İnsanlar nasıl bu kadar acımasız olabiliyorlar? Hiçbir zaman öğrenemedim biliyor musunuz? Ve galiba hiçbir zaman da öğrenemeyeceğim."
susunsusunsusunsusunsusunsusunsus!
❃❃❃
"Şişko! pişt! Ellere bak ya kafam kadar hahahahaah!"
Sus.
Sus artık.
Susun artık.
Yeter.
Sakinleş Alya.
Sakinleş..
Takma, konuşur konuşur susar.Birisinin çelme takmasıyla yüz üstü yere çakılmam bir olmuştu. Yükselen kahkahalar, aşağılamalar...
Evet, ben buyum. Tüm okulun dalga geçtiği, zorbalık yaptığı Alya. "Ayı Alya, Şişko Alya, Goril Alya..." Artık nasıl hitap etmek isterseniz.
Yeme bozukluğu çektiğim için bazen gereğinden fazla yemek yiyordum, bazen ise hiç. Günlerce yemek yemediğim için hastaneye kaldırıldığım çok olmuştu. Psikologlardan diyetisyenlere, diyetisyenlerden eve, evden okula... Hayatım buydu. Ha, birde resim çiziyordum. Bir günüm zorbalanmadan, hakaret edilmeden geçmedi.
Okulda beni seven tek kişi var, o da Arda. Evet, bir kız ismi bekliyordunuz hepiniz, değil mi? Tüm okul tarafından zorbalık gören birisinin arkadaşı hiçbir zaman onun karşı cinsi olmaz. Olursa da çok nadirdir...
Hayattaki tek şansım Arda galiba... Bana karşı her zaman çok iyidir, sevecendir. Bu hayatta beni tek mutlu eden, tek eğlendiren kişi Arda. "Napıyorsunuz siz!" İşte kurtarıcım...
Yerde yüzümü ağlamamak için ellerimin arasına aldığım sırada koridora Arda girmiş ve etrafımda beni aşağılayan, yerde yüzü ellerinin arasında bir ayağı geride bir ayağı önde oturan -daha doğrusu düşen- beni görünce daha da sinirlenmişti.
"Dağılın! Dağılın dedim size ne bakıyorsunuz mal mal!" Ellerimi yüzümden çekip önce Arda'ya sonra da etrafıma doluşan insanlara baktım.
İçlerinden biri kahkaha atarak Arda'ya baktığında Arda daha da sinirlenip, "Ne gülüyorsun orospu çocuğu! Komik mi lan piç!" Gibi küfürlerini savurmaya başladığında çocuğun yüzüne yumruğunu geçirmesiyle çocuğun yere yapışması bir olmuştu.
Hiç dokunmadım, yerimden dahi kalkmadım. Gülümsedim, ve önümde oluşan kargaşaya baktım. Arda'yı tutmaya çalışan 2, 3 çocuk ve etrafında onları videoya çeken bir sürü şımarık kızlar... Ayağa kalktım, kavgayı sonlandırmam için Arda'nın omzuna dokunmam yetmişti. Hızlıca elimden tutup etraftakilere son kez bağırdığında beni lavaboya doğru çekiştirmeye başladı. Adeta burnundan soluyordu. Beni kimsenin olmadığı bir köşeye çektikten sonra sımsıkı sarıldı. Bunca şeye ağlamayan ben, şimdi ağlamaya başlamıştım.
"Arda..." dedim ağlamaya devam ederken. "Ben artık dayanamıyorum..."
"Şşh güzelim, deme öyle.""Ama..."
"Aması yok Alya. Güçlü olacağız demedik mi? Sana söylenen sözlere karşı güçlü duracağız demedik mi?"
"Evet..."
"O zaman koridordaki halin neydi öyle Alya?"
"Bilmiyorum..." Ağlamam daha da şiddetlenmişti. "Yoruldum artık." Kollarını bedenimden çekti ve burnumu sıkıp "Hadi, eve gidelim." dedi. Başımla onayladıktan sonra burnumu çekip kapşonumu kafama geçirmiştim ki çok geçmeden Arda kapşonumu açıp saçlarımı karıştırdı.
Okulun otoparkına girdiğimiz sırada yüzümüze patlayan flash'la durakladık. Klasik, okulun "magazin" sayfası için bugün çekilen kaçıncı fotoğraftı acaba... Fotoğrafımızı çeken 2 sarışın kız gülerek çıkışa doğru koşmaya başladıklarında Arda sinirlenip "Silin o fotoğrafları!" diye bağırmıştı ama faydası olmamıştı. Kızlar çoktan ortadan kaybolmuşlardı. Tuttuğum parmağını sıkıp bana bakmasını sağladığımda kafamı sorun olmadığına dair salladıktan sonra arabasının ön koltuğuna oturup kemerimi bağlamıştım. Çok geçmeden o da yanımdaki şoför koltuğuna oturup arabayı evime doğru sürmeye başlamıştı.
