FanfictionBen Jimin 7 kişilik gruptuk, bangtandık biz hep beraberdik birimize bir şey olsa dünyayı yakardık Yada ben öyle sanıyordum çıkış yaptığımız günden beri Junkook u seviyordum ve o bunun farkındaydı sürekli beraberdik ve hayranlarimizdan gizli olar...