V | KAÇIŞ

1.5K 435 243
                                    

Merhaba, merhaba, merhaba... ⚓

Nasılsınız kuzucuklarım??

Çok uzun, upuzun hatta yıllar sonra yeniden merhaba. Sizleri çok özledim. ♥️ Bu mesajı gözlerim dolu dolu yazıyorum. Umarım sizde hâlâ benimle birliktedirsiniz... İnanır mısınız ne diyeceğimi bilmiyorum sadece burayı sizi ve yazmayı çok özledim. Bir tek bunu biliyorum.

Buraya okuduğunuz tarihi ve saati bırakır mısınız?

İlk ben bırakayım; 31.01.2024 saat; 22.00

Bölüme geçmeden oy vermeyi unutmayın. Hepinizi çok seviyorum ve kocaman öpüyorum. İyi ki varsınız. ♥️✨

#Emre Fel / veda türküsü

#Emre Fel / veda türküsü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

5. Kaçış

Duyduklarım, duyacaklarım ömrümden ömür çalıyordu. Her geçen gün sulanmamış, ihmal edilmiş bir gül gibi soluyordum. Hayatım bir batağa ucunu bucağını bilmeden saplanıyordu.

Sanki küçük bir çocuktum da uçurtmamı sert bir rüzgar kaçırmıştı. Elimde sıkı sıkı tuttuğum boş bir ip vardı. Uçurtmamı ise izliyordum. Bomboş bakışlarla

Kerem Ali Serkan'ın elini sıkıca tutuyordu. Hipodroma çıkmaya hazırlanan öfkeli bir at gibiydi. Burnundan dakikalardır derin derin soluyordu.

Duyduklarım beni bertaraf ederken dizlerimin bağı çözülmüştü adeta. Olduğum yere dizlerimin üstüne çökmemek için kendimi zor tutuyordum. "Ağır ol!" Kerem Ali yine uyarı dolu bir sesle konuştu. "Sen kim oluyorsun da bir kadına el kaldırabiliyorsun?" Serkan elindeki tespihi parmakları arasına hapsetti ve ona ters ters bakmaya başladı.

Suyun hareketsiz oluşu coşmayacağı anlamına gelmiyordu. Serkan ağır ağır nefes alıyordu. Şu an sakin kalabilmesi için mümkün olan bir şey yoktu ama o sakinliğini koruyordu.

Burnundan aldığı nefesler, burun kanatlarını gerip gerip geri bırakıyordu. Kerem Ali eğer şu an üniformalı olmasaydı suratına okkalı bir tokatı yiyecekti.

"sende kimsin?" dedi sorgular bir şekilde. Serkan umduğumdan daha uyanık biriydi. Kerem Ali'nin benden tarafta olduğunu anlamıştı. Üzerinde üniforması dahi olmasına rağmen.

Serkan'ın yanında getirdiği adamlar masanın karşı tarafına, bizim solumuza geçmiş dikkatle Kerem Ali'ye bakıyorlardı. Avına saldırma anını bekleyen bir aslan gibi.

"Görmüyor musun?" dedi Kerem Ali öfke dolu bir sesle. "Askerim," Serkan'ın geriye katladığı kolunu serbest bıraktı. "Burada," dedi ve işaret parmağı ile kafeyi işaret ederken, "Bir kafede bir kadını nasıl taciz edersin?"

GÜZ YARASIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin