Önceki bölümler Özet
Asaf seme Akif uke. Akif bakkala çırak olmuştu. Asaf marangoz. Akif'in annesi ilişkilerini kabullendi. Bakkala girip çıkan bir kadın vardı. Ve bolca smut ...Devam..
"Tamam Asaf sakin ol."
Asaf Akif'in bakkalda düştüğünü duyar duymaz aksaya aksaya koşup yetişmişti yanına. Akif'e bir şey olsa kimse derdinden bile anlamazdı. Kim bilsin ki hamile olduğunu. Hala ilk düşüğünü unutamıyordu. Bu bebeğede bir şey olacak diye içi içini yiyordu.
"Nasıl düştün. Niye kalkamıyorsun. Dur! Sakın hareket etme."
Akif kuyruk sokumuna giren ağrıyla inleyince Asaf'ın kanı buz kesti.
" Akif, kasıkların ağrıyor mu?"
Sesi dehşete düşmüş olmasına rağmen kısık sesle çıkmıştı. Akif korka korka kafasını salladığında donup kaldı. O zamanda böyle demişti. Kasıklarım ağrıyor beni doktora götür demişti.
Onu kucağına almak istedi ama elleri zangır zangır titriyordu. Bu seferki önceki gibi değildi. O zaman neyin ne olduğunun farkında değildi şimdiyse bebeklerinin gittiğini ve eşini zehirleyeceğini düşünüyordu.
" Asaf sadece yavaşca kaldırıp koluma gir muhtardan araç alıp doktora gidelim. Hadi aslanım. Nolur kendine gel."
Akif güçlü kalmaya çalışıp Asaf'ı kendine getirmeye çalışırken gözünden damlayan yaşa hakim olamadı. Bebeğini de Asaf'ı da kaybetmek istemiyırdu.
Keşke o koliyi kaldırmaya çalışmasaydı. Bakkala üç yaşlarında bir çocuk çikolata araklamaya gelmese öylece kalakalmış vaziyette kim bilir ne kadar bekleyecekti. Her doğrulmak istediğinde ağrı saplanıyordu kuyruk sokumuna.
"Yetiştireceğim sizi."
Kucağına almak istiyordu ama hiç feri kalmamıştı korkudan. Kaş yapayım derken göz çıkarıp Akif'i düşürürse diye dehşetten dehşete sürüklenip duruyordu.
"Birini çağırayım taşısın."
Akif kolundan tutup durdurdu onu.
" Kimse yoktur burada. Tut kolumdan yavaşca kaldır."
Akif kendini toparlamaya çalışıyordu ama o da korkuyordu.
" Tamam korkma yavrum halledeceğim."
Akif kapıda beliren bir gölge gördü. İkiliyi öyle gören kadın yazmasını ağzına kapatıp içeriye girmeden kapı ağzında durdu.
" Hayırdır bir şey mi oldu?"
"Düştüm."
" E kalk."
Akif acısına rağmen göz devirdi.
" Kalkamıyorum."
" Bu yaşta fıtık mı oldun bir de?"
Akif de Asaf'ta tövbe çekti. Felaket tellalı mıydı bu kadın?
" Bacım birine desende muhtara gitse arabayı getirse. Hastaneye gidelim."
" Şuncacık şey için hastaneye mi gideceksiniz bir de. Peki madem bekleyin siz."
Gıcık kadın imalı imalı Akif'i sımsıkı tutan Asaf'ın ellerine bakınca Akif irkildi. Kocası ellerini yanaklarına yerleştirip okşayacakken kafasını geri çekti. Kadının bakışları korkutmuştu Akif'i. Ya anladıysa diye ürkmüştü.
" Çok acıyor biliyorum, kurban olurum ben sana. "
Elini Akif'in kuyruk sokumuna elini değdirdi.
" Böyle acıyor mu?"
Akif kafasını olumsuz anlamda salladı. Asaf biraz daha bastırdığında inledi.
" Ovayım mı biraz. Ne yapayım cananım. He yapsın Asaf."
Koca adam hüngür hüngür ağlayacaktı neredeyse. Dili kopsaydı da çalış demeseydi. Onu kırmamak için onay vermişti ama çok dikkatsiz davrandığını şimdi anlıyordu. Akif yumuşak karnıydı ve bu gözlerini kör ediyordu bazen. Onun iyiliği için hayır diyebilmeliydi.
Ama olan olmuştu artık.
Dükkanın önünde araba sesi duyduğunda muhtarla birlikte yavaşca kaldırdılar Akif'i. İkiside bir tarafından destek olup arabaya bindirdiler.
Muhtar nasıl oldu tarzı sorular sorarken hastane yolunu bitirmişlerdi. Akif'le Asaf'a yol asırlar gibi gelmişti. Çocuklarını kaybettiler mi kaybetmediler mi diye düşünmekten içleri içlerini yemişti.
Kendi doktorları müsait olduğu için hemen almışlardı onu içeriye.
" Neren ağrıyor Akif?"
" Kuyruk sokumum ve kazıklarım. Koliyi taşırken ayağım kayıp yere düştüm. Bir daha da kalkamadım."
Kalçasıda ağrıyordu ama bu önemli değildi sanırım.
Doktor bakışlarını Asaf'a çevirdi. Çok ilgili bir baba adayı olduğunu biliyordu, nasıl oldu da eşinin böyle bir dikkatsizlik yapmasına müsade edebilmişti.
Ultrasonla karnına bakmaya başladığında doktorun bir düğmeye basmasıyla etrafı kalp atışları kapladı.
İkisi de birbirine bakıp ellerini kalplerine koydular.
" Bu duyduğunuz bebeğinizin kalp sesi."
Akif ve Asaf'ın elleri birbirinden bir saniye bile ayrılmazken gözlerini monitöre diktiler. Kalpleri dört nala atıyordu.
Doktor Akif'in karnını temizleyip sesi kestiğinde bile hipnozdan çıkamamışlardı.
Boğaz temizleme sesiyle kendilerine geldiklerinde doktorla konuşmaya başladı." Fetüs tutunmaya devam ediyor ama düşük tehlikesi geçirmişsiniz. Yolculuk yapması riskli. Hamileliğin bir dönemini gerekirse tümünü yatarak geçirmesi gerekecek. En ufak bir yanlışta malesef bebeği kaybedebiliriz. Daha da kötüsü bebek Akif'i zehirler."
İkisinin de kalbi korkuyla atarken onayladılar doktoru.
" Yatarım, hiç kalkmam bebeğimize bir şey olmasın Asaf."
Asaf kafasını salladı. Ne bebeğe ne Akif'e bir şey olmadığı için mutluydu ama düşük tehlikesi ödünü koparmıştı.
" Onlara bakacağım. Siz ne gerekiyorsa anlatın. Bebek gibi bakacağım eşime."
O gün doktordan yapmaları gereken şeyleri öğrenip Akif yolculuğa uygun olana kadar hastanede kalmışlardı. Asaf'ın aklında şehire taşınmak vardı artık. Hastaneye gidip gelmek icin eşini daha fazla zora sokamazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ansızın _MPREG-
ChickLitHikaye iki erkeğin arasında geçmektedir ona göre okuyun. Soft bir hikaye. Erkek hamileliği içerir. Hemen hemen her bölüm smut var dikkat. +25 cinsellik içerir.