"Seoul Lisesi Voleybol Klübüne hoş geldiniz. Kendinizi tanıtmaya başlayın lütfen" takımın kaptanı yeni gelen birinci sınıfları değerlendirecekti şimdi.
"Ben Lee Felix. Liberoyum" Arkadan 'ooo' sesleri geliyordu birinci sınıflar konuştukça.
"Hwang Hyunjin blokçuyum." arkadan "bu boyla başka ne olmayı planlıyordun ki" diyen Changbin'in kafasına vurdu Chan.
"Make a deal with goood- lan selam ben Han Jisung etkili servisçiyim pozisyonumu çalmayı düşünmeyim sıçarım ağzınıza kıdemlinizim ben-"
Onu ağzından kapatarak çekiştiren Chan'a "Bırak beni" gibi şeyler söylüyordu. En sonunda sustuğunda siyah saçlı orta boylu genç konuştu.
"Lee Minho. Pasörüm" Han ağzını açıp işaret parmağıyla Changbin'i gösterip tekrar Minho'ya döndüğünde. "Oha Changbin'in konumu"
"Kim iyi ise o geçer" herkes yüksek sesle bağırıp çığırmaya başladığında Chan elini kaldırarak herkesi susturdu. Tam o sırada içeriye koşarak kırmızı saçlı diş telli bir çocuk girdi.
"Geç kaldığım için özür dilerim efendiMMMAAAAAAA" saçından tutıp onu aşağı çeken Felix'e çığlık atan Jeongin'in çığlığına herkes kulaklarını kapatmıştı.
"Neden geç kaldın Yang Jeongin açıkla! ÇABUK!" Felix kalın sesiyle bağırdığında herkes şaşırmıştı. Hyunjin kırmızı saçlı çocuğun bu halini fazla sevimli bulmuş soğuk havasından ödün vermeyerek yanına gidip elini uzatmıştı.
"Selam Hyunjin ben"
Parlayan gözlerini Hyunjin'in gözleriyle buluşturduğunda Minho üşüdüğünü hisseder gibi kollarını sıvazlamıştı. İkisi onun gözünde güzel bir manzara gibi sürekli izlemek hissiyle dolup taşırmıştı. Başını başka tarafa çevirdiğinde kırmızı saçlı tilki çocuğun konuşmasıyla tekrar başını ikiliye çevirmişti.
"Yang Jeongin blokçuyum" Hyunjin gülümseyip "Cidden mi ben de öyleyim dediğinde menajerleri Seungmin gelmiş ve Hyunjin yeniden soğuk ifadesine bürünüp Jeongin'in yanına geçmişti.
"Formalarınız. Doldurun." Tam gidecek iken Changbin ve Felix ona dona kalmış şekilde bakarken Changbin Felix'in halini görüp gülmüş "O bizim menajerimiz biliyorum çok güzel. Değil mi?"
Felix gözlerinde kalpler çıkarak menajere bakarken Changbin gülerek omzuna vurmuştu. "Küçük bir antremana ne dersiniz?" Chan yani kaptanlari onlara sorduğunda herkes onaylayip menajerleri de dahil olmak üzere dörde dört oynamışlardı.
Koçları da hakemlik yapıyordu. Seungmin uzun zamandır voleybol oynadığı için bu onun için sorun değildi. Isınma fastından sonra maça başlamışlardı. Koç düdüğü çaldığında Seungmin servis için topunu kaldırıp vurmuştu.
Felix topu karşıladığında top Changbin'e gitmişti. Topu Chan'a kaldırmış Chan'ın düz bir smaçla sayıyı almasını sağlamıştı.
Topu kurtarmak için topa atlayan Hyunjin ve Jeongin yerde kafa kafaya çarpışmışlardı. "Özür dilerim" küçük tebessüm bırakmışlar ve oyuna geri dönmüşlerdi.
Servis sırası Chan'daydı. Normal bir şekilde servisle başlattığında Seungmin topu karşılamış ve Minho'ya atmıştı. Top Minho'nun eline ulaştığı anda iki tarafta da smaçörler top gelir umudyla fileye koşup zıplamıştı.
Sağındaki Jeongin'in önünde bloğa Chan ve Jisung çıkmıştı. Hyunjin'in önü ise boştu. Topu Hyunjin'e pas atıp sert bir şekilde smaç basmasını izlemişti. Herkes şaşkınca onlara bakarken Minho kollarını sıvazlayıp Jeongin'e dönmüştü.
"Çok güzel düşündün hyung"
"Teşekkürler" yüzünü fileye dönüp ellerini ensesinde birleştirip gidecek servisi beklemeye başlamıştı.
________________________________
haikyuu tarzi bir sey olucak gibi 😪
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pasörler ve Smaçörleri | HyunInHo
Fanfictionpasör Minho ve file önü blokçuları Hyunjin ile Jeongin Minho ₩ Hyunjin ₩ Jeongin