eduhxx ve @witchlucia 'ya ithaftır ❣️
---
"Tiyatro kulübündekiler benden nefret ediyor biliyor musun?"
Sıkış tepiş olan metroda, bana arkadan kollarını dolamış Felix söylüyor bu sözleri.
"Öyle değildir." diyorum, aslında birkaç soru da sorarım ona neden böyle düşündüğü hakkında ancak önümdeki adamın terk kokusu düşünmemi biraz engelliyor
Felix burnunu usulca sırtıma sürtüyor. "Yok öyle." diyor kesinkes. Akıl edip neden böyle düşündüğünü soracağım sırada devam ediyor
"Boşver, eve gidince sevişelim mi?"
Koca metroda Felix bunu söyleyince ben garipsemiyorum aslında ama insanlar garipsiyor. Susuyoruz daha doğrusu zorunda kalıyoruz çünkü oturan teyzelerden birisi bize kötü kötü bakıp cıklıyor.
Cık cık cık.
Aman ne tuhaf teyzeciğim siz hiç sevişmediniz mi? Duymadınız mı sevişmek ne demek? Duyduk da biz bilmek zorunda mıyız terbiyesiz diyeceksin bana ama insan sevgilisine 'eve gidince yemek yiyelim' dediğinde bilmek zorunda mıyız demiyorsun?!
İkisi de insan doğasında yok mu?
Yoksa buna değil de hemcinsimle sevişecek olmama mı takıldın sen?
Aman eğer öyleyse dilimde tüy bitti benim teyzeciğim bunu anlatmaktan. Bu yüzden özür dilerim senden, susacağım şimdilik.
...
"Tiyatro kulübündekiler benden nefret ediyor biliyor musun?"
Diyor yine Felix penisini içimden çıkarırken. Sonra yanıma sırt üstü yatıp tavana bakıyor,nefes nefese hala. Yatakta ona yaklaşıp yan yatıyorum ve yüzüne bakıyorum
"Öyle değildir." diyorum metroda söyleyemediklerimi de yeniden söylemek umuduyla. Felix dudak büzüyor
"Yok öyle."
"Neden öyle?"
Yatakta kıpırdanıyor biraz, sonra yüzünü bana dönüp gülümsüyor
"Biliyor musun alışverişten önce kahve içenler %50 daha fazla harcama yapıyormuş. Çünkü kafein beyinde dopamin salınımına neden oluyormuş. Dopamin de heyecan yapıyor ve dürtüselliği artırıyormuş. Yani iradeyi azaltıyor."
"Yaa, öyle demek."
Yatakta biraz daha bana yaklaşıyor, "Hmhm, bence ben de bu yüzden çok harcıyorum Jisung. Bir dahakine dikkat edelim olur mu? Alışverişten önce kahve içmeyeyim."
Birden değişen konu ve verdiği bilgiyle hiç şaşırmıyorum. Felix böyle. Kafasında binlerce düşünce hiç gitmeden bekliyor bence. Küçük balonlar gibi kafasında asılı hepsi sonra da ağzına geliyorlar ve engelleyemiyor. Engellemesin de zaten. Söylesin sevgilim aklından geçeni. Hem seviyorum ki ben. Felix'le hiç sıkılmıyorum.
Belki de kaçmak için böyle yapıyor diye düşünmüştüm onu ilk tanıdığım zamanlar ancak hayır. Aksine Felix hiç kaçmaz. Ne olsa konuşur benimle. İkimiz arasında kaçan taraf aslında hep ben olurum. O her zaman her konuşmayı, konuyu göğüsler.
Ancak bazen de üzüyor bu beni zira kahkahalarla gülerken durup fazla su tüketimi, nesli tükenen hayvanlar, savaşlar, dili sivri insanlar, açlıktan ölen insanlar hakkında konuşmaya başlıyor. Yok, ben konuşmasın da demiyorum. Felix'im konuşsun. Fakat o bunları konuşurken birden yüzü düşüyor. Konuşuyor yine ama görüyorum acı çekiyor, canı yanıyor. Yemez içmez oluyor, hiç gülmüyor ve uyuyamıyor. Görüyorum bazen, saklamaya çalışsa da gözleri doluyor. Hatta bazen günlerce sürüyor bu durum ve ben endişe ediyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen ben ve bizi anlayanlar | Jilix
Fanfiction"Jisung.. Sanki göğsümde bir şey var. Yutkunmam lazım gibi.. Bazen de kusmak istiyorum. Onların yanındayken böyle oluyor genelde. Bazenleri de öksüresim geliyor ama bundan nasıl kurtulacağım bilmiyorum!" -Jilix, oneshot 270622-270622