YARALI MİNİK KUŞ

Uzun Zaman Sonra

Değerli oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum..
Seviliyorsunuz..
Keyifli okumalar dilerim..

-------------------------------
23.09.2001 / Cuma
Şikago / USA

Leonardo, her zaman ki erkenden kalkmış işine gitmek için evden çıkmıştı. Hava biraz serindi ve gökyüzünde ki kara bulutlar yağmur yağacağının sinyalini veriyordu. Babasından ona kalan bir tamirhanesi vardı ve küçüklüğünden beri ekmek parasını oradan kazanıyordu.

İki oğlu vardı birisi büyüktü on dört yaşındaydı, küçük oğlu ise dört yaşındaydı ve onlara yetiyordu, güzel karısı ise evlere çalışmaya gidiyor ona destek oluyordu. Genç adam karısının çalışıp yorulmasını istemiyordu ama Sindy eve katkı sağlamayı çok istediği için de bir şey demiyordu.

O tamirhaneye geldiğinde yağmur yağmaya başlamıştı, etraf sis olmuş yağmur damlaları hızlıca yeryüzüne düşüyordu. Hemen ocağı yakmış ve içerinin ısınmasını sağlamıştı, ön tarafın kepengini kaldırmış ve içeriye girmişti. Burası çok işlek bir caddeydi ve akşama kadar epey müşterisi oluyordu.

Öğlen güzel karısı yemeğini getiriyor o yiyene kadar yanında duruyor daha sonra ise gidiyordu. Yanında getirdiği oğlu Stephan ise içeride aletlerle oynuyor onları gülümsetiyordu, tatil olduğunda ise büyük oğlu Steven' da onlarla geliyordu hatta genç çocuk babasına yardım etmek için eve tekrar gitmiyor, akşama kadar onunla kalıyor, yardım ediyordu.

Daha öğlene çok vardı, genç adam mutlulukla iç çekti ve elinde olan arabanın tamirine devam etmek için mavi tulumunu giyindi. Bu lüks araba dün gelmişti ve motorunda bir sorun vardı. Ön kaputu açtı ve motorda ne sıkıntı var diye incelemeye başladı.

Bir kaç saat sonra motardaki sıkıntıyı halletmiş içini süpürmek için işe koyulmuştu, buraya gelen her arabanın içini süpürmeden bırakmazdı, paspaslarını çıkardı ve topraklarından arındırdı, o sırada dışarıda yağan yağmur son hızla yağmaya devam ediyordu. Arka koltuğun paspasına uzandığı sıra eline bir şey çarptı ve eğilip koltuğun altına baktı.

Koltuğun altına bantlanmış üç tane paket vardı, genç adamın bu konularda bilgisi yoktu belki ama o paketlerin ne olduğunu hemen anlamıştı, uyuşturucu olduklarını hemen anlamıştı. Korku ile nefes aldı ve yerinden doğrulmaya çalıştı, tam o sırada ayak sesleri duymuştu ve kalktığında dün arabayı getiren genç adamla burun buruna geldi.

Sertçe yutkundu ve gülmeye çalıştı ama bir şeyler bildiği gerçeğini yüzünden silememişti, genç adam çoktan anlamıştı neler olduğunu. Genç adamın siyah saçları ve kahverengi gözleri vardı, sağ yanağında gözünün altından başlayıp boğazına kadar inen ince bir çizgi halinde yara izi vardı ve sararmış dişlerini sıkarak ağır ağır konuşmaya başlamıştı.

" Ne yaptığını sanıyorsun sen, sana motora bakılacak dendi, ne diye arabanın içine giriyorsun?"

Leonardo bir kez daha yutkundu ve sakin olmaya zorladı kendini, bu sinirli adamdan kurtulmanın en iyi yolu bir şey bilmiyormuş gibi davranmak olduğunu biliyordu bu yüzden normal bir ses tonu ile konuşmaya başladı.

" Efendim, motoru hallettim, birde arabanın paspaslarını temizlemek istedim bu yüzden içerideydim yani sorun yok."

" Sorun olup olmadığını ben bilirim anca, çekil şuradan işin olmayan şeylere burnunu sokma yoksa yanarsın."

Leonardo, kaşlarını çattı ve kenera çekildi, neyseki adam paketler hakkında bir şey dememişti, o gittiği an bu arabayı ihbar edecekti. Adam arka koltuğa eğilmişti büyük cüccesi ile komik olmuştu. Genç adam ona bakmamaya çalıştı, dikkat çekmek istemiyordu, o arka koltuğu kokntrol ederken kendisi de aletlerini düzenliyormuş gibi yapmıştı.