Geldiğimiz yer İstanbul'un beykoz ilçesiydi. Biraz daha tepelere dogru çıktığımızda tek tük müstakil evler vardı. Bir süre sonra bir evin önünde durduk.Demir parmaklı kapının açılması ile bahçesine giriş yaptık. Camdan baktıgımda büyük bir hahçesi vardı , tabi şaşırmadıgım şey bahçede korumaların olmasıydı.
Musab : Ömeri ben alırım
Diyip arabadan indi. Bende inip mevayı kucagıma aldım. Zeynepte çocukların çantasını alıp yanıma geldi.
Zeynep: Heyecanlımısın yengecim.
Demesiyle sessiz kaldım . Bilmiyordum , yeni bir hayata adım atıyordum beni neler bekliyordu acaba. Hayırlısı inşallah diyerek zeynebin peşinden kapının önüne geldim. Zeynep anahtarı ile kapıyı açıp bana içeri girmem için öncelik verdi . Besmelemi çekip içeri girdim. Zeynepte içeri girip bağırmaya başladı.
Zeynep: Anne biz geldik.. nerdesiniz .
Derken o da içeri girip kapıyı kapatmıştı.
Zeyneb : allah allah nerde bunlar.
Musab : Babam gelmiş, onu karşılamaya gitmişler.
Zeynep: oooo beyfendi sonunda evin yolunu buldu demekki
Derken muzipçe o' nun sert bakışları ile karşılaşınca kendine çeki düzen vermişti.
Musab : Ben odaya çıkıp üstümü değiştiricem sonrada büroya geçiçem .
Zeynep: Tamam abi o zaman ver bana ömerciği.
Musab : Gerek yok uyudu zaten odasına çıkarırım ben.
Diyerek merdivenlerden çıkmaya başladı.
Zeynep: O zaman mevayıda yatıralım sonra sana evi gezdireyim yengecim
diyerek merdivenlerden çıkmaya başladı. Bende arkasından onu takip ettim . Merdivenlerinin biitmindeki karşıdaki açık olan odaya girdi.
Zeynep: Abime inamıyorum ne ara halletmiş .
Derken bende odadan içeri girdim . Bu oda mevamın odasıydı ama...Zeynep.: biraz hötdür ama düşüncelidir baksana ...
Diyordu gülerek, oğlum içinde beşik ve eşyalar almıştı anlaşılan ömer' e değer veriyordu.
Zeynep: Ayyy iki kardeş bu odada büyüyecekler
Derken ki heyecanını görüyordum. Kızımı gidip beşiğine dikkatlice yatırdım . Sonra diğer beşikte uyuyan oğluma bakıp tebessüm ettim.
Elif : Hadi çıkalım da uyusunlar .
Deyince odadaki çoçuklar için olan telsizleri çalıştırıp tekini eline aldı ve beni çekiştirerek odadan çıkardı.
"İşte bu odada benim" diyerek kendi odasını gösterdi.
Elif : senin gibi bir odan var
Dedim gülerek
Zeynep : dimi ya
Dedi . Sonra onun odasından da çıkıp mevanın yanındaki odanın önüne getirdi beni.
Zeynep: Bu oda kimin biliyormusun ?
Dedi göz kırparak.
Elif : kimin..
Zeynep: açta gör
Dedi omuz silkerek. Çoçuk ruhunu ortaya çıkarmıştı Gine onun bu halleri benim yüzümde tebessüm oluşturuyordu.
Zeynep: Hadi yengecim açsana
Demesiyle kapının kulpunu tuttum tam aşşagı indirecekken aniden kapı açılmıştı doğal olarak odanın içerisine doğru savrulmuş bir şekilde kendimi buldum bulmasına da bir yerede çarpmıştım allahım ne olur tahmin ettiğim şey olmasın ne olur diye başımı çarptığım şeye doğru kaldırırken iki çift göz ile karşılaştım. İlk defa onun gözlerini bu kadar yakından görüyordum derin bakıyordu zeynebin ürperdiği kadar da sert bakıyordu. Hemen kendimi toplayıp bir iki adım geri gittim.
Elif : Ben ben özür dilerim , senin odan olduğunu bilmiyordum.
Zeynep : yengecim özür dilenecek bir durum yok ki sonuçta kocanın odasına girdin .
Demesiyle arkamı dönüp zeyenebe sana ben sonra soracağım bakışı attım.
Musab : Zeynep , elif Ablana odasını gösterdin mi ?
Dedi zeynebe bakarak.
Zeynep : Odasında duruyor şuan zaten.
Musab : zeynep !!!
Diye gürlemişti resmen.
Elif : Tamam zeynep bana gösterir.
odadan çıkmak için yeltendiğim de kolumdan tuttu.
Musab : bir dakika senin bu gün benimle dışarıya gelmen lazım.
Elif : neden
Musab : resmi nikah başvurusu için.
Elif : Çoçuklar..
Musab : çok sürmez 1 saat içinde hallederiz.
Elif : Zeynep seni tek bırakmış olurmuyum.
Zeynep: yok yengecim sen bu huysuz , asabi abimlen git mazallah ne yapacağı belli olmaz
Deyip peçemin üzerinden yanagıma bir buse bırakıp odasına geçti.
Musab : Hadi gidelim.
Diyerek yAnımdan geçip merdivenden aşşagıya indi. Bende çoçukların odasına bıraktığım kol çantamı alıp aşşagıya indim. Kapıyı açıp evden çıktım arabanın içinde beni bekliyordu. Arka kapıyı açtım tam binecekken
Musab: öne gel
Demesiyle içimden sabır çektim ve arkaya çoçukların oto koltuklarının ortasına oturdum. Sinirlenmişti arabayı çalıştırıp hızlıca dönüş yapıp bahçeden çıkmasından anladım. Beykoz belediyesinin evlenme dairesini gelmemizle arabayı durdurdu. Arabadan inip belediyenin içine o önde ben arkada giriş yaptık. İçerde evlilikle ilgili formu doldurup diğer belgeleri doldurmak için belediyeden çıkış yaptık.
Musab : buralara yakın bir fotoğrafçı vardı arabaya binmemize gerek yok
Diyip yürümeye başladı. Aklıma gelen şeyle hızlıca ona yaklaşıp
Elif. : Kadın olursa iyi olur.
Musab : Ney ...
Diye yüzüme baktı..
Elif : Fotoğrafçı ..
Musab : tamam.
Bir süre sonra buldugumuz fotoğrafçıya girdik.
Musab : kolay gelsin ,Biz vesikalık fotoğrak çekilecektik.
Fotoğrafçı ( erkek ): Evlilik başvurusu için galiba
Musab : Evet
Fotoğrafçı ( erkek ) : Tamam sizi şöyle içeriye alayım
Deyince panik olmuştum . Kesin bu sinirle ona dediğimi unutmuştu diye düşünürken
Musab: Yalnız hanımefendi çekse bizi .
Fotoğrafçı ( erkek ) : tabi , buyrun siz geçin.
Demesiyle geçmiştik .arkamızdan da kız gelmişti.
Fotoğrafçı( kadın ) : Hanginizle başlayalım.
Musab : ilk ben çekileceğim.
Diyerek gidip sandalyeye oturdu. Kadın hemencecik çekmişti işinde yetenekli olduğu belliydi.
Fotoğrafçı ( kadın ) : Tamam , hanımefendi yüzünüzü açın isterseniz malum vesikalık çekiyoruz
Dedi bana tebessüm ederek. O ise oturduğu yerden kalkmıştı. Göz göze geldik benim yüzümü görücekti . Ve ben bunu hiç istemiyordum .
Musab : Ben dışardayım
Deyip çıktı. Onun çıkması ile rahatça peçemi çıkarmıştım . Sonrada sandalyeye oturdum.
Fotoğrafçı( kadın ) : Çok güzelsiniz ..
Dedi tebessüm ederek
Elif : Sizde öylesiniz
Dedim tebessüm sunarak. Sonra çekmeye başladı . " tamamdır " diyip odadan çıktı. Bende peçemi yapıp öyle çıktım.
Benim çıktığımda kadın " Hayırlı olsun " deyip fotoğrafları poşetin içine koyup ona veriyordu. Bende kadına baş selamı verdim . Sonra onun çıkması ile bende dışarıya çıktım. Poşeti bana uzattıp "sende dursun " deyince bende elinden aldım. Sonra Yakınlardaki özel hastaneye giriş yapıp sağlık raporunu alıp çıktık. Sonra geri belediyeye gidip belgeleri teslim ettik. 2 gün sonraya tarih verdiler.
Arabanın yanına geldiğimizde durup bana baktı.
Musab : Seni eve bırakayım , ben öyle geçerim .
Deyip ön kapıyı bana açıp girmem için gözleri ile işaret verdi.
Elif : Arkada rahattım .
Musab : iki tane çoçuk pusetinin ortasında oturmak ne kadar rahat olabilir.
Desede arka kapıyı açtım tam oturacakken beni yavaşça geri çekti.
Musab : Benim sabrımın bir sınırı var ,haberin olsun .
deyip beni bırakıp . Açtığı kapıyı kapatıp kendi tarafına geçti. Ne demek istemişti, analayamamıştım. O arabaya binmesine rağmen ben hala binmemiştim. Onun kornaya basması ile arka tarafa geri geçtim. Sessizce bir yolun daha sonuna gelmiştik. Hayatta böyle değilmiydi. Her birimiz bir yoldayız bu yolun sonunda durak gelecek ve biz orda inecektik. Bu düşüncemle arabadan inip kapıya doğru gelmiştim. Zile basmam ile kapı hemen açılmıştı.
Zeynep: oooo yengem gelmiş.
Demesiyle gülmeye başladı. Bende ona karşılık vererek içeri girdim. Çoçukların sesleri solandan geliyordu . Zeynepte salona doğru yönelince bende arkasından ilerledim . İçerden gülme sesleride geliyordu Zeynep solana girerken.
Zeynep: Ey ev halkı gelininiz geldi .
Diye bağırıyordu. Solana girdiğimde bütün gözler bendeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şer Görünenin Ardındaki HAYIR
EspiritualElif gibi bu dar-i Dünya'da dimdik ayakta duran sadece Allah Teala'nın huzurunda acizliğini gösteren bir kul. Elif ; Tek başına Anne olmaya hazırlanan 25 yaşında bir kadındır. İslam'ın gerekliliğini elinden geldiğince yerine getirmeye çalışan biri...