Bana Güven

{BG}6

Multimedia: Gizem

Bir ağaca yaslanıp nefes alışverişimi düzene sokmaya çalıştım. Kendimi durduramaksızın ağlıyordum. Bu Doruk la Melis i o şekilde görmemden mi yoksa kaybolmamdan mı kaynaklanıyor bilmiyordum. Bekledim sadece bekledim bir ağacın kenarında saatlerce ağlayarak bekledim. Acıkmıyordum tek istediğim şey ağlamaktı belkide beş altı saattir burdaydım ve hiç bir şey yiyememiştim. Yavaşça yaslandığım ağaçtan kalktım ve etrafıma bakındım. Sadece ağaçlar vardı gittikçe daha da kaybolacağımı hissediyordum. Hava kararmaya başlamıştı. Ve gerçekten korkuyordum. Belki de beni bulmak için hiç kimse çaba sarfetmiyordu? Kim umursardı ki benim gibi bir kızı.

Baykuşların sesinden ve gece duyulan o vızıldama gibi sesten başka hiç bir ses yoktu. Bu beni aşırı derecede korkutuyordu. Ama korkum bile yaşadıklarımı unutturmuyordu.

Uzun zamandır bu kadar yalnız kalmamıştım. Ve şimdi kaçtığım şeylerin hepsi yüzüme bir tokat gibi vuruyordu. Annemlerle kavga edip çekip giden ablam benim tek sığınağımdı belkide ama o da beni umursamamıştı. Ben kimdim ki? Anılar aklıma gelince hıçkıra hıçkıra ağladım. Sarp ın yatakta Melis le olan iğrenç görüntüsü, Can ın Ceren le olması, Kuzey in beni Melis le aldatması, Anıl ın Asya yla benden bir gün sonra öpüşmesi ve Doruk un benimle ilgilenmeye başladıktan sonra Melis le yatması. Ne ironik ama. Çok mu çirkindim?

Bacağıma değen bir şeyle irkildim. Sanırım ağlamanın etkisiyle uyumuştum. Hava karardığı için net bir şekilde bacağıma değen şeyi göremedim ve elimle boru gibi şeyi oradan çektim ve yüzüme yaklaştırarak ne olduğunu dikkatle inceledim. Yılan olduğunu görünce elimden fırlatmaya çalıştım fakat elimi sarmıştı. Çığlık attım . Ve sanki arkamda geliyormuş gibi koşmaya elimi sirkelemeye çalıştım. Belki de koştukça kayboluyordum.

DORUK'UN AĞIZINDAN

Sabahtan
Dudaklarımda hissettiğim bir baskı ile gözlerimi açtım. Melis gülümsemeyle bana bakıyordu. Üstüne baktığımda çıplak olduğunu farkettim. Kahretsin ben en yakın arkadaşımın eski sevgilisiyle seks yapmıştım. Yaparken pişman değildim ama şuan içimi fena halde bir pişmanlık kaplamıştı. Hemen Melis i üzerimden ittim ve oturur pozisyona geldim. Kafamda hissetiğim şeyle Melis kıkırdayıp sütyenini aldı. Bu ne iğrenç bir görü- Tamam Melis çok seksi bir kız ama nedense bana aşırı sürtük ve itici geliyor.

"Günaydın huysuz." Melis in bu dediğiyle kaşlarımın çatık olduğunu farkettim. Ama onları düzeltme ve Melis e cevap verme zahmetine girmeden üzerime tişörtümü ve altımaysa siyah dar pantalonumu geçirdim ve çadırdan çıkıp ayakkabılırarımı giyinmiştim. Biliyorum şuan tam bir piç gibi davranıyordum ama umrumda değil. O benim kardeşim dediğim adamın eski sevgilisiydi. Ve benimle nasıl sevişirdi. Bana engel olmalıydı bu kadar sürtük olmamalıydı. Birden aklıma dank etti. Ya bu salak kız Esila yı kıskandırmak için herkese benimle yattığını söylerse. Çıktığım çadıra tekrar girdim. Melis dar fazla dar pantalon üzerineyse yine dar göğüslerini rahatça gösteren bir tişört giymişti ve boş boş çadırın kenarlarına bakıyordu. Benim içeri girdiğimi görünce adeta gözleri parladı.

"Melis bu aramızda geçenleri kimseye söylemeyeceksin. Söylersen sana yapıcaklarımı eminim ki biliyorsundur. Beni kızdırmak istemezsin öyle değil mi." Melis şaşkınlıkla ve hüzünle bana baktı ve yapmacık bir gülümseme gönderdi.

"Doruk bana hiç bir şey yapamazsın. Ve ben sen unut dedin diye bu yaşadığım en güzel anları unutmam anlıyor musun? Beni sevmediğini elbet ki biliyorum ama bu beni sevmeyeceğin anlamına gelmiyor." Bu kız ne saçmalıyordu böyle alt tarafı birlikte olmuştuk.

"Ne saçmalıyorsun Melis? Alt tarafı biraz eğlendik ve bitti bu kadar. Başka bir şey olmadı olmayacakta. O küçük aklınla kurduğun hayallerini unutsan iyi edersin." Sertçe fermuarı açıp çadırdan çıktım. Anıl ve Esila dışında herkes ateş yaktığımız yere getirdiği yiyecekleri koyuyordu. Sarp her zaman geç kalkardı peki Esila o nerdeydi. Çadırlarına doğru ilerledim ve fermuarı açtım. Anıl ayı gibi yatıyordu ve Esila yoktu. Anıl ı sertçe dürtüm dünden bu yana ona sinirliydim.