'' Kaçıın '' diye bağırıyordu bağzı adamlar , bazıları ise çoktan kaçmıştı . Felaket diyecekleri şey tam karşılarında duruyordu , dağın tam önünde duruyordu , bir Ejderhaydı , oradaydı herkesin dehşet ve ter içinde kaçtığı tarafın tersine bakınca görmemek mümkün değildi , devasaydı , mor alevler çıkıyordu ağzından , onun ağzından çıkan alevlerin deydiği bir canlı , artık canlı değil demekti . '' Kaçııın '' diye bir ses yükseldi yine , herkes kaçıyordu ejderhadan fakat ejder ilerlemiyordu , bunu farkeden köylüler birden durdular ve ejdere baktılar , devasa ejderin karşısında bir insan bedeni vardı , beyaz üniformasıyla ve gri saçlarıyla , ejderin karşısında duruyordu , sağ elini kaldırdı '' Feverazi '' diye bağırdı gri saçlı adam ve yok oldu , ardından ejderhada yok oldu , hava tekrardan açtı . o günden sonra kimse ne gri saçlı adamı nede ejderhayı bidaha görünmedi !
***
'' Dırr , Dırr '' diye çaldı yatağın yanındaki çalar saat , tekrardan aynı rüyayı görmüştü Lewis , elini yüzünü yıkadı ve evinden dışarı çıkıp bahçesinde uzanmak için kapıya doğru yürüdü , kapıyı açtı ve karşısında bir adamı gördü , adam onu içeri ittirdi ve ardından oda içeri girip kapıyı kapattı . '' Sabah dokuzda yanımda ol demiştim '' dedi adam ve Lewisin salonundaki aynaya baktı , aynadaki yansımasını görebilmişmiydi bilemem çünkü gri saçı olağından fazlasıyla uzundu , '' Era , Saat Sekiz buçuk '' dedi Lewis , '' Eramı diye hitap edeceksin bana , '' diye cevap verdi Era , buna karşın Lewis '' bitanem mi dememi isterdin '' dedi ve pis pis güldü ,
sertçe kapıyı açtı Era , ardından '' benimle gel , seni antreman yerimize götüreceğim ''' dedi . Lewis dediğini yaptı , kapıyı kapatmadan önce üstüne hırkasını aldı ve hızlı hızlı yürümeye başladılar .
'' daha ne kadar yürüyeceğiz '' dedi Lewis , Era '' antreman yerine ulaşana kadar '' diye cevap verdi , Lewis bu iğrenç esprinin yanı sıra ileride bir alan gördü ve o alanda çocuklar birbirleriyle dövüşüyordu , '' burasımı '' dedi Lewis , Era Cenca '' evet '' dedi ve kampa geldiler .
Era , Lewisi tutup bir kulübeye soktu , orda büyük duvardaki asılı teçhizatları gösterip '' Birer Tane Seç '' dedi , Lewis çok mutluydu . ilk defa silah tutucaktı , mutlulukla elini bir topuza uzatırken (şifacıların kullandığı silah ) , kafasına bir poşet düştü ve yere yığıldı Lewis , kızgınla poşete baktı ve içinde üniforması vardı , hemen giydi ve duvardan gümüş grisi bir topuz ve üstünde kahverengiyle LP yazan yine gümüş grisi bir kalkanı altı dışarı çıktı , herkes birden Lewise baktı , kahverengi gri , üniformasıyla muhteşem görünüyordu Lewis . Era Cenca lewisin yanında belirip , '' Lewisle bir dövüş isteyen varmı ? , Lewis Heim ile ? '' dedi ve öğrencilere baktı
hepsi bir adım geri çıktı , aralarından birisi '' Patrickin oğluylamı , çok şükür beynim hala yerinde '' dedi ve oda bir adım geriye çıktı ,
Lewis sırıttı , halinden memnun gözüküyordu anlaşılan .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Last Battle
FantasySavaşın eşiğinde bir ülke , binlerce vatandaşı savaşlarda yüreğiyle baş göstermiş . 13 yaşına gelen çocukları 4 farklı seçim bekliyor . Ateşi , toprağı , suyu ve havayı kontrol eden Büyücü . Yayını ve okunu muazzam bir şekilde kullanan Muhafız . Kıl...