"seni seviyorum"
*
Chifuyu ceketini üstüne geçirdi ve hızla ayakkabısını giydi evin anahtarını cebine attı ve evden çıktı. Hızlı adımlarla mezarlığa doğru yürümeye başladı. Bu gün Baji'nin doğum günüydü, Chifuyu o yüzden çok mutluydu hızla sevdiğinin yanına gitmek istiyordu. Ayrıca artık Baji'nin ölümünü atlatmıştı, en azından kendini suçlamıyordu. Mezarlığa girerken yüzünde aptal bir gülümseme vardı. Baji ona diğer doğum günlerinde her doğum gününü onunla geçirmek istediğini söylemişti, Chifuyu bunu duyunca çok sevinmişti içindeki umut gün geçtikçe büyüyordu. Ama artık büyümesine imkan yoktu moralini bozmadan hızla Baji'nin mezarının önüne geldi ve dua etti.
"bir kaç gündür gelememiştim üzgünüm, işlerim vardı" mezarın tam önüne oturdu, gelemediği günlerde yaptığı iyi şeyleri kafasında toparlamaya çalışıyordu, ama pek iyi şeyler yapmamışlardı, ne anlatması gerektiği konusunda kafası karışmıştı, bu düşünceleri bir kenara attı ve gülümsemeye devam etti."doğum günün kutlu olsun. İyi ki hayatıma girmişsin Baji-san, sayende gülmeyi öğrendim, gerçi şuan pek gülmek istediğim söylenemez. Ama olsun saol umarım gittiğin yer de mutlusundur" gülümseme iyice yüzüne yayıldı. Baji'nin Chifuyu'da en sevdiği şey gülünce kısılan gözleriydi. Bu yüzden Chifuyu gülümsemeyi çok severdi.
"dün rüyamda seni gördüm, beni bir güzel dövüyordun, kavgalarda dikkat etmediğimi ve bu yüzden dayak yediğimi, eskisi gibi olmam gerektiğini söylüyordun. Bu aralar dikkatim çok çabuk dağılıyor Baji-san üzgünüm." moralini bozmaması gerektiğini biliyordu, o yüzden diğerlerinden bahsedecekti." Takemichy kara ejderlerin 11. Kuşak lideri oldu inanabiliyor musun, açıkçası ben hala şoktayım"
Kimse Takemichi'nin bu kadar yükseleceğini tahmin etmiyordu İnupi'nin isteği üzerine Takemichi kara ejderlerin 11. Kuşak lideri olmuştu, ama bir süre sonra herkes bunu kabullenmişti ve konuşulmamaya başlamıştı. Kimse de dert etmiyordu. Chifuyu günlük rutinini tekrardan uygulamaya çalışıyordu artık. Sabah uyanıp kahvaltısını yapıyor eğer toplantı olursa toplantıya katılıyor, sonra ise mezarlığa geliyor ve uzun bir süre de orda kalıyordu. Önemli bir konu olmadıkça da mezardan erken ayrılmıyordu. Elinde olsa tüm gününü orda sevdiğinin başında geçirirdi, asla onu yalnız bırakmak istemiyordu. Hayatı boyunca asla zor zamanlarında yanında olamadığı için kendine lanet ediyordu, ama iş işten geçmişti geçmişte yaptığı hatalar yüzünden geleceğini görmezden gelemezdi.
"dün herkesle konuşmuştuk onlarda boş oldukları zamanlarda geliceklerdi, hepimiz özlüyoruz seni Baji-san." yüzündeki o aptal gülümseme hiç bir şekilde silinmiyordu "dediğim gibi doğum günün tekrardan kutlu olsun keşke birlikte kutlayabilseydik ne güzel olurdu, ilk başta biraz gezerdik, sonra istediğin şeyleri yapardık, en son ise pastanı keserdik ve ayrıca sevdiğin her hangi bir şarkıcının konseri ne denk gelseydik konsere giderdik." kurduğu hayallerin yarattığı etki ile sarhoş gibi olmuştu gerçekten bunlar yapmak istediği şeylerdi
"belki biraz geç kaldım" biraz duraksadı ve kelimeleri en sade haliyle kafasında toparladı
"seni seviyorum Baji-san herşey için teşekkür ederim"
>selam, bu bölüm diğer bölüme göre biraz daha kısa oldu. Ama güzel gibi en azından ben beğendim her neyse umarım hoşunuza giden bir bölüm olmuştur
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dead Lover || BajiFuyu
FanfictionÖlmüş bir çocuk ve henüz ona açılamayan bir aşık // bajifuyu // b×b ||