insanlar tanıdım yıllar boyunca, öpüştüklerime arkadaş, gülümsediklerime aşkım dedim. sevgililerim, seviştiğim erkekler oldu. zihinleri darma duman, anlam arayan da çok insan tanıdım. ailem dediklerim de oldu, hatta çok oldu. annem oldu, canavar bir babam oldu. çocuklarım oldu, hatta ve hatta düşmanlarım oldu. benim gibi birini bile kendine düşman eden sayısız insan oldu ve bu insanların çoğunluğu, sevgililerim ve arkadaşlarım oldu. seni öldüreceğim, evet, yeminler ettim. tutamayacağım, bedeli ağır olan yeminler bunlar. kimse neden ve nasıl diye sormadı, bana yapılanların ve yaptıklarımın her zaman bir nedeni vardı, olmak zorunda zaten fakat, çok geciktim ben. sorgulamak için yeterli değilim artık. zamanında sormadım. öteledim. ayağımla koltuğun altına doğru itekledim. sonra haftalık temizlik yapılmadan, o koltuğun üzerinde geberip gittim. yıllar sonra çocuklarım geldi, kaldırdılar koltuktan cesedi, etli bedenimi bahçeme çıkarttılar. toprağın ve dikenlerin üzerine bıraktılar. çiçekler çıktı, kırmızı, mavi ve mor renkli üç araç geçti, bulunduğum yer tanrıların toprağına evrildi. sayısız yeminimin eseri kanlarla yıkandım önce, bir şelale, geriye doğru akan bir şelale. beni yıkadı, bedenimin suya karışmasına izin verdi ve kıyıya vurduğumda, gerideydim, doğmuştum, küçüklük hayallerimi süsleyen şimdiki halim olsaydı cümlesini gerçekleştirdim. çocuklarımı büyüttüm, ve onların ölümünü izledim. her acıyla ölüme daha çok yaklaştım ve insanlar tanıdım yıllar boyunca. arkadaşlarımı öptüm, aşklarıma gülümsedim. bilmiyorum, bırakın beni, susun, susun da uyuyayım. çocuklarımın çocuklarının çocuklarını hissetmek için, çok yaşlıyım.
[evet, etli bir beden. kanım dolaşıyordu hala. zihinsel bir ölüm de değildi, elbette değildi. bu bir gizem, aslında bir film. kurgu yani, palavra. bum, ben daha küçük bir çocuğum. uykum da yok hiç. ama ateşim var, cayır cayırım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
agnés'in kitap arkası yazıları
Short Storyyine bir bilinmezlik yaşamamak amaç, bir tek ben göreyim. yakıyor her şeyi dikkatsizlik, kalıcı olması adına.