Love You (Narusasu)

~1~

~Naruto:

Bugün fazlaca yorulmuştum. Eve giderken Boruto'ya ve Himawari'ye dango almaya karar verdim. En yakın dango satan dükkana girdim. Oradaki çalışanlara selam verdim. 2 kişi için dango istediğimi söyledim. Hemen hazırladılar. Bende vakit kaybetmeden dükkandan çıkıp eve doğru yürümeye başladım.

Eve vardığımda hinawari "babacığım!" Diyerek Üstüme atladı. Tam 3 gündür eve geç geldiğim için bu sesi özlemiştim. Boruto da Himawari'nin arkasından gelip "hoşgeldin baba" dedi. İkisine de sarılıp kucağıma aldım ve "kim dango yemek ister!" diye bağırdım. Himawari ve Boruto "ben!ben!" diye bağırmaya başladılar ve üçümüz birlikte salona geçtik.

Hinata nedense evde değildi. Son 2 aydır ya eve geç geliyor yada bir arkadaşımda kalıcam diyip geceleri evde olmuyordu. Nedense şüphelenmeye başladım. Ve son 1 yıldır hinataya olan aşkım gitgide zayıflamıştı. Bence bu gayet normaldi. Çünkü hinatayla gün içerisinde neredeyse hiç görüşmüyorduk.

Boruto erkenden yattı ama Himawari bana birşey sormak istediği için uyumamıştı. Himawari bana merakla "baba niye annem benim gözüme bu mavi şeyleri koyuyor " demişti. Şok olmuştum. Hemen Himawari'nin gözündeki mavi lensleri çıkardım. Ve şuan hayatımın en büyük şokunu yaşıyor olabilirdim. Himawarinin gözleri benimkiler gibi mavi değildi. Ama gözleri Kiba'nın gözlerinin aynısıydı.

Hala şok içinde Himawari'ye bakıyodum. Bir şeylerin garip olduğunu anlamış olucak ki bana "baba yanlış birşey mi yaptım?" diye sormuştu. Bende "yanlış birşey yapmadın tatlım merak etme" demiştim. Ama Himawari hayatımdaki bir gerçeği öğrenmemi sağlamıştı. Hinata beni aldatıyordu ve en kötü olanı ise 10 yıldır kızım diye büyüttüğüm Himawari benim kızım değilmiş.

Himawari uyumuştu. Ben ise telefonla Hinata'yı arıyordum kaçıncı arayışımdı bilmiyorum. Ama gece en az yarım saat Hinata'ya ulaşmak için telefonla aramıştım en sonunda pes ettim. Ve Hinata'nın eve gelmesini beklemeye başladım. Hinata'yla bir an önce bu olanları konuşup boşanmak istiyordum. Boruto ve Himawari'nin psikolojisi berbat bir hal alıcaktı. Ama beni aldatan biriyle daha fazla evli kalamazdım. Büyük ihtimalle Boruto'nun ve Himawari'nin velayeti Hinata da kalmış olur.

Kakashi sensei'i arayıp yarın işe gelemeyeceğimi ve benim yerime idare edebilmesi mümkün mü diye sordum. Oda "mümkün ama neden gecenin bir yarısı böyle birşey istedin" diye sormuştu olayı kısaca özetlemiştim. Tabi haliyle şok olmuştu. Yarın hastaneye gidip Himawari ve bana DNA testi yaptıracaktım. Tam olarak emin olmak istiyodum. Eğer DNA testinde uyuşmazlık olursa gidip Hinata'ya boşanma davası açacaktım.

Kakashi sensei ile konuştuktan sonra telefonu kapattım. Olanları aklım hala almıyordu. Bir anda Boruto'nun kapı eşiğinde dikildiğini gördüm. İçimi korku kaplamıştı. Gözleri hüzünle bakıyordu. Yanına doğru gittim. Ona her bir adım daha yaklaştığımda yüzündeki hüznü daha net görmeye başladım. En sonunda yanına varınca ona sıkıca sarıldım. Boruto ağlamaya başlamıştı. Hemde ilk defa bu kadar hüzünle ağladığını görüyordum. Boruto bana karşı az da olsa nefret duyuyordu. Ama özünde babası olduğum için ve Hinata ile boşandıktan sonra beni göremeyeceği için fazlaca üzülmüştü

Boruto'nun saçını okşamaya başladım. O ise bana telefonda anlattıkların doğru mu diye sordu. Ne diyeceğimi bilemedim. Hayır desem Boruto'yu kandıramayacağımı biliyordum. Evet desem onu daha da fazla üzmüş olacaktım. Bu nedense susmayı tercih ettim. Cevabını almış olacak ki daha çok ağlamaya başlamıştı. Bana sımsıkı sarılmıştı. Sanki kaçmamı veya gitmemi önlemek istiyor gibiydi. Veya sadece bana öyle gelmişti. Ama ne kadar üzüldüğünün farkındaydım.

Boruto'yu zar zor tekrar uyuttum. Ağlamaktan gözleri şişmişti. Alt kattan gelen kapı sesleri duyunca ani bir sinirle aşağı kata inip gelenin hinata olup olmadığına baktım. Hinata gelmişti.O an kendimi tutamamıştım. Ve yapmak istediğimi yapmıştım.