Yakışıklı çocuk ile göz göze geldik ela gözlerinde kendi gözlerimi kendi geleceğimi gördüm sanki bunca zamandır hiç ela göz görmemişim hibi bakıyordum gözlerine ve dudaklarını aralayıp
Körmüsün biraz dikkat etsene ya
Sert bir ses ile bana kızdığında hala kolumu tutuyordu elleri çok narinde bu kadar narin bir elli insan nasıl bu kadar sert olabilir diye düşünmeye başladım ve dudaklarımı aralayıp
;Asıl sen önüne bak bana çarpan sensin hem suçlusun hem güçlüsün biraz kibar ol!
Cümlemi bitirim derin bir nefes verdim ela gözlü çocuk çok sinirlenmiş olmalıki tekrar konuşmaya başladı
;Birincisi bana çarkan sensin ikincisi kör olanda sesin üçüncüsü güçlü olan ben suçlu olan sensin duydunmu beni?
Daha adını bile bilmediğim kendi kendime ela gözlü diye hitap ettiğim çocuk bana hesap soruyordu sinirden kendimi parçalıyacaktım ve derin bir nefes alıp konuşmaya başladım
;Sen bana hesapmı soruyorsun?
Çocuk o kadar uzunduki yüzüne bakmaktan boynum ağrımıştı ve beni halan kolumdan tutuyordu en sonunda kolumu bırakıp sinirle yüzüme bakıyordu kolumu bir anda bıraktığı için hafif bir sersemlemeden sonra gözlerine bakmaya devem ettim. Beynim bomboştu kalbimde aynı şekildeydi aklımımı almıştı veya omu almıştı yoksa gözlerimi ?
Derin bir nefes verip konuşmaya devam etti
;sana hesap değil soru soruyorum beni duydunmu?
Çok sinirli bir şekilde tekrardan konuştu
;dilini falan mı yuttun niye soruma cevap vermiyorsun?
Olduğum yerde donup kalmıştım aklımdan geçenleri ben bile anlamıyordum anlayamıyordum. Derin bir şekilde aldığım nefesi hızla geri verdiğimde konuşmaya başladım
;dilimi falan yutmadım ayrıca kör de değilim ve bi kusura bakma diyip gitmesi bu kadar zor olmaz!
Çocuk cümlemi bitirdikten sonra sen yürek.falan mı yedin der gibi bir bakış attı o bakıştan sonra konuşmamam gerektiğini düşünüp dudaklarımı kapattım aklımda delice sorular vardı kimdi bu çocuk neden bu kadar kaba,duygusuz,bencil birisiydi
Hiç bir şey söylemedi bende birşey söylemesini beklemeden yoluma devam ettim. Arkama bakmadan sınıfımın olduğunu düşündüğüm koridorda yürüdüm ve sınıfımı gördüm karşımda kapısının kenarında kocaman yazılmış 12/B yazısı duruyordu derin bir nefes alıp kapıyı tıktıklafım içeriden gir sesini duyunca kapıyı açtım ve sınıfa bir adım attım o adımım sanki aya adım atmışım gibi hissettirdi heyecandan ölücektim resmen herkes bana ben ise karşımda duran türkçe öğretmenime bakıyordum beyaz önlüğünün yakasında Gül yazıyordu büyük ihtimalle adı Gül'dü yaklaşıl 5 saniye önce aldığım derin nefesimi hızlı bir şekilde veri verdim hoca oturduğu sandalyesinden kalkım bana eli ile içeri gelmemi işaret etti bende dediğini yaptım içeriye girdim. Hocada derin bir nefen alarak konuşmaya başladı
; merhaba ben Gül yani adım Gül bu sınıfın türkçe öğretmeni ve ayrıca sınıf öğretmeniyim sende Cemre olmalısın müdür Bey bize seni hakkında bilgileri söyledi (adını soyadını...) şimdi istersen sen kendini arkadaşlarına tanıt bende o sırada defteri doldurayım kendini tanıtman bitincede en arkada oturan Deniz'in yanına geç. Dedi
Bende ufak bir kendimi tanıtma konuşması yapıp hocaya döndüm ve
; Hocam dediğin yerde kimse yok benmi nereye oturacağımı anlamadım. Dedim
;Deniz birazdan gelir sen benim dediğim yere otur.
Bende dediği gibi yaptın gittim ve en arkadaki sıraya oturdum çantamı omuzumdan indirip sıranın kenarına koydum.....
Devam edicek...