ZORAKİ EVLİLİK +18

BÖLÜM 6

Aral kapıdan içeri girer girmez Milena'nın burnunun dibine girdi ve nefretle soludu. "Dökül bakalım, ne işler çeviriyorsun?"

Milena şaşkındı. Aslında evlenip evlenmediğini o bile sorgulamaya başlamıştı. "Çok saçma, evlenmiştik. Evlilik cüzdanımızı bile gördüm."

"Soyadının değişmediğini söylemiştin, bunun için miydi? Doğruyu söyle!" diye bağırdı Aral.

"Yalan söylemiyorum!" dedi Milena. "Evlendiğimizi sanmıştım. Düğün yerine nikah memuru bile geldi!"

"Her şey sahteymiş, adam zaten evli. Başka bir kadınla evli, anlıyor musun?"

"Nasıl olur? Babamın haberi var mı?"

"Nereden bileyim ben?"

"Babam böyle bir şeyi asla kabul etmez, belli ki hepimizi kandırmışlar." Milena'nın elleri titriyordu, halini gören Aral yalan söylemediğine ikna olmuştu. İkisi de sessizleşti, düşündüler. 

"Babamla konuşacağım," dedi sonunda Milena. "Eğer bana hak verirse eve dönebilirim."

Aral telefonunu çıkarttı. "Numarayı gizleyip ara."

"Nasıl gizleniyor ki?"

Aral gerekli şeyleri yapıp verdi, Milena numarayı yazıp babasını aradı. "Alo?"

"Milena?" dedi babası. Şaşkındı. "Neredesin sen? Ortalık nasıl karıştı biliyor musun? Hangi halta girdin?" Milena, babasından ilk kez böyle kaba kelimeler duyuyordu.

"O adam düzenbaz baba, aslında evlenmemişiz. Başka biriyle evliymiş."

"Milena, durumun ciddiyetinin farkında değil misin sen? Sözleşmeyi hala fes edebilirler, beş parasız kalırız. Sokaklarda sürünmemizi mi istiyorsun!"

Milena durakaldı. Her şey netleşmişti. "Biliyordun değil mi?"

"Ne önemi var, seni büyüttük ve bize bunları mı yapıyorsun? Her şeyi bize borçlusun sen!"

"Beni terbiyeli ve ahlaklı biri olmam için saçma sapan kurallarınızla büyütüp nikahım olmayan bir adamın koynuna mı soktunuz yani? Bu muydu size olan borcum! Bundan sonra ben yokum, ne halt yerseniz yiyin!" Telefonu kapattı ve dizlerinin bağı çözüldü. Oturduğu koltuktan aşağı kayıp yere düştü. Şok içindeydi. "Kiminle evli?" dedi Aral'a. "

Aral telefonun galerisini açıp bir fotoğraf gösterdi. O kadındı, Milena'nın aldatıldığını düşündüğü kadın... Acıyla güldü. "Asıl aldatılan o kadınmış meğer. Ama neden yaptı bunu? Anlayamıyorum."

"Kimsenin haberi olmadığına göre gizlice evlenmişler. Kadını parasıyla kandırmış olabilir, Emre doyumsuz biri. Aldatmalarıyla meşhur, o kadın yetmeyince bir de seni istemiş olmalı. Eminim başkaları da olacaktı." Aral kalkıp Milena'nın yanına gitti, genç kadının rengi atmıştı, titriyordu. "İyi misin?" dedi endişeyle.

Milena gözlerini açamaz hale geldi. "İntikam istiyorum." Ve bayılıverdi.

Yeniden uyandığında koltukta yatıyordu, Çağatay ve İpek gelmişti. Gözlerini açtığını gören İpek hemen başına üşüştü. "İyi misin?" Bayılmadan hemen önce ve ayıldığında aynı soruyu duymuştu Milena. Kafasını hayır anlamında salladı. 

"Ne olacak?" dedi İpek, Aral'a dönerek.

Tam o sırada kapıda bağırışlar koptu, Aral hemen belindeki silahı çıkarttı. Milena ilk kez görmüştü o silahı. Endişeyle doğruldu ama Aral kafasını tutup yere yatırdı. İpek'te yanına çöktü.

"Milena!" dedi bir ses.

"Bu o," dedi Milena korkuyla karışık nefretle. "Emre."

"Nereden öğrendi?" dedi Çağatay.