ZORAKİ EVLİLİK +18

BÖLÜM 1

Milena 19 yaşında genç bir kadındı. Güzeldi de... Fakat bir kusuru vardı, korkaktı. Katı aile kurallarına son derece uyan bu genç hanım baş kaldırı bir yana, fertlerinin yanında iç bile çekmezdi. Haklı veya haksız fark etmeksizin boyun eğerdi. 

Kurallardan ilkini yerine getirmek üzere, çalan telefon alarmını kapadı ve rahatsız uykusundan kalktı. Annesi, göz altlarının morarmaması için iki yastıkla ve hafif oturur pozisyonda uyumasına karar vermişti. Milena ise tam tersi yastıksız uyuyabiliyordu ama annesinin geceleri kalkıp kontrol ettiğini bildiği için bu şekilde uyurdu. Dedim ya, korkaktı. Annesine bu şekilde rahat uyuyamadığını bile söylememişti hiçbir zaman.

Saat 7 olmuştu, bu saatte uyanması gereken tek kişi oydu çünkü annesi fazla kilo aldığını söyleyip kahvaltıdan önce koşuya çıkmasını emretmişti. Diğer herkes 8'de kalkardı. Kahvaltı hazır olana kadar Milena koşudan dönerdi. 

Uykulu gözlerle içinden fazla kilolarına söylenerek banyoya gitti. Asıl söylenmesi gereken durumun kilo alması olduğu değil de bu tuhaf kurallar olduğunu düşünmedi bile. İnsanlar kilo alıp verirdi, bu çok doğaldı fakat Milena, annesi tarafından uyarıldığında büyük bir kusuru varmış gibi utanmıştı. Çok yakında sevgili ablasının düğünü vardı, orada kuğu gibi süzülmesi gerekiyordu.

Yüzünü yıkadı, dişlerini fırçaladı ve gargarasını yaptı. Saçlarını taradı ve at kuyruğu yapıp kontrol etti. Saçında tek bir pürüz bile olmaması gerekiyordu, her zaman mükemmel görünmesi sanki ailesinin şerefine ün katıyormuşçasına önemliydi. 

Annesinin her güne ayrı olarak yaptığı spor kıyafetlerinden bugüne ait olanı aldı ve giyindi. Kimseyi uyandırmadan sessizce dışarı çıktı. Ona kalsa müzik dinleyerek koşardı ama evdeki hiç kimse dinleyemezdi çünkü babalarının söylediği üzere müzik saçma hayallere dalıp insanın beyninin sapıtmasına neden oluyordu. Yalnızca klasik müzik dinlenebilirdi ama Milena'nın hiç tarzı değildi.

Aç olduğu için zorlanarak sporunu yaptı ve saat 8 olduğunda evin kapısına varmıştı. Geç kalması söz konusu bile olamazdı, annesi ona buna uygun ve güvenilir bir rota çizmişti. 

Kapıyı açtığında hizmetliler sofrayı bitirmek üzereydi. Annesi Efruz ise başlarında dikilmiş her şeyin mükemmel olduğuna emin olmak istiyordu. 

"Günaydın," dedi Milena gülümseyerek yanına giderken.

Efruz burnunu ovuşturarak birkaç adım geri çekildi ve elini ona savurdu. "Uzaklaş hemen, ter kokuyorsun Milena. Bir hanımın ter kokması ne kadar korkunç biliyorsun değil mi? Sana her koşudan sonra evde dolanmadan direkt olarak duşa gitmeni söylemiştim. Her yeri kokutuyorsun."

Milena utanarak bir adım geri çekildi. "Özür dilerim." Koşarak merdivenlere yöneldi ve annesinin arkadan gelen sesini işitti.

"Sana spor dışında koşmaman gerektiğini de söylemiştim." Sıkıntıyla bir iç çekti ve Milena bu iç çekişin 'kime söylüyorum ki' olduğunu anlayarak yavaşladı. Odasına girecekken hemen yan kapısı açıldı ve ablası Hazan'ı gördü. Kurallara uygun bir şekilde giyinmiş, saçını ve makyajını yapmıştı. 

"Günaydın," dedi Milena gülümseyerek.

Ablası onu süzdü ve yüzünü buruşturdu. "Günaydın. O göbeği, düğünüme kadar tam olarak eritsen iyi olur." Yanından geçip merdivenlerden inecekti, bir adım attı ama tereddütle yerinde kaldı. "Terinin kokusu üzerime sinebilir, lütfen odana girer misin?"

Milena mahcup bir gülümseme takınarak odasına girdi ve kapısını kapattı. Kıyafetlerini banyosundaki kirli sepetine yolladığında aslında ter kokmadığını düşünüyordu. Duşa girdi, söylendiği gibi önce sabunla cildini çitiledi ve güzel kokması için ardından duş jeliyle bir daha yıkandı. Saçlarının yumuşak olması için önceden sürdüğü bitkisel yağı suda akıtıp şampuanlandı ve jiletlenip dışarı çıktı. Tüm vücudunu, annesinin özel olarak getirttiği nemlendirici ile sıvayıp yine onun için annesinin zahmet edip seçtiği kıyafete uzandı. Dizinin hemen altında biten, krem rengi eteğini giyindi. Üzerine ince askılı ve pamuklu bluzunu geçirip toz pembe, inci düğmeleri olan hırkasını giyindi. Saçlarını kurutup balık sırtı ördü ve yaklaşık beş cm topuğu olan yine toz pembe ayakkabılarını ayağına geçirdi. Parfümünü sıkıp aşağı indi.