Tekrardan selaaam!
Biliyorum çok aktifim, bir günde iki bölüm.
Sanki bu iş roman yazmaktan daha bir iyi.
Herneyse, bu günkü konumuz sözde anime aşığı topluluğu ve sözde otakular.Öncelikle "otaku" kavramı ne demek bir ona bakalım.
Otaku (Japonca: おたく, オタク, veya ヲタク), anime ve mangaya özel ilgi duyan insanlar için Japonca bir terimdir. Çağımızda herhangi bir şeye (anime, manga) hayatını adamış, aşırı derecede hayranlık duyan, kişilere ya da antisosyal ve kendine özgü sebeplerden ötürü evden çıkmaya korkan bu yüzden değişik bağımlılıkları olan (koleksiyonculuk, arşivcilik) kişiler için bir hakaret olarak da kullanılmaktadır. Bu terim kullanılma şekline, kullanıldığı yere ve kullanan kişiye göre değişmektedir.
Anlamı bu şekilde. Şimdiden söyleyeyim, otaku olmak iyi bir şey değil! Otaku olmak ciddi anlamda bir hastalıktır. Hayatını sadece belirli bir şeye bağlamak, tüm gelirini ona harcamak ve sırf bu şey için sıçmayı bile ertelemek normal bir durum değil!
Fakat 15 yaşında fan girl/boylar bunu havalı sanarak kendilerini "otaku" ilan ediyorlar.
Ha bu arada otaku falan da değiller, sadece öyle olduklarını sanıyorlar (birçoğu).
Sorsanız en fazla 200 anime seyretmişler ki çoğunluk sadece 10-15 anime bitirmiş ama kendine otaku diyor. Eminim ki böyle diyip otakunun anlamını bile bilmiyorlardır.
Ben size izledikleri anime listesini tam paket olarak vereyim.Death Note, kesinlikle Kakegurui, Naruto, mutlaka BNHA, belki Bunny Girl Senpai ya da Banana Fish, net Attack On Titan, Tokyo Ravangers. Yani şu son zamanlarda popüler olan animeler. Başka anime sorsan "EaoııığĞ BeN BiLmİyOm OnU AmA OtAkUyUm ArİgAtO EheĞ🥰" olur cevapları. Genellikle pplerinde anime olur ama hangi anime karakteri olduğunu bilmezler. Otaku'nun Japon halkında hakaret olarak kullanıldığını da bilmezler.
Japonya ve Kore gibi ülkeler kariyer, iş odaklı olur çoğunlukla. Orada tüm hayatını animeye dayamış, salya akıtarak 7/24 anime izleyen ve ülkeye bir katkısı olmayan insanlara nasıl bakıldığını düşünsenize. Kimin nasıl dediğine göre değişir ama ilk olarak hakaret mânasında kullanılan bir sözdü otaku.
Ki otaku olmak bile çok zor.
Sabahtan akşama kadar manga okumak/animeizlemek, yatağına milyon tane dakimakura dizmek, belki odanda milyon tane poster, anime oyuncak figürü ve daha sayamadığım şeyler olması çok meşâkatli bir iş. Tabii bizim ergenlere göre 1-2 anime bilince otaku olunuyor.
Ulan adamlar sıçmıyor be sıçmıyor! Genellikle asosyal olan bu kişilikler için anime, ailelerinden, dünyadan ve tüm sosyal yaşamlarından daha önemlidir. Takıntılı derecede anime aşığıdırlar ve 800 küsür anime bitirmişlerdir çoğu.
Şimdi soruyorum sana; sen gerçekten otaku musun?
Tabii ki hayır! Anime seven biri olarak söylüyorum, evet bu kültür çok hoş fakat hiçbir zaman ortada bağımlı, sıkı bir anime aşığı ya da otaku diye gezmedim. Gezmem de.
Anime izleyip sevip, 1-2 muhabbetini yapıp siktir olan günlük hayatına devam eden insanlara lafım yok, sadece ergen anime fancıkları ve sözde anime otakularına lafım.Son olarak size biraz GERÇEK OTAKU göstereyim:
{3. Fotodaki kişi Türk ve tam olarak otaku değil fakat weeb biri, otaku sayılabilir. İsterseniz kanalına bir göz atabilirsiniz, adı WeebQueen.}
Gitmeden önce tekrardan söylemeliyim ki otaku olmak ciddi bir sıkıntıdır, öyle sandığınız gibi güzel/havalı değil.
Bunu unutmayın ve kendinize iyi bakın, sevgilerle...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
◇SADECE KENDİ DÜŞÜNCELERİM◇
RandomSelamlar ey hayatın zelzelesinde beyni ve hayatı darmadağın olmuş okuyucular! Bu kitabın tek amacı kafama esince bir konu hakkında kendi düşüncelerimi söylemek; en baştan uyarayım, ben buna "eleştiri" ya da "linç" demiyorum. Profesyonel bir şekilde...