Burak'ın annesi: burak saat sekiz buçuk okula geç kalıcaksın
hazırlanıp evden çıktım
Burak:neredeyse karne gününe geç kalıcaktım be
Okula vardığımda herkes gelmişti
Ömer:uy uşağum nerelerdeydun da
Burak:Heh ne kadar komik artık trabzonluyum diye dalga geçmeyin
Ömer:tamam hamsi kızma da
Karne alacak zaman geldi ve öğretmen herkese karnelerini dağıttı sonuç bekldiğim gibiydi
Burak:ortalamam 82 en iyisi de beden ömer senin karne nasıl
Ömer:61
Burak:cidden kaç
Ömer:89
Burak:ah be abi berke cahit efe sizinki nasıl
Efe:benimki 85
Cahit:benimki de 88
Berke:benim ki de 61.6161616161616161
Burak:kaç söyle
Berke:61 ....... iyi tamam tamam 84
Karne alma süreci bitmişti ve eve gelmiştim 1 hafta boyunca oyun oynadım ve discordta arkadaşlarla konuştum sonra da her zamanki gibi trabzona gidecektik arkadaşlarım tabi ki yine çok dalga geçtiler ben bavulumu hazırladım ve bilgisayarımı yanıma aldım sonunda zaman gelmişti ama biz genelde arbayla giderdik ve 12 saat zaman aldığı için bir yerde durup bir gün konaklardık ama bu sefer uçakla gidecektik hayatımda ilk kez uçağa binecektim bu yüzden çok heyecanlıydım havalimanına geldik falan filan uçağa binmeden önce atıştırmalık bir şeyler aldık
Ve uçağa bindik yaklaşık 15 dakika sonra uçağın kapıları kapandı bir şeyler dediler hiçbirini dinlememiştim ve uçak kalktı yavaş yavaş her şey küçülmeye başladı bir süre dışarı baktıktan sonra karşımdaki ekrandan bir şeyler izledim ve sonra uyudum kalktığımda yarım saat kalmıştı ve baya acıkmıştım aldığım şeylerden yedim ve tekrar karşımdaki ekrandan birşeler yaptım ve sonunda varmıştık tirabzonimin yeşil yeşil yaylarini görünce beni bi şive tutti babannelerimin evlerine geldik onlar çay tarımı yapıyorlardı bir de hayvancılık tavuk ve evde amcalarım ve halam da vardı hepsinin ellerini öptükten sonra 200 lira kazanmıştım ve sohbet başladı tabi ben direkt kuzenlerimin yanına gittim
Ben:nabıyonuz lan
Berat:ooo kimler gelmiş kimler iyiyiz işte kuzen
Berk:ulan neredeyse sınıfta kalıyodum ortalamam 61
Ben:61 mi bizim plaka
Berk:oha şimdi farkettim
ve bayram namazına gitme zamanı geldi ben gitmedim ama dedem ve babam gittiler bir de abim ondan sonra işte başka evlere falan ziyaret ettik oldum olası bu bölümden nefret etmişimdir ailelerimin sıkıcı sohbetlerini dinlemekten başka bir şey yapamıyorum işte ama bir süre sonra sıkılıp kuzenlerimle sohbet ettim ev iyidi bu arada çatı kat falan vardı. 1 gün sonra Karadeniz'e gidip hem balık tutup hem de biraz yüzücektik 1 gün boyunca kuzenlerimle falan vakit geçirdim sonra diyeceksiniz hep kuzenlerinle vakit mi geçirdin evet çünkü yapabilecek başka bir şey yoktu bir gün sonra denize gittiğimizde trabzona yeniden aşık olmuştum havası suyu mutlaka trabzona gitmelisiniz dedem tam bir hamsi ustasıydı 1 milisaniyede bir hamsi tutuyordu muhteşem bir gündü derken abim beni suya itti yüzme biliyordum ama oheyecanda çok zorlandım derken bileğimde dayanılmaz bir acı hissetmiştim bir hamsi beni ısırmıştı hem de mutasyona uğramış bir hamsi tabi ben o anda bunu bilmiyordum zor da olsa çıkmayı başarmıştım abim komikmiş gibi anırıyordu
Ben: napıyon ya komik mi
Abim: hahhahhahahhahhahhahahhaah
Ben:ya yürü git ya of
Abim: ağlama lan ağlama hahah
O zaman bileğim az da olsa acıyordu ama ben bir şey yoktur diye takmadım yatma vakti yine gelmişti bana ayrılan oda büyüktü içinde birkaç eski mobilya vardı yatak yoktu onun yerine koltukta yatıyordum ama tam yatıcağım sırada bileğime kramplar girmeye başladı tam da denizde acıyan nokta acıyordu yine, dayanılmaz bir acıydı kalp ritmimin 200 lere çıktığın hissebiliyordum çok uykum olmasına rağmen o anda tek düşündüğüm aklımdan çıkmasını istediğim ama olmayan şey o acıydı bağırmak istedim ama o acı bana sanki ses çıkarmayı bile unutturmuştu derken bayıldım sabah kalktığimda yerde uyandım sanki görmem gelişmişti kendimi herşeyde daha iyi hissediyordum odada ufak bir ayna vardı aynaya baktığımda çok farklı görünüyodum eskiden sıfatım o kadar boştu ki ama artık bir tip kazanmış gibiydim ama asıl farklımolan şey kaslarım çıkmıştı normalde cılızın tekiydim şimdiyse bir kas yığını olmuştum
