Yataktan kalkarken-ki tabii ki bu zorla oldu-hızla hazırlanıp mutfağa annemin yanına gidip yanağına bir öpücük kondurdum.
" Hadi ben kaçtım. " diyerek kapıya yöneldiğim sırada annem arkadan bağırdı.
" Gel kız. Daha hiç bir şey yemedin. "
Saate baktığımda gözlerim yerinden çıkacaktı.
" Anne ne yemeği okula geç kaldım. "
" Tabi ben dediğim de kalkmazsan öyle olur. "
Hızla ayakkabılarımı giydim ve okula doğru koşmaya başladım.
Merhabalar. Ada ben. Ada Öztürk. Yakında zaten daha iyi tanırsınız.
Okula girdiğimde zil çoktan çalmıştı ve bahçede kimse yoktu. Sınıfıma doğru koşuşturdum bu sefer.
Kapıyı çalıp içeri girdiğim de gözlerime inanamadım.
Düşman diye adlandırdığımız 11/A şuan bizim sınıfta yerlerini almışlardı.
" Oha. "
Arkamdan bir öksürük sesiyle beraber arkama döndüm.
Ne yani yeni hocamı bu.
Hoca olduğunu düşündüğüm kadına gülümseyip yerime oturdum.
" Merhaba çocuklar. Ben yeni edebiyat öğretmeniniz Esra Gündüz. Bundan sonra derslerimizi beraber işleyeceğiz. Şimdi derse geçmeden önce bir kaç açıklamam olacak. Siz neden diğer sınıfla birleştiğinizi bilmiyorsunuz. Duyduğuma göre size düşman sınıflar diyorlarmış doğru mu? "
Gamze cevap verdi.
" Evet hocam ama düşman az kalır. Ölümüne düşmanlar gibisinden. "
" Ama çocuklar siz burada kar-"
Bu sefer lafı Kaan böldü.
" Hocam aman sakın siz burada kardeşsiniz falan demeyin. Arkadaşın da dediği gibi ölümüne düşmanız. "
Hoca derin bir nefes aldı ve kafasını salladı.
" Peki o zaman yer değişimi yapacağım ama önce sınıfa yeni bir öğrenci gelmiş. Onu tanıyalım. " dedi ve sınıftan çıktı.
" Neden geç kaldın. "
Duru'nun sorusuyla ona döndüm.
" Beni biliyorsun. Yatağımdan kalkamıyorum. Bugünde gene aynısı oldu. Kalkamadım. "
Bir kaç dakika sonra hoca yanında bir kızla sınıfa girdi.
Kız gözlüklüydü ve saçları uzundu. Çalışkan bir tipe benziyordu.
" Merhaba. Ben Zeynep KAYA. Sınıfınıza İstanbul'dan geliyorum. "
( İzmir'de yaşıyorlar. )
Tabii boş yer bulamamıştı.
Sınıfımız az kişiden oluşuyordu ve ikili bir şekilde oturduğumuzda bir çok sıra boş kalıyordu. Karşı sınıfta gelince sıralar tam yetmişti.
Hoca bir kaç erkeği gönderip karşı sınıftan sıra getirtti ve yer değişimi yapmaya başladı.
Artık nasıl denk geldiyse bizim çeteyle düşman çetedeki çocuklar beraber oturuyordu.
Yani şöyle ki;
Duru ve Batuhan,
Gamze ve Kaan,
Sinem ve Selim
Ben ve Onur.Bizim çetemiz onların çetesinden bir kişi azdı. O yüzden Ali, Zeynep denen yeni kızla oturmuştu.
Ben Onur'la duvar kenarı en ön sırada oturuyorduk.
Hoca derse başladığında ilk başta çok yormak istemediğini ve bir kaç soru soracağını söyledi.
Herkesin önüne kağıt koydu ve soruları yazdırmaya başladı.
1.Sizin için aile ne demek?
2.Günün hangi vaktinden keyif alıyorsunuz neden?
3.İzlemekten zevk aldığınız 3 şey?Bunlar kolay sorulardı. Yani herkesin cevaplayabileceği sorular. Bu hoca neden bu kadar kolay sorular sordu anlayamadım. Ama yine de cevapladım.
1.Aile sadece Anne, baba ve çocuktan oluşmaz. Aile; güvendiğin kişilerin yanında olması ve sana evi gibi hissettirmesi ile olur.
2. Gece. Nedeni yok.
3. Ay, yıldızlar, bulutlar.
Kağıdı hocaya verdim ve Onur'un ne yazdığını görmeye çalıştım.
" Ne bakıyorsun Ada? "
" Ne bakması ya. İftira atmaktan vazgeç. Hem bakayım ne yazıyorsun. "
" Sanane."
" Terbiyesiz. " ve tükürürmüş gibi yapıp önüme döndüm.
Ve ders boyunca yaptığım tek şey kollarımı sıraya koyup başımı da kollarımın üstüne koyup yatmak oldu.
Zil çalınca kızların yanına gitmedim. Uçtum.
" Napıyorsunuz gencolar? "
" Valla ne yapalım be genco. Bu yeni hocayı çözmeye çalışıyom. Gitti beni Kaan'ın yanına oturttu ya. Nasıl olur bu? Nasıl? "
Gamze'nin isyanı ile yanına oturdum. Kafasını omzuma yaslayıp konuştum.
" Ah be gencom. Senin ki yine Kaan. Çocuğa bir tane geçirdin mi bitti. Tabii bir de bitmeyen çapkınlığı var ama orasını boşver. Lan ben O Onur adlı şahısla oturdum. A ah derste bir görsen varya bi konuşmalar bi kağıdıma bakmalar. Ne çektim bilemezsin. "
Tamam itiraf ediyorum birazcık, çok azıcık abartmış olabilirim.
O sıra yanımıza Zeynep denen kız geldi.
" Merhaba. "
" Merhaba. "
Sinem'in sıcak konuşması ile Zeynep gülümsedi ve tekrar konuştu.
" Otura bilir miyim? "
" Neden? "
Duru'nun soğukluğu ile de yüzünde ki gülümseme soldu.
Sinem ona omuz atarken Zeynep'i onayladı ve oturması için yana kaydı.
Duru'yu kaldırıp kendi yerime oturttum çünkü kızçem düşecekti. Ben de sıranın üstüne oturdum. Hehehe.
" İsterseniz kalkabilirim. "
Tam da ben cevap verecekken sınıf kapısından adım söylendi.
" ADA, "
...
Eveeeeet. İlk bölümün sonuna geldik. Kitapda dediğim gibi değişiklikler yaptım.
Yorum yapmayı ve küçük yıldız butoncuğuna basmayı unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düşman Sınıflar
Teen Fiction2 sınıf, 2 çete, 2 çete lideri ve sonsuz aşk. Bu hikayede cıvık cıvık aşk yok. Bu hikayede beraberlik, takımlaşma, yardımseverlik, kavga, kaos ve daha nicesi var. Bu hikayedeki ana karakterimiz hayatında daha önce hiç bu kadar can yakan acılar...