Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hadi Jennie, uçağı kaçıracağız!" Jisoo'nun bu sözü ile başladım güne. Ah, doğru ya... Bu gün İngiltereye taşınacaktık.
Hemen kalkıp elimi yüzümü yıkadım ve kahvaltımı yapmak için alt kata indim. Jisoo çoktan kahvaltısını yapmış beni bekliyordu.
"Sonunda... Günaydın Nini." Dedi. Ben de "Günaydın, neden bu kadar acele ediyorsun jichu? Daha 2 saat var." Dedim. "2 saatte nasil hazırlanacaksın Jennie? Hadi, kahvaltını ye."
Jisoo benim liseden beri arkadaşımdı ve her zaman benden önce uyanırdı.
Sonunda kahvaltımı yiyip üstümü giyinmeye gittim. Giyindikten sonra dişlerimi fırçalayıp saçımı taradım.
Son 1 saat kalmıştı. Jisoo beni arabada bekliyordu.
Ayakkabımı giyinip arabaya bindim, şoför koltuğunda jisoo vardı. Hava alanına doğru gittik.
~
Ve sonunda uçaktaydık. Çok heyecanlıydım çünkü ilk defa uçağa binecektim. Jisoo da öyleydi.
Uçak havalandı, tam saatinde gelmişiz. Başlarda biraz korkmuştum ama sonradan alıştım. Hatta uyuya kaldım.
Uyandığımda ingiltereye varmıştık. Uçaktan indik ve taşınacağımız villaya doğru yola koyulduk.
Villaya vardığımızda mobilyalar yerleştirilmişti. Bunu Bay William yapmıştı.
İçeri girdik ve jisoo bana sarılarak "Burası çok büyük!" Dedi ve zıplamaya başladı. Ben de kıkırdayarak jisooya sarıldım.
Evde bir kaç dekorasyon yaptık ve saat gecenin 2'siydi.
Çok yorulduğumuz için yeni yatağımıza yatıp hemen uyuduk.
