𝖕𝖆𝖘𝖘𝖎𝖔𝖓 を 𝖕𝖏𝖒 ꨄ 𝖏𝖚𝖓𝖌

15 ¦ Kesilmiş Parmağın Sahibi

Konuşanların sırrı yoktur. Ve hepimiz konuşuruz. Kendimize ihanet eder, kalbimizi teşhir ederiz; her birimiz dile gelmezliğin celladıyızdır; her birimiz sırları, en başta da kendi sırlarımızı yok etmek için yırtınırız.

Çürümenin Kitabı, Emil Michel Cioran

>>>

Flash back

" Hey Jimin!"

Jimin elindeki bebeklerle oynarken kendisine seslenen abisine bakıp sevimli bir şekilde gülümsemiști.

" Efendim abiciğim?"

Chanyeol şirin mi şirin kardeşine elindeki çikolatayı uzatıp saçını karıştırmıștı.

" Al bak sana gizli gizli çikolata getirdim ama bunu yatağın altında ye, babam görürse çok kızar."

Jimin başını usulca başını sallamış, eliyle saklayamadığı paketi cebine sokup odasına doğru koşmaya başlamıştı lakin en büyük hatayı yanlış odaya girerek yapmıştı.

Jimin'in amcası eşini tokatlarken, kadının burnundan gelen kan o kadar şiddetliydi ki, Jimin bir an korkup yatağın altına girmişti. Olayı tamamen kavrayacak bir yaşta olmadığı için, amcasını da karısıyla abisinin kendisiyle oynadığı gibi düşünüp izlemeye devam etmiști.

" Daha çok vur bayılıyorum bu hallerine."

Kadın önündeki kaskatı duran adama kendisine vurması için yalvarırken, önündeki adam elini kemerine atıp hızla çekmiş, önündeki kadına hiç acımadan vurmaya başlamıştı.

" Daha fazla!"

" Daha fazla!"

" Evet acı ver bana! "

Jimin çikolatayı sessizce yerken bağıran yengesine ve ona hiç acımadan vuran amcasını izlemeye devam etmiști.

" Evet güzelim, seni seviyorum."

" Sevginin özü acıdır meleğim bunu sakın unutma, sakın. "

Jimin elindeki çikolata bittiğinde sessizce yatağın altında durmaya devam ederken kadın yere yığılmış halde, Jimin ile göz göze gelmiş, buruk bir tebessüm eşliğinde göz kırpıp başını çevirmişti.

Jimin kendisiyle her zaman ilgilenen kadının gülümsediğini gördüğü için amcasının yaptığı bu şeyi sevginin özü olarak zihnine kaydetmiş, amcası odasından çıktıktan sonra Jimin de minik adımlarla yatağın altından çıkmıştı.

Usulca kadının yanına eğildiğinde burnundaki kanı cebindeki mendille silmişti.

" Annem burnunda bir şey kalırsa böcekler sizi yemeye gelir demişti."

Jimin şirin bir şekilde konuşurken yerde ölü gibi uzanan kadın sadece tebessüm ederek sarılı bilekleriyle Jimin'in işlemeli mendilini avuçlarının içine sıkıp derin bir nefes almıştı.

" Şimdi gitmem lazım çünkü yemek vakti gelmiş. "

Jimin yerdeki kadının yanağına minik bir öpücük bırakıp paytak adımlarla odadan çıktığında yerdeki kadın minik bedenin gidişini izlemeye devam etmiști.

Jimin saftı hem de bir melekten daha fazla. Onun bu soyadını taşıyarak doğması en büyük günahıydı belki de.

Şu an sadece 5,5 yaşında olsa bile 10 yıl sonra belki de acının rengini tadacak ve bunun kanını içmek zorunda kalacaktı.