" Okurken sıkılmazsınız. Çünkü bu kitabı siz bırakmak istemeyeceksiniz."
Sıranın penceresinden gelen kuş sesi ağaç yapraklarının yere süzülerek düşmesini izlemek bana o kadar iyi geliyordu ki. O serin hava saçlarıma çarpınca uçacakmış gibi hissediyordum. Zaman dursun istiyordum. Pencereden yuvasını yapan o anne kuşu izliyordum.
Ne kadar dikkatli ve güzel yuvaya kuruyordu.Ona resmen hayran kalmıştım.
" Arya ! "
Bir an daldığım manzaradan uyanıp bana sinirli bakan hocama baktım.
" Afedersiniz hocam. "
"Kızım sen niye hep dalıyorsun başka yerlere? Dersi dinle."
Sessiz kaldım.
"Bu yaptığın büyük ayıp. Dersimi dinlemeyeceksen dışarı çık."
" Haklısınız hocam."
Hoca tahtaya dönmüş ders formüllerini yazarken fark ettim. Ben bu konuyu bilmiyordum. Sanırım gerçekten dersi dinlememiştim. Ayvayı yediğimin temsili resmi buydu. Ders bittiğinde aşağıdaki kantin sırasına girdim. Kuyruğun en sondaki kişiydin ve çok açtım.
Arkama iki kişi daha gelmişti.
"Batu ne alacaksın?"
" Bakacağım. Sen ne alacaksın?"
" Sanırım elmalı soda alacağım."
Elmalı soda almak isteyen çocuk oflamaya başladı.
" Batu amma sıra var gel biraz kaynak yapalım."
İkisi de önümde beş kişi kala önüme geçtiler.Resmen izin bile almadılar.
Sessiz kalamadım.
Sağ elimle Batu denen çocuğun omzuna vurdum.
" Hey siz ikiniz hemen yerinize geçin."
Anlam veremeyerek yüzüme baktılar.
" Bu da ne demek oluyor şimdi? Sana hesap mı vereceğiz yerden bitme?"
Batu'nın yanındaki bana böyle sert konuşurken o sadece bana bakıyordu.
" Hiç edep diye birşey duymadın galiba,sana öğretebilirim."
" 1.60 boyunla anca iş yaparsın sen. Boş yapma kızım."
Batu sinirlenmişti.
" Akın ağır cümleler kurma yoksa kötü olur."
Batu bunu söylediğimde kıkırdayarak Akın'ın sinirli yüzüne baktım.
" Affedersin.Yerine geçebilirsin bu bir daha yaşanmayacak."
Batu arkama geçerken Akın bana yan bir bakış atıp Batı'nın arkasına geçti.
O an ki nazikliği için Batu'ya baktım.
" Nazik davranışın için teşekkür ederim.Arkadaş seçimlerine dikkat etmelisin."
" O normalde böyle biri değildir. Kusura bakma. Bu arada sıra boşaldı.Bak."
Önüme döndüğümde ablanın sipariş vermemi bekleyen gözlerine baktım.
" Tost alabilir miyim?"
" İki tane yapın lütfen. Karışık olsun."
Batu arkamdan mırıldanınca abla tostları hazırlamaya başladı.
" Bende elmalı soda alabilir miyim?"
Akın sodasını aldı ve Batu'ya döndü.
" Seni bekleyeyim mi?"
" Gerek yok."
" Peki bro."
Akın kantinden uzaklaşınca Batu sırtını duvara yaslayıp tostların olmasını izledi. Bende olmasını bekliyordum. Nihayet tostlar gelmişti.
Abladan tostları alıp parasını ödedik ve merdinlere doğru yürüdük.
" Adını sorabilir miyim?"
"Adım Arya."
" Bende Batu."
"Memnun oldum Batu."
" Bende Arya."
Son basamaklara kadar hiç konuşmadan sınıflarımıza geçtik. Batu yan sınıftaydı.
Sınıfa girip yerime oturduğumda Liya yanıma geldi.
" Naber Arya?"
" İyi senden naber?"
" İyi. Senden bir ricada bulunacaktım."
Ne isteyecekti ki?
" Söyle Liya."
" Öğle arasında benimle kütüphane'ye gelir misin? Ateşten gömlek kitabını almam lazım. Malum tek başıma bulamıyorum."
" Tamam gelirim. Bu hafta kaç kitap okudun?"
Gözlerini tavana dikip bir süre düşündü.
" Saymadım ama sanırım yedi olabilir."
" Tam senden beklediğim cevap."
Tenefüsün bitiş zili çalınca yarım tostumu sıramın altına kattım.
Liya sırasından kalkıp yanıma geldi.
" Arya yanına oturabilir miyim?"
" Olmaz Liya."
" Neden?"
" Biz çok konuşuyoruz."
" Bir şey olmaz ya. Ne olacak?"
" Liya lütfen yerinde otur. Zaten Sarah izin vermez."
Yanımıza Sarah gelmişti.
" Ben neye izin vermeyecek mişim?"
Sarah sert mizahıyla yanıma oturdu ve açıklama bekledi. Liya ondan biraz çekiniyordu çünkü okulun en sert mizahı olan ve kavgadan kaçmayan tek kız şüphesiz Sarah dı ve kimse ona kafa tutmak istemezdi. Okulda Sarah'ın müdürün kızı olduğu söylentileri vardı ama bu doğru değildi.
Sarah ile çocukluk arkadaşıydık ve bildiğim kadarıyla ailesi tarafından terk edilmişti ve onu ben duvarların kenarında öyle otururken bulmuştum. O zamanlar küçüktük ve arkadaşlığımız hep birlikte geçmişti.
Bir çok düşmanı oldu hatta dostum dedikleri de ona düşman oldu. Sarah kötü bir geçmişe sahip olmasına rağmen bana karşı son derece iyiydi.
Sınıfta Liya ile çok anlaşamazlardı.
Liya çekinerek " Hiçbir şey." Dedi.
Sarah bir kolunu arka sıraya kattı.
" Liya."
" Efendim Sarah."
" Ne zaman şu pısırıklığını bırakcaksın? Kendini savunamıyorsun bile. Bana her cevap veremediğinde gözümden düşüyorsun."
Liya bu sözlere dayanamayıp sırasına geçti. Sarah'a dirsek attım.
" Ne var? Gerçekler böyle. Yalan mı söyleyeyim Arya?"
" O iyi bir kız ve hassas bir kalbi var. Biraz nazik ol lütfen."
" O kızdan hoşlanmıyorum ve evet ben kötü biriyim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARABORSA
Novela JuvenilBabası tarafından her seferinde ölümle burun buruna gelmiş bir kızın bir gün iki arkadaşıyla bilmedikleri bir minibüse binip kaçırılmalarını ve ajan olarak yetiştirilip düşmanları olan Katiller Çetesini konu alır. ( Kitap birinci kişi ağzından yazıl...