Akıp giden yola daldığım sırada ikimizin de telefonuna aynı anda bildirim gelmişti. Bu bildirimin okulun magazin sayfasına ait bir bildirim olduğunu anlamam çok sürmemişti. Bildirimin üstüne tıkladım ve karşıma çıkan videoyla adeta şoka dönmüştüm. Yüz ifademi gören Arda endişelendiğini belli eden bir bakış attığında telefonunu açması ve gelen bildirime bakması gerektiğini söyledim. Arabayı hemen kenara çekip telefonunu eline aldı ve gördüğü şeyle gözlerini kocaman açıp sövmeye başladı...
"OKULUMUZUN BİDON KIZI İSMİNİN HAKKINI VERDİ VE LABUT GİBİ YERE ÇAKILDI! ÇOK GEÇMEDEN KURTARICISI OLAN SEVGİLİSİ ARDA ETRAFTAKİLERE ADETA ÖFKELİ TAVUK GİBİ SALDIRDI! İŞTE İZLERKEN KAHKAHALARA BOĞULACAĞINIZ O GÖRÜNTÜLER!"
Bidon kız?
Labut gibi yere çakıldı?
Sevgilisi Arda adeta öfkeli tavuk gibi saldırdı?
Video ise koridora girdiğim andan başlıyordu. Videoyu çeken kız "İşte bidon kız geliyor! Hazır mısınız?" gibi şeyler mırıldanıyordu. Kapşonlum kapalı bir halde koridora girdiğim anda başlayan hakaretler ve kahkahalar... Kamera beni takip ettiği sırada bir çocuğun bana çelme takması ve yere çakılmam... Videonun tam o anında üstüne yazılan şey ile şoka uğramıştım.
"İşte bidon kızın labut gibi yere çakılması!"
Ve etrafıma koyulan emojiler.... Düştüğüm anın yavaşlatılıp tekrarlaması, sonrasındaki kahkahalar...
Ve Ardanın koridora girmesiyle kamera ona dönmüştü. Videoyu çeken kız da boş durmayıp, "İşte bidon kızımızın biricik sevgilisi... Onu kurtarmaya mı gelmiş? İzleyelim..." gibi şeyler mırıldanıyordu.
Kameranın yanında duran çocuk heyecanla "Gizem çek çek!" diye bağırdığında ilk zorbamın adını öğrenmiş olmuştum.Arda yanaklarıma süzülen gözyaşlarımı fark ettiğinde telefonu elimden hızlıca çekip kapatmıştı. Ağlarken ve yaşadığım şokla titrerken zar zor konuşmuştum.
"Ne bu? Şaka mı bu?"
"Hay ben bunların olmayan beynini sikiyim."
"Şimdiye kadar beni atmamışlardı sayfaya, o kadar şey oldu. Neden şimdi?"
"Bilmiyorum Alya, bilmiyorum. Kim bu hesabın sahibi? Kim? Gizem mi? Hemen arayıp kaldırmasını söyleyeceğim."
"İnanamıyorum... Bu kadarı fazla, bu kadarı fazla!"
Delirmiş gibi başımı "hayır" der gibi sallayıp ağlıyordum. Saçlarımı çekiştirdim, bacaklarımı kendime çektim. "Alo, Gizem misin nesin dinle şimdi beni." Hiçbir şey duyamıyordum. Gözlerim kararmaya ve başım dönmeye başlamıştı. Bacaklarımı yere indirdikten sonra emniyet kemerimi açıp zor da olsa dışarı çıkmıştım. Arda arkamdan sesleniyordu ama onu duymuyordum.
İşte bidon kız geliyor! Hazır mısınız?
Sus.
Bidon kız!
Sus!
Saçlarımı çekiştirip başıma yumruklarımı yedirmeye başladığımda bir yandan da bağırıyordum. Delirmiş miydim?
Labut gibi yere çakıldı.
SUS! SUS!
Labut gibi!
"SUSUN ARTIK, SUSUN!"
"Alya! Alya! Bak bana güzelim. Bak bana! Alya! Duyuyor musun beni? Alya!" Ellerimi tutup çektiğinde gözlerimi açmıştım. Kıpkırmızı olan gözlerimi... Tam karşımda güvende hissettiğim o yeşil hareleri gördüğüm anda ağlamam daha da şiddetlenmişti. Ellerimi kaldırıp hızlıca Arda'nın boynuna sardığımda o da benim belimi sıkıca sarmıştı. "Geçti güzelim. Geçti..." Hayır. Hayır Arda, geçmedi. Hiçbir zaman da geçmeyecek...
_______________
Oy verip bölüm hakkındaki görüşlerinizi yazmayı unutmayın!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLMEMEM İÇİN BANA BİR SEBEP SÖYLE
DiversosBütün okul hayatı boyunca dış görünüşünden dolayı türlü türlü zorbalıklara uğrayan Alya sürekli okul değiştirmesine rağmen hiçbir şeyde değişiklik olmadığını anladığında okulunu değiştirmeyi bırakır ve 2 yıl aynı okulda okur. Ama okuduğuna çok pişma